Medya = Ben
Olayın ardında okula gitmeyi birazda olsa bırakmıştım. Teklif ne mi oldu kabul ettim. Ha bi de bu akşam yine parfüm gecesi var. Yanımda bi erkekle gitmem gerek. Çünkü çift halinde geliniyor. Neyse ki acil durum kuzeni var. Barış!
Ceyda ile ne giyceğimi biraz konuştuk.
Ceyda:
-Açelya hani Meriç var ya!
Açelya:
-Hııı ne olmuş?
Ceyda:
-Bu akşam çok basit bi elbise giy. Bu gün okulda Meriç konuşurken duydum. Bu akşam sizde gelin diyofu yanındaki sürekli siyah giyinen iki çocuğa. Basit düz spor giyimin takım elbiseye gerek yok falan dedi.
Açelya:
-Eeee iyi o zaman ben kuzenim Barışa diyim şık ama gündelik bi şey giyinelim.
Ceyda:
-Tamam hadi BB.Telefonu kapatıp Barışı arayıp durumdan bahsettim. Nasıl giyinebilceğini söyledim. Açıkçası hiç mutlu değildi. Fakat tek gidemezdim. Yanımda bi olmalıydı. Telefonu yine kapatıp saçımı makyajımı yaptım. Tatlı bi elbise de giyindim.
Barışın aramasını beklerken aşağı indim. Babam yoktu. Abimlerde... Neyse benim için daha iyi. Annemle bayadır görüşmüyordum, konuşmuyordum. En kısa zamanda yanına gitmesekte bi görüntülü arıycaktım. O sırada Barış aradı. Yavaşça koltuktan kalkıp kapıya yöneldim. Dışarı çıkıp beklemeye başladım. Daha doğrusu ben çıktım Barış geldi. Barış anne tarafımdan tek erkek kuzenim di. İki teyzem vardı ve ikisininde bir çocuğu vardı. Arabaya yöneldim. Barış gil babamdan da varlıklıydı. Yani durumları baya iyiydi. Normalde Barış hep kırmızı arabısını kullanırdı fakat parfüm gecesi olduğu için düz siyah bi araba ile gelmişti.
Barış:
-Bana bak Açelya bi daha beni bu tarz şeylere bulaştırma en nefret ettiğim.
Açelya:
-Bende bayılıyodum zaten. Neyse çok teşekkür ederim. İyi ki varsın. Bu seferlik böyle olsun bi daha olmaz.Dedim ve yanağından öptüm. Mekana gelince arabayı hemen bi yere koyup indim. Umarım Meriç le karşılaşmam..
Gazete olayından sonra onu bi daha görmedim. Sena hanımla da telefonda konuştuk ve yanlış anlaşılma olduğunu söyledim. Zaten oda sıkıntı olmadığını söyledi. İsimlerimizi söyleyip içeri geçtik. İçeri girmemle ağzımın açılması bir oldu. Herkes abiye giymişti ve bana bakıyordu. Barış ın üstüne iyice baktım. Yırtık düz siyah pantolon üstünede güzel ona yakışan bi tişört giymişti. Açıkçası kendimi çok kötü hissetmiştim. Yavaşça Barışın elini tutum. Arkamıza dönüp bi kaç adım attım. Sinirli bi şekilde Barış ın elini sımsıkı tutarak dışarı yöneldim ki arkadan bi ses:
-Bu ortamlar sana göre değil seni aşar demiştik.
Dedi.
Tekrardan önüme döndüm. Gerçekten çok basit giyinmiştim. Millet abiye giyinmişti. Meriç ile göz göze geldim. Bi an Barış elini bıraktı ve Meriç e doğru yöneldi. Tam ne yapcağını anlamamıştım. Diğer insanlar normaldi yani özel güçleri yoktu. O yüzden kendimi kontrol etmeye çalışıyodum.
Barış iyice Meriç e yaklaştı ve yüzüne yumruk attı. Apzım açık bi şekilde yanına koştum. Koluna girip dışarı çıkarmaya çalıştım. Araya zar zor bindirdim. Barış bana bakıp:
-Ne bu eski sevgilin falan mı?
Dedi.
Bu saçma soru ile iyice sinirlendim. Kapının kapatmak için kulpuna dokunca cam ful buz oldu.
