Ne güzel şeydi çocuk olmak...
Tozlu yollarda koşmak, oyunlar kurmak, gülmek en saf halinle. Ne güzeldi kirlenen eller, en temiz halimizde. Ne özeldi yaşanan her an, farkında olmadan. Çocukluk hayalleri, kurulan arkadaşlıklar.. Aşık olmak belki de, n...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Atakan, Yıldız'ın yanında gördüğü adamı nereden tanıdığını hatırlamak için kendini zorluyor ve nihayet anımsıyor. Koşarak eve gidip Elçin'i göremeyince çok telaşlanıyor ve hemen onu arayıp uyarıyor. Telefonunun şarjı bittiği için bir daha da haber alamıyor. Kuzey'in yanında olduğunu düşünmediği için onu aramak aklına bile gelmiyor. Biraz bekleyip Elçin'in eve gelmesini bekliyor. Ama onun yerine Elçin'den bir mesaj geliyor. Mesajda Kuzey ile beraber birkaç günlüğüne şehir dışına çıkacağını, endişelenmemesi gerektiğini söylüyor ama tabii Atakan bu mesaja inanmıyor. Nereye bakacağını, onu nerede bulabileceğini bilmediği için sabaha kadar gözünü bile kırpmadan bekliyor. Sabahın ilk ışıklarıyla beraber dışarıya çıkıyor ve Fırat'ın evini bulup gidiyor. Arka bahçede kahvaltı yaparken görüyor. Yanında da Elçin'in aksine Yıldız var. Öyle çok öfkeleniyor ki masayı tutup ters çeviriyor.
"Atakan? Ne yapıyorsun ya sen? Ne yaptığını zannediyorsun?" diyor Yıldız, Atakan'ı iterek.
"Dur hayatım. Önce bir dinleyelim, arkadaşın karın ağrısı neymiş öğrenelim."
"Hayatım mı? Ulan.. Ulan sen nasıl bir şerefsizsin?"
"Hemen terk et burayı Atakan. Hemen!" diyor Yıldız, Fırat'ın nasıl biri olduğunu bilmeden.
"Yıldız sen karışma bu işe. Sen de Fırat mısın nesin.. Bak sana tek bir soru soracağım. Cevabı gayet basit. Ha bilemezsen o zaman çok kötü olur senin için. Kuzey ve Elçin nerede?"
"Neyden bahsettiğini anlamıyorum delikanlı. Şimdilik seni affediyorum. Bir daha bir hatanı görürsem işte o zaman senin için çok kötü olur."
"Bak.. Son kez soracağım." diyor ve Fırat'ın yakasından tutuyor. "Kuzey ve Elçin nerede?! Farkında mısın bilmiyorum ama bir polis ve bir savcıyı kaçırdın. Eğer onlara en ufak bir zarar verdiysen.."
"Atakan ne diyorsun ya sen? Fırat öyle biri değil. Saçmalıyorsun. Elçin mesaj attı, Kuzey ile beraber şehir dışına çıkacaklarmış."
"S-se-sen.. Sen inanıyor musun bu adama?"
"Lütfen bir daha bizi rahatsız etme."
"Nasıl ya? Nasıl inanırsın Yıldız? Manyak bu adam. Psikopat, ruh hastası. Elçin'e ayrı, sana ayrı oynuyor. İkinizi de idare etmeye çalışıyor. Görmüyor musun bunu? Zarar verecek bu adam sana."
"Daha dün hapisten çıkan biri mi söylüyor bunu? Pardon, suçun neydi? Tam hatırlayamadım da. Ah doğru.. Elçin'i yaralamıştın dimi?" dediğinde sert bir yumruk atıyor Atakan.
"Mahvedeceğim seni. Bu iş burada bitmedi Fırat efendi!"
**
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
