0.8

37 6 0
                                    

Alya'nın annesi bizi gördüğünde hemen Alya'yı yavaşça kendimden ayırdım ve ayağa kalktım:
-Merhaba efendim. Ben kızınızın okuldan arkadaşı Ediz. Kızınız bugün biraz hastalandı bende onu hastaneye götürdüm sonra da eve getirdim.
Alya'nın annesi şok içinde:
-Neden omzunda uyuyordu?
-Film izlerken uyuyakaldı.
-Şu an iyi mi?
-Evet. Ateşi düştü sadece biraz başı dönüyor.
Alya'nın annesi Alya'nın yanına gidip onu uyandırdı. Ve:
-Kızım iyi misin? Dedi. Alya uyku mahmurluğuyla:
-Hı hı. Dedi ve tekrar yattı. Sonra beni görünce aniden kalktı. Ve:
-Anne sen bizi yanlış anlamadın değil mi? Yani bak ben hastaydım Ediz beni hastaneye götürdü sonra eve getirdi aramızda bir şey yok.
-Tamam kızım Ediz bana anlattı.
Dedikten sonra ben:
-Ben artık gideyim.
Dedim. Alya'nın annesi:
-Madem bugün kızıma baktın seni akşam yemeği yemeden biryere göndermem.
-Gerçekten gerek yok efendim. Ben gideyim.
-Olmaz. Bu arada bana Nurcan Teyze diyebilirsin.
-Peki Nurcan Teyze.
-O zaman ben hemen yemek yapmaya başlıyayım.
Dedi ve gitti. Sonra Alya:
-Annem geldiğinde ben nerede uyuyordum?
-Omzumda. Ve bir elin üstümdeydi.
-Ah olamaz yaa! Kesin yanlış anladı.

Alya'nın Anlatımıyla
Annem kesin bizi yanlış anlamıştı ve Ediz gittiğinde beni soru yağmuruna tutacaktı. Zaten utançtan yanaklarımın kızardığına yüzde yüz emindim. Ediz:
-Alya ateşin yok değil mi. Yanakların kızardı da.
-Hayır bir şey yok. Ben bir elimi yüzümü yıkayıp geliyorum.
Dedim ve Ediz'i salonda bırakıp lavaboya gittim. İşimi halledip tekrar salona gittiğimde babamın gelmiş olduğunu ve Ediz'le konuştuğunu gördüm. Yanlarına gittiğimde Ediz'e onun babasıyla çocukluk arkadaşı olduklarını anlatıyordu. Ediz:
-Mehmet Amca bir gün sizde bize gelin. Dedi. Babam:
-İyi olur aslında hem babanla da muhabbet ederiz. Eski günleri yad ederiz.
-O zaman sizi en yakın zamanda bekliyorum.
Babam Ediz'in sözüne karşılık gülümsedi. Sonra annemin sesi duyuldu:
-Hadi gelin artık sofra hazır.
Dedi. Hepimiz gidip masaya oturduk. Ve yemeğe başladık. Babam:
-Bugün Ediz'in bize katılması iyi oldu. Bizim Murat'ın bu kadar büyük bir oğlu olduğunu öğrenmiş olduk. Aynı zamanda ne kadar terbiyeli ve güzel yetiştirilmiş olduğunu görmüş olduk.
Dedi. Ediz:
-Teşekkür ederim beni onurlandırıyorsunuz.
Annem:
-Eee oğlum annen nasıl?
Annem bu soruyu sorduğunda Ediz'e baktım. Yüzü aniden düşmüştü. Onun yerine ben annemin sorusunu cevapladım:
-Anne Ediz'in annesi vefat etmiş.
-Ben çok üzüldüm. Bilmiyordum. Başın sağ olsun.
Ediz:
-Önemli değil. Siz sağ olun.
Bu konuşmadan sonra fazla konuşmadan yemeği bitirdik ve sofradan kalktık. Annem Ediz'i zorla kahve içmeye de ikna etmişti. Ve şu an bana kahve yaptırıyordu. Kahveyi yaptığımda bardaklara doldurdum ve içeri götürdüm ilk olarak babama sonra Ediz'e veriyorken onun tam olarak gözümün içine baktığını fark ettim. Sanki içimdeki duyguları görmek ister gibi derin bakıyordu. Kahvesini aldığında hemen anneme de kahvesini verdim ve oturdum. Ben içmiyordum çünkü Türk Kahvesi sevmiyordum. Annem:
-Ediz evladım sana bugün için gerçekten çok teşekkür ederim. Kızımı hastaneye götürmüşsün üstüne bir de evde başında beklemişsin. Dedi. Ediz:
-Önemli değil. Ben sadece yardım etmek istedim.
Babam:
-Ediz gerçekten ne kadar teşekkür etsek az. Sen çok iyi bir çocuksun.
Dedi. Ediz:
-Lütfen yapmayın. Ben o kadar da bir şey yapmadım.
Kahveler içildikten sonra Ediz artık kalkması gerektiğini söyledi. Ve Ediz'i yolcu ettik. Ediz gittikten sonra anneme odama gideceğimi söyledim ve gittim. Ama maalesef annemden kaçış yoktu o da arkamdan gelip kapıyı kapattı.
-Kızım Ediz'le aranızda ne var?
-Anne sadece arkadaşız. Ne olabilir Allah aşkına ya?!
-Kızım geldiğimde çocuğun omzunda yatıyordun ve bir elin de üstündeydi.
-Film izlerken uyuyakalmışım ve elimde farkında olmadan üstüne gitmiş.
-Ama sevgili falan olursanız mutlaka bana söyle. Hem ondan iyisini mi bulacaksın terbiyeli ve iyi yetiştirilmiş.
-Anne tamam artık. Beni yalnız bırakır mısın?
Annem kafasını salladı ve odamdan çıktığında telefonumun sesini duydum. Cansu arıyordu. Telefonu açıp ona bugün olanları anlattım. Bana bu konuyu yarın okulda detaylı bir şekilde konuşacağımızı söyledi ve telefonu kapattı. Bende yorgun olduğum için yatağa girdim. Sonra bugün Ediz'le olan konuşmamız aklıma geldi. Yüzümde benden izinsiz bir gülümseme oluştu. Daha sonra göz kapaklarım ağırlaşırken direnmedim ve uykunun kollarına kendimi bıraktım.

Ediz aileye de girdi. Bu gidişle nikah yakın gibi. 😂
Beğenmeniz dileğiyle...
🖤🌹

SATÜRNÜMÜN HALKASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin