Meriç in resmi değişti. Artık Meriç biraz daha farklı. Diğer bölümlerdeki medyada Meriç fotoğraf ınıda değiştirdim.
Meriç:
-Niye bu kadar güldün?
Dedi.
-Hiiç bi şey dedi ona güldüm. Bu kadar merak etme!
Dedim.
Cevap vermeyip koltuğa oturdu. Bende telefonumu aldım.
1.30 saat sonra :
-Açelya! Kalk hadi.
-Hayır ya ben bugün okula gitmesem.
-Saçmalama kalk.Yavaşça gözümü açtım ve Meriç ile karşılaştım. Direk oturur pozisyona geçtim. Saçımı düzeltip:
-Efendim!
Dedim.
Yorganı üstümden çekip yanıma oturdu. Elindeki çorbayı verip:
-Doktor sadece çorba içmeli dedi.
Dedi.
-Yemek istemiyorum.
Dedim.
-Hadi?!
-Hayır. Ben uyuycam.
-Sus ve aç ağzını.
Deyip kaşığı ağzıma soktu.
-Yavaş!
-Napıyım.Dedi ve bi kaçak daha ağzıma soktu.
-Ya daha önce hiç bir kıza yemek yedirmedinmi ?
Dedim.
-Hayır!
-Saçmalama. Senin gibi biri hiç kıza yemek yedirmedi.
-Benim gibi derken?
-Yani şey. .
-Şimdi yiycekmisin? Yoksa yediriyimmi?
-Yerim sağol.
Çorba kasesini alıp yemeye başladım. Hızlıca bitirip:
-Bitti.
Dedim.
Kaseyi alıp koydu. Sonra beni hafiften kaldırdı. Ayağa kalktığımda canım baya acıdı Meriç bunu anlamış olacaktıki hemen geri otutturdu.
-Ya beni niye kaldırdın acıdı!?
-Üzgünüm. Tuvalete gitmemiz lazım.
-Ne sapık mısın? Yada tek başına gidemiyormusun?
-Saçmalama. Doktor idrar örneği istiyor.
-Eeee
-Yek başına gidemezmişin. Çünkü daha demin olduğu gibi canın acıyabilir ve kanayabilir.
-Tamam da sen zaten yanımda giremessin.
-Çok meraklı değilim sana bekle geliyorum.10 dk sonra:
Meriç yanında bir hemşire ile geldi. Hemşire Meriçin koluna girip:
-Bu kadar yakışıklı ve kaslısın bi kızı kaldıramadınmı?
Dedi.
Bi an istemsizce bi konuma isteği geldi:
-Yalnız benim sevgilim değil bişeyim değil. Bu yüzden benle tuvalete gelmedi. Onun dışında yakışıklı ve güçlü olmasında şüphe yok.O sırada Ceyda geldi:
-Kuzum nasılsın?
Dedi.
Gülümsedim.
Hemşire kılıklı anormale dönüp:
-Arkadaşım geldi sana gerek kalmadı.
Dedim.
Hemşire hiç bir şey demeden Meriç e göz kırptı ve dışarı çıktı.
Allah ım bide göz kırptı. Ben kadın işini yapsana. Neyse!...
Meriç bana yaklaşıp:
-Yakışıklı ve güçlü olduğuna şüphe yok derken.
Dedi.
Bi an tuttuğum yatak demiri çok kötü bir şekilde buz oldu. Ceyda bana dönüp:
-Kuşum sakin ol. Kalk hadi tuvalete gidelim.
Dedi.
Kafamı sallayıp:
-İyi de yatak ne olcak.?
Meriç:
-Ben hallderim.Meriç yavaşça elini demire uzatıp buzu yavaşça eritti. Sonra koluma girip yavaşça beni ayağa kaldırdı. Yavaşça Ceydayla tuvalete gittik.
3 Gün Sonra:
Artık eve gelmiştik. Gerçi eve üç gün önce gelmiştik. Normalde iki gün daha evde durmam gerek ama sıkıldım. Bu yüzden kimseye haber vermeden abimlerle beraber aynı saatte kalktım. (Abimlerinde haberi yok) kendimi iyi hissediyorum. Sıkıntım yok. Hiç ses yapmadan abimler kahvaltı yaparken hafifçe yatağımdan çıktım. Dolaba yönelip günlük bir şeyler giydim. Hava hem soğuk bende sıcak orta olduğu için üstüme yeşil bir kazak geçirdim. Altıma siyah kırmız kareli bir etek giydim. Basit bordo renkli bir ayakkabı giydim.Sonra da yavaşça merdivenlerden inmeye başladım. Babam ve abimlere direk bana baktılar. Can abim:
- Napıyosun? Bu gün okula gidemessin.
Dedi.
-Ya lütfen!
-Peki inat etmiycem. Gidelim ama bi şey olursa hemen söyliyceksin tamam mı?
-Kafamın sallayıp masaya oturdum ve bende kahvaltı ya başladım.Devam edecek...💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YeRin AltıNdA bİr OKUL
Teen Fiction-Elanur Kervankıran ❤ Herkes bilir herhangi bir okulun nasıl olduğunu. Fakat bu okul o sizin bildiğiniz okullardan değil. Bu okul yerin altında, onca toprağın altında ama toprağın altında olması bu okulu ilginç yapan değil. Bu okulu ilginç yapan şey...