16- Kodadı:Hakan.

25.9K 1.4K 103
                                    

Bölüm videosu: 4-5 dakikalık bir tesettür seansı. Buyrunuz.

Hastaneden içeri girerken bu kadar kanı kaybettikten sonra gözlerimin açık olduğuna şükrettim.Belki de daha önce yaşamadığımdandı böyle garipsemem,bilmiyorum.Ama Merve'ye tutunmasam ayakta zor duracaktım zaten.Yusuf'un arkamızdan geldiğini hissediyordum.İnsanın güzel gönüllü arkadaşları olması güzel tabii.

Dün tanıştığım hemşire beni görünce eliyle gelin işareti yaptı.Elimi yolda bir şeylerle sarmak istediler ama saracak bir şey bulamayınca kaldı.Filmlerdeki gibi tişörtlerini yırtmalarını beklemiyordum zaten,hastane uzak değildi.

Acildeki yataklardan birine oturduğumda elime baktı.

"Dikişlerin patlamış,top falan mı oynadın?"

Dişlerimi sıkarak başımı iki yana salladım.Yusuf'un arkadan "Dengesiz herif." Dediğini duymuştum,ama hemşireye tutup;

"Bana aşık olduğunu söyleyen bir çocuk var ama kendisi bana zarar vermekten hiç çekinmez.O yaptı." Demeyeceğimi var sayarsak susmak en iyi cevaptı.

Gazlı beze tentirdiyotu damlattığında elimi dezenfekte edeceğini anlamıştım ama canımın daha fazla yanacak olması elimi geri çekme isteği uyandırıyordu.

"Daha az acılı bir şey yok mu?" Hemşire korkak soruma karşı kıkırdadı.Ne var?Canım tatlıydı benim.

"Üzgünüm." Deyip avucunun içindeki elime bezi bastırdığında çığlığımı tutamadım.

"A-ah!" Dişlerimi sıkarak derin bir nefes aldığımda gözlerimi kapadım.Elime bir kez daha bezi bastırdığında gözlerimi açıp tavana baktım.Dişlerimin kırılmadığına şaşırıyordum.

Bakışlarımı tavandan çektiğimde Yusuf'un yanımdan geçip acil kapısından çıktığını gördüm.Fakat neyin neden olduğunu umursamayacak kadar canım yanıyordu.Merve elini omzuma koyduğunda gözlerimi tekrar kapattım.Ben elime cam batmasını bu denli dayanılmaz bulurken insanlar nasıl acılara sabır gösteriyorlardı.Halime hamd-ü senalar olsun Ya Rab.

Hemşire elimi sardıktan sonra Merve'yle beraber Hira'nın yanına geçmek için adımladık.Hira'nın dünkü olduğu yere geldiğimizde yatağını boş bulduk.Kötü düşünceler karınca sürüsü yuva bulmuş gibi beynime istila ederken danışmadaki kadına sormak aklıma geldi.Danışmaya geldiğimizde sıkıntılı olduğu belli olan danışmana "İyi misiniz?" diye sorasım geldi ama sonraya ertelemek daha mantıklıydı.

Hira'nın odaya alındığını söylediğinde artık beynimi istila eden kötü düşüncelerin katiliydim.Hira'nın üçüncü kattaki odasına çıkmadan evvel aklıma Yusuf geldi.Ne yapmıştı,gitmiş miydi?Merve'yi peşimden sürükleyerek çıkış kapısına ilerlerken sağ tarafımda kalan asansör kapısı açıldı ve Yusuf göründü.

"Geçmiş olsun Elif,iyi misin şimdi?"

"Çok şükür daha iyi." Dedim elimi hafif havaya kaldırarak.

"Çok şükür.Yukarı çıkmıştım,Hira'ya da bir geçmiş olsun diyeyim dedim ama müsait değilmiş.Sonraya artık.Benim gitmem gerek Allah'a emanet."

Önümüzden usülce geçip giderken,bize cidden önem verdiğini anladım.Allah razı olsun,ne diyeyim;düşünceli çocuk.Merve'yle Hira'nın odasına girdiğimizde bana o içten gülümsemesini gönderdi.Canını yediğim,hep böyle gül sen.

Koltuğa yayıldıktan sonra Hira ve Merve sohbet etmeye başladı.Aslında Hira'nın tedavisi günün belli saatlerinde yapılıyordu,bütün gün burada durması saçma değil miydi?Krizleri sıklaşacak mıydı yoksa?Doktora soracaklarım listesine eklediğim iki soru  ardından Hira'ya döndüm.

Elif Gibi DikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin