Ediz dudağını aralamış bir şey söyleyecekken mutfak kapısından giren Kuzey'in bağırışıyla hemen ayrıldık. Kuzey:
-Siz öpüşmenize devam edin. Ben şimdi gidiyorum. Hiçbir şey görmedim sayın kankamsular. Hadi kaçtım ben.
Dedi ve koşturarak salona gitti. Ediz:
-Ben soğanları doğrayayım o zaman.
Dedi ve işine devam etti. Bende ses çıkarmadan önümdeki işime devam ettim. Bir saat sonra yemek hazırdı. Ben sofrayı kurarken Ediz yemeği tabaklara kattı. Sonra da diğerlerini çağırdık ve yemeği yemeye başladık. Ama Kuzey'in gözleri bizim üstümüzde olduğu için rahat rahat yiyemiyordum. Bir kaç kaşık alıp sofradan kalktığımda herkes bana bakıyordu.
-Şey ben lavaboya gideceğim de.
Dediğimde Emre:
-Sağdan 3. kapı.
-Sağ ol.
Dedim koridora çıktım sağa döndüm ve yanlışlıkla ikinci kapıyı açtığımda beni siyah ve gri tonlarının yoğun olduğu bir oda ile karşılaştım. Sonra masanın üzerindeki fotoğraf gözüme çarptı. İçeri girip fotoğrafı elime alıp baktığımda Ediz ve yanında ona benzeyen bir adam vardı. Büyük ihtimalle babasıydı. Arkamdan gelen sesle korkup fotoğrafı elimden düşürdüğümde Ediz:
-Sen burada ne yapıyorsun?
-Özür dilerim. Yanlışlıkla buraya girdiğimde fotoğraf gözüme çarptı. Bende alıp baktım. Ama başkasının odasına izinsiz girdim bundan dolayı gerçekten özür dilerim. Bir daha olmaz. Neyse gideyim ben.
Diyip yerden fotoğrafı aldım yerine koydum ve hızla yanından geçeceğim sırada bileğimden tutup beni durdurdu.
-Öylece odama girip buradan cezasız çıkmayı mı düşündün?
-Ne? Ne cezası?
Dediğimde üzerime doğru gelmeye başladı. Bende o üzerime gelmeye başlayınca geri geri gidiyordum ama belimin duvara değdiğini hissedince durmak zorunda kaldım. Ediz de önüme geçip kollarını duvara yasladı ve beni duvarla arasına sıkıştırdı. Gözlerine baktığımda dudaklarıma baktığını gördüğümde onu itmeye çalıştım ama bir santim bile kıpırdatamadım.
-Ediz sen tam bir odunsun. Çekil önümden ya ne cezası?!
-Bana bir daha odun desene.
Dedi ve muzipçe sırıttı.
-Ne?! Sen delirdin mi niye kendine odun dedirttiriyorsun?!
-Odun derken ağzının aldığı şekil hoşuma gidiyor.
Dediği şeyle donakalmıştım. Ve aynı zamanda utançtan domatesten farkımın kalmadığına da emindim. Ediz:
-Yüzünün domatesten farkı yok. Yoksa utandın mı sarı cadı?
Dedi alaycı bir sırıtışla.
-Artık ne cezası vereceksen ver de gideyim?!
-Aceleye ne gerek var.
-O zaman ben gidiyorum.
Diyip kolunun altından çıkmaya çalıştığımda beni daha çok sıkıştırdı. Ve kafasını yüzüme yaklaştırarak dudaklarımızın arasındaki mesafeyi hafif aralık bırakarak kapattı. Şu an sadece nefes alacak boşluk vardı dudaklarımız arasında. Ediz:
-Korkma sarı cadı seni öpmeyeceğim. Sana cezamı sonra söylemeye karar verdim. Şimdi gidebilirsin.
Dedi. Ve aramızdaki mesafeyi açtı.
-Sen tam bir od- yani pisliksin.
Aklıma odun hakkında dediği şey gelince pislik demiştim. O da sırıtarak:
-Eyvallah.
Dedi. Ben de kendimi hemen Ediz'in odasının yanındaki lavaboya attım. İçimden 'o odaya hiç girmemeliydim' diye geçirdim. Ve yüzümü yıkayıp salona geçtim. Ben hariç herkes oturmuş salonda film izliyorlardı. Bende gittim ve Barış'ın yanına oturup film izlemeye başladım.
Korku filmi izliyorduk. Perdeleri kapattıkları için etraf karanlıktı. Ve en nefret ettiğim şeylerden biri de korku filmleriydi. Hele bir de ortam karanlıkken hiç iç açıcı olmuyordu. Filme bakmamak için telefonumu çıkardım ve Kuzey'e mesaj attım.
Gönderilen:Kankamsu
"Kuzey ben korkuyorum."
Gönderen:Kankamsu
"Bende korkuyom ama çaktırma. Hem sana daha soracaklarım var. Haluk mutfak sksnsjd."
Gönderilen:Kankamsu
"Skskdsj ve Hayır aramızda birşey yok."
Gönderen: Kankamsu
"İnandım mı dur düşünüyorum 'Hayır'"
Gönderilen: Kankamsu
"Kuzeey saçmalama bizim aramızda ne olabilir ki bir araya gelince çoğu zaman laf dalaşına giriyoruz."
Gönderen: Kankamsu
"En büyük aşklar nefretle başlar klişesini kullandırmak zorunda bırakma beni"
Gönderilen: Kankamsu
"Tamam sus artık film izlicem."
Gönderen: Kankamsu
"Lan ilk sen mesaj attın şimdi film izlicem diyosun hem bırakma beni kankamsu korkuyom ananı s...seveyim o ne lan bir daha bakmıyorum ekrana."
Gönderilen: Kankamsu
"Sksksjsjs"
Gönderen: Kankamsu
"Kskdkssj"
Kuzey'le mesajlaşmayı bırakıp ekrana baktığımda içine cin girmiş bir kız görmemle çığlık atıp Barış'a sarılmam bir oldu. Barış:
-Artık bir kulağım olduğunu sanmıyorum.
-Ne yapayım korktum.
-Neyse tamam sus ben film izlicem.
-İyi be.
Dedim ve önüme döndüğümde Ediz'le göz göze geldim. Bana sırıtarak bakıyordu.Beğenmeniz dileğiyle...
🌹🖤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SATÜRNÜMÜN HALKASI
Novela Juvenil"Satürn'ün halkasız bir anlamı kalmaz. Benim de sensiz bir anlamım kalmaz. Benim Satürnümün Halkası olur musun Ediz?" ... Bu benim ilk deneyimim hatam olursa affola. 🌹