-Hayır tabiki de benle uğraşan bi anormal ama görürcek on çok kötü bi şey yapıcam.
Dedim.
-Sonsuz yardımım olur unutma.
Deyip eve sürmeye başladı.
Arabadan inip:
-Ben en iyisi bi plan yapıyım seni sonra arıcam hadi iyi geceler.
Deyip eve yöneldim.
Evde kimse olmaması iyiydi. Yoksa bi ton soru sorucaklardı. Hemen Ceydayı aradım. Olanları anlattım ve Meriç senin yanında bilerek öyle demiş. Dedim. Ceyda bende bin ton özür diledi.
Ertesi Sabah:
Çok mutlu ve sinsi bi şekilde üstümü değiştirdim.Bu gün biraz erken kalmıştım. Daha herkes uyuyordu. Evdeki görevliye :
-Ben çıkıyorum. Bu gün bi kaç arkadaşımla toplanıp okula öyle gidiceğiz. Sen abimlere dersin.
Dedim ve evden çıktım.
Hızlı bi şekilde okula geldim. Asansöre binip sınıfa yöneldim. Daha 2 kişi zor vardı. Sınıftaki o 2 kişide kahvaltı için dışarı çıktıklarında hızlıca dolapları bakmaya başladım. Meriç in dolabına gelince hafiften dondurarak kilidi kırdım. İçi boştu. Sadece bi tane top yapılmış bi kağıt vardı. Kağıdı alıp içine baktım. Hiç birşey yazmıyodu. Geri dolabı kapatıp hiç bi şey olmamış gibi sınıfa gittim. 20 dk sonra herkes gelmişti. Meriç ve diğer 2 arkadaşı tam çaprazımda olan arka sıraya oturdu. Zil çalar çalmaz herkes seçmeli sınıfına doğru yol aldı bende Ceyda ile aynı olan uçma sınıfına yöneldim.
Okul çıkışı:
Abimler Ceyda ile yanımıza gelip hadi işareti yaptı.
-Biz Ceyda ile kafeye gitcez.
Dedim.
Ceydaya dönüp onayla dermiş gibi baktım oda onayladı. Abimler kafa sallayıp arabaya binip gittiler. Ceyda bana dönüp:
-Yooo hiç kafeye gitcez diye konuşmadık.
Dedi.
-Ayyy Ceyda uzatma hadi bay bay benim işim var.
Dedim.
-Ama...
Ceyda yı orda bırakıp uzaklaştım. Bağırarak " seni sonra ararım " dedim.
Köşeyi dönüp beklemeye başladım. Bu sırada Ceyda da gitmişti. Hemen tekrardan okula girip üstümü değiştirdim ve peruk taktım. Tanınmak istemiyordum. Rezil olamamOkuldan herkes çıkınca bende çıktım. Önce bi taksi çağırdım ve bi kaç dk beklemesini istedim sonrada bi çalının arkasına geçip beklemeye başladım. Bi kaç dk sonra Meriç çıkmıştı. Arabasına bindi. Bende o yola çıkınca taksiye bindim.
Taksiciye öndeki arabayı takip etmesini istedim. Meriç yavaşlayınca taksiciden durmasını istedim. Parayı verip indim. Sonrada beklemeye başladım. O evi olduğunu düşündüğüm evin garajına girince bende eve boydan şöyle bi baktım. İçimden " vay be bende bizim eve gereksiz büyük derdim bura neymiş " diyordum. O sırada Meriç garajdan çıktı ve eve girdi.
Yavaşça olduğum yerden çıktım.
-Evet bakalım hiç bi sırrınız varmı Meriç bey?
Evet eve giricektim. Fakat hırsızlık için değil İNTİKAM için...Devam edecek....
Lütfen Vote atmayı unutmayınız. Ayrıca bölüm nasıl olmuş yorumlarınızı bekliyorum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YeRin AltıNdA bİr OKUL
Teen Fiction-Elanur Kervankıran ❤ Herkes bilir herhangi bir okulun nasıl olduğunu. Fakat bu okul o sizin bildiğiniz okullardan değil. Bu okul yerin altında, onca toprağın altında ama toprağın altında olması bu okulu ilginç yapan değil. Bu okulu ilginç yapan şey...