15 - Anlaşılmayan

177 31 136
                                    

1 gün önce;

Alara kafasını kaldırmasını söyleyen Renegade'i dinledi ve Kevin'ın başka bir arabanın peşinden gittiğini gördü. O arabayı takip etmesini sağlayacak ne yaptığını merak etti.

"Beni nereye götürüyorsun?"

"Senin asla bilmeyeceğin bir yere. Sıkı dur." dedi ve arabanın radyosundaki makinenin düğmesine bastı. Bir anda kendilerini bir kanepenin üstünde otururken buldular. Araba ise bıraktıkları yerde ancak taklalar atarak durabilmişti. "Şişt." dedi Renegade. "Işınlanmak yasakta." Bu sırada Renegade'nin adamları geride bıraktığı arabayı bir toz tanesi bile kalmayacak şekilde yok ettiler.

Kendini kusacak gibi hisseden Alara kafa sallamakla yetindi. "Bir tane kanunu çiğnemekten ne zarar gelir ki? O kadar çiğnenen kanunların arasında."

"Seni sevdim Alara komiksin."

"Ne demezsin ben de seni." Sahte gülüşünü takındıktan sonra Alara etrafına göz gezdirdi. Bulundukları büyük odada şuan oturdukları siyah deri kanepe harici pek bir şey yoktu. Duvarda tablolar, yerde halı. Kanepenin on adım ötesinde yere kadar uzanan camlar dikkatini çekti. Belki dışarıya bakabilseydi nerede olduğunu anlayabilirdi. "İtirafın." dedi Alara hem onun dikkatini dağıtmak hem de sözünü tutması için.

"Videoyu şu an yayımlıyorlar."

"Seninle geleceğime bu kadar emindin?"

"Seni tanıyorum." dedi Renegade.

"Sana güvenebilir miyim?" Renegade kaşlarını çattı. Bu yüzden üstüne düşmedi Alara. Sadece umdu.

"Sen çekinme." dedi Renegade camı gösterirken. Alara ayağa kalktı ve yavaşça camın önüne doğru yürüdü. Camdan dışarıya baktığında bunun bir şaka olduğunu düşündü.

"Gerçekten mi?" Dışarıda buluttan başka görünen hiçbir şey yoktu. Hiçbir şey görememekten bıkmıştı Alara. Anladığı kadarıyla oldukça yüksek bir binadaydı. Onun da bir anda camın yanına geldiğini fark edince Alara korkarak geri adım attı.

"İnsanlar anlamadıkları şeyden korkarlar."

"İlginç." dedi Alara. "Bunu ilk kez duymuyorum. Bütün o insanların ölümüne sebep olduğunuzda Mike da söylemişti."

"Suçlamak anlamaktan daha kolaydır. Çünkü anlarsan, değişmen gerekir." dedi Renegade o keskin siyah gözlerini ona diktiğinde.

"Bu insanları katletmek olsa bile mi?" diye sordu Alara. "Buradaki sorun sence seni anlamamam mı?"

"Onlar bizi mecbur bıraktı." dedi kafasını eğerken. "Kafanı çevir ve sokağa bak. Bir sürü insan aç susuz değil mi? Ama geçmişten gelenlere yeni bir kimlik, üstlerine giyecek ve iş imkanları sağlıyorlar. Adalet nerede Alara?"

"Adalet için mi insan öldürüyorsun? Masum insanları?"

"Onlar sistemin bir kölesiydi. Eğer bu adaleti sağlayacaksa evet. Daha çok köle öldürürüm."

"Adalet için insan öldürmek adaleti getirmek değildir. Sadece insan öldürmektir."

"Gördüğüne inanmıyorsun, inandığını görüyorsun. Biz haklı olan tarafız Alara."

"İnsanların öldüğü hiçbir davada haklı yoktur. Kendini güçlü mü sanıyorsun? Etrafında sana ölümüne inanan insanlar, sınırsız teknoloji. Asıl öldürme yetkisine sahip olup da öldürmüyorsan güçlüsündür."

"Sen Alara. Sen ölümden korkuyor musun?" Üstüne doğru yürüdü ve Alara'nın geriye doğru yürümesini sağladı.

"Yalnızlık kadar değil." diyerek duvardaki tabloyu düzeltti Alara. Bu onun üstüne yürümesini durdurmuştu. "Simetri takıntım varda. Yamuk insanlara tahammül edemiyorum. Ağzını burnunu düzeltesim geliyor."

Geçmiş Gelecek ArasındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin