Secret

7

Jimin yavaşça Jungkook'a yaklaştı ve konuştu.

"Aslında bana çok iyi geldi. Uzun zamandır hiç böyle sarılmamıştı. Ve sana sarılmayı özlemişim Kookie."

Jungkook Jimin'in söylediği şey ile hem utanmış, hem mutlu olmuştu. Jimin'in dediği şey gerçek miydi buna inanamıyordu.

'Bu gerçek miydi? Gerçekten ona iyi mi gelmiştim?'

Jungkook bunları düşünürken istemsizce dudaklarından sızmıştı. Jimin tek kaşını kaldırdı ve Jungkook'a baktı.

"Ne dedin Kookie?"

Tanrım bir insanın 'Kookie' demesi bu kadar mükemmel olabilir miydi? Her Kookie demesinde oluyordu Jungkook. Aşk böyle birşeydi. Sevdiği insanın tek kelimesine bile ölebilirdi. Gülüşü suya ihtiyaç duyan bir çiçeğe su verilmiş gibi yeniden doğmasına neden oluyordu Jungkook'un.

Kalbi atmıyor gibiydi. Ölmüş ve cennette olabilir miydi? Bunların bir hayal olmaması için dua etti Jungkook. Karşısında ki bedene baktı. O kadar dalmıştı ki kendi düşüncelerine onun ne dedini duymamıştı.

"E-efendim hyung?"

"Az önce birşey dedin de ben de birşey mi oldu diye soracaktım."

"Birşey olmadı. Ben iyiyim. Şey.. Sen-.. ben acıktım, birşeyler yiyelim mi?"

Jungkook ona seni seviyorum diyecekti. Ama yapamadı. cesareti şuan buna hazır değildi. Üzülmek istemiyordu. Bu anı bozmak. Hiç istemiyordu. Jimin başını 'Tamam' anlamında aşağı yukarı salladı ve ayağa kalktı.

Yatakta oturan bedene döndü. Kalkması için elini uzattı. Jungkook ilk başta biraz heyecanlanmıştı. Kendi toparlayınca Jimin'in ona uzattığı elini tuttu. Yataktan kalktı. Jimin elini hiç bırakmadan aşağıya indi. Jungkook sadece ikisinin eline bakıyordu. Kalbi yerinden çıkacak gibi hissediyordu.

Elini tutmuştu. Bu kadar mükemmel hissediyordu ki.. Bu tarif edilemezdi. Minik elleri Jungkook'un ellerinin arasında kayboluyordu. Bu duygu eşsizdi. Yumuşacık elleri vardı Jimin'in. Mutfağa geldiklerinde Jimin Jungkook'a döndü.

"Kookie ne istersin? Ne yapalım?"

Jungkook Jimin'e baktı. Gülümsedi ve konuştu.

"Bilmem, senin istediğin bir şey var mı?"

"Gimbap ve tteobokki yapalım."

"Olur."

Jungkook başını aşağı yukarı salladı.

"Sen gimbap yap. Ben de tteobokki yapacağım."

Jimin başını salladı ve gimbap yapmaya başladı. Jungkook da yemek yapmaya başlamıştı. Genellikle Jungkook yemek yaparken hiç birşey fark etmezdim. Jimin Jungkook'a baktı. Fazla sexy ve hayalıydı.

Güldü, Jungkook'un arkasından ona doğru yaklaştı. Kollarını boynuna sarmıştı. Jungkook arkasında ne olduğunu anlamak için arkasını dönmüştü. Jimin ile çok yakınlardı. Jungkook utanmıştı. Jimin Jungkook'un arkasına döneceğini hiç tahmin etmemişti. Bu yakınlık biraz acayip olmuştu.