Kim Taehyung insanı delirtirdi.
Onunla birlikteyken pek çok duyguyu yaşıyordum. Bir an kahkahalar atmamı sağlarken, bir an sinirden ağlamama sebep oluyordu. Bir an onun değerli olduğumu düşünürken, bir an onun için hiçbir şey olduğumu düşünüyordum.
Fakat her şey bir yana insanı delirtecek bir aurası vardı. Pürüzsüz yüzü, derin bakışları, giydiği marka kıyafetleri, parmaklarını süsleyen yüzükleri, gülüşü, sesi, boynunu kaplayan dövmesi, dudağında ki piercingiyle çok fena bir adamdı.
"Saçların" diye fısıldadım hipnoz olmuş bir şekilde ona bakarken. Taehyung tepkime sırıtmakla kalırken alt dudağımı dişledim.
Kırmızı saçlarının etkisinden nasıl çıkacaktım?
"Değişiklik olsun istedim. Yakışmış mı? "
Kolunu omzuma attığında ellerimi beline doladım ve kaşlarımı çattım. "Hayır tabi ki hiç yakışmamış. Hadi gidip eski rengine döndürelim. "
Kuaföre doğru ilerlemeye başladığım sırada Taehyung gülerek bedenimi kendine çevirmiş ve dudaklarıma minik bir öpücük kondurmuştu.
"Kıskanç hallerin beni fena azdırıyor, biliyor muydun? " dedi fısıldayarak. Kollarımı göğsümde birleştirip ona dik dik bakmaya devam ettim.
"Bakma öyle. Uzun kalmayacak zaten."
Parmağını kaşlarımın ortasına bastırdığında hafifçe güldüm ve kollarımı ona doladım. Alışveriş merkezindeydik ve yanımızdan geçen herkes Taehyung'a bakıyordu.
Zaten normalde de oldukça dikkat çeken biriyken şimdi saçlarını kırmızıya boyatarak her şeyi daha da zor hale getirmişti. Harika.
"İçecek bir şeyler alalım. " dedim ondan ayrılıp yürümeye başlarken.
Taehyung gülerek ellerimizi birleştirmiş ve bizi kafeye doğru sürüklemişti. Birleşik ellerimize bakarken hafifçe tebessüm ettim.
"Sıcak bir şey iç. " dedi başını bana çevirip. "Hasta olmak üzeresin. "
İçeceklere göz atarken "Yoo." diye mırıldandım. "Canım ne çekiyorsa onu içeceğim. "
Taehyung bıkkınlıkla bana bakarken onu umursamadan buzlu içeceklere bakmaya devam ettim. Hava çok sıcak sayılmazdı aslında ama ben kışın dahi buzlu şeyler içerdim.
"Bize iki sıcak çikolata. "
Kaşlarımı çatarak ona baktım. "Milkshake içeceğim ben ya. "Taehyung gözlerini devirerek bana baktığında ofladım.
Tezgahta ki içeceği elime aldım ve onu beklemeye başladım. Zor adamdı. Sürekli bir şekilde bana dediğini yaptırıyordu.
Yanıma geldiğinde çatık kaşlarımla yüzüne baktım. Gözlerini devirerek bana baktı.
"İyiliğini düşündüm diye suçlu mu oldum yani? " dedi ellerini iki yana açarak.
"Konu bu değil. Her zaman senin istediğin oluyor, senin üzerine laf söylememe izin bile vermiyorsun. Sürekli bunu yapıyorsun Taehyung. "
Taehyung sessiz kaldığında derin bir nefes alıp bakışlarımı etrafta gezdirdim. Kızların Taehyung'a olan bakışları beni daha da delirtirken sakin kalmaya çalıştım.
"Üzgünüm." diye mırıldandı yavaşça. Ardından kolunu omzuma attı ve beni kendine çekerek sarıldı. Dudaklarım yukarı kıvrılırken anında kollarımı ona sarmıştım.
"Sürekli böyle olma. Ben senin kölen değil sevgilinim Tae. " diye mırıldandığımda alnıma değen dudakları hissettim.
"Biliyorum güzelim. Üzgünüm. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
liar | taegguk {düzenlendi!}
Ficção Adolescenteseni insanlara öyle güzel anlattım ki, kimse gelip 'o seni sevmiyor' diyemedi.