22- Hasret.

28.9K 1.5K 288
                                    

Bölüm Parçası: Forgive me - Nasheed

Sayın İthaf isteyen üç dostum,hepinizi çok seviyorum.Rümocan cansın.@Snmhrdm ve @MinaBa 'ya da nacizane yorumlarından ötürü şükranlarımı sunuyorum. :)

21 ay sonra...

Üniversite.

Hani şu eğlenceli zannettiğiniz üniversite.

Yan gelip yatacağız dediğiniz üniversite.

Kandırıkçı üniversite.

Zalım üniversite.

Evet,o üniversite;hayatımı ele geçirdi de ondan kaynaklanıyor bu öfkem.Kendisi Eslem Hoca'nın düğününe gitmemi engelliyor.terbiyesiz.Neyse çok saydırdım,yeter.Yaklaşık bir hafta sonra benim hocacığımın düğünü var,ben de ona gidebilmek için fazladan ders çalışıyorum.Çünkü düğün İzmir'de.Ben neredeyim?İstanbul!

Yaklaşık iki buçuk sene önce girdiğim zorlu üniversite sınavı sonucunda ikinci tercihim olan Marmara Üniversitesi Mimarlık bölümüne yerleştim,çok şükür.

Hira da Cerrahpaşa Tıbbı tutturdu.İnanılır gibi değil aslında,yani tedavi sürecine rağmen böylesine yüksek bir okul tutturdu.Şahsen ben bu olaya tövbenin gücü diyorum.Hira'nın onca pişmanlığına,tövbesine karşı azalmayan başarısı.

Aynı yurttayız ama maalesef farklı odalardayız.Devlet yurdu olunca ne kadar yalvarsak da değiştirmediler;neyse ümit var,bu dönem değişecek inşaAllah.Yüsra var bir de,10. Sınıf şu an.İzmir'de bir özel lisede.Bizim mezun olduğumuz lise tutsa da Yusuf,ben ve Hira karşı çıktık;burslu tutturduğu bir liseye gitti.Rahat da çok şükür.

Sonra Ahmet;Hira'yla aynı kampüsteler,yani o da tıp.Son olarak Yusuf,adının hakkını veren turuncu insan.O da İstanbul tutturdu,İstanbul Üniversitesi Hukuk.Evet bir sayısal öğrencisi olarak çağ atlattı.Fen liselerinden nadir çıkan sözelcilerden kendisi.Yusuf geçen dönem öğrenci değişim programıyla Kanada'ya gitmiş,ben de Yüsra'dan öğrendim.Zaten İstanbul'dayken de Yusuf'u hiç görmedim,nasip.

İzmir'e gittiğimde Yüsra'yla buluşuyorum çoğu zaman,bir iki kere o zaman gördüm sanırım.Yüsra'yla telefonda çokça görüşüyoruz ama.Özellikle geçen sene sık sık konuşuyorduk,tesettüre alışmaya çalışıyordu çünkü.Ortaokulu bitirdi ve örtündü Yüsra,elhamdülillah.Namazla başlayan serüveni örtüyle devam etti.

Ben düşüncelerle vakit oyalarken odanın kapısı açılınca ben de döner sandalyemle kapıya doğru döndüm.Mina ellerini sıkıca tuttuğu poşetlerle birlikte havaya kaldırdı."Sohbet için aldım!" Dedi heyecanla.

"Şşh,duymaması gereken birileri duyabilir." Müdürü kast ederek kurduğum cümleye karşı iki adım öne çıktı ve ayağıyla kapıyı kapattı.Ayağa kalıp ellerindeki poşetlerin bir kısmını aldım.

"Kas yaptım sanırım." Dediğinde güldüm. "Kas yaptın mı bilmiyorum ama iyi hayır yaptın." Mina da güldü, "İkisini de yaptım."

Ben poşetleri karıştırırken kolunu benim önümden uzattı ve poşetin içine daldırdı.

"Bak,senin için pişmaniye aldım." Ya Rabb'im böyle güzel dostları başıma talih kuşu diye kondurdun,biliyorum.

"Allah razı olsun dostum ya," deyip elinden aldım şirin mi şirin pişmaniye kutusunu."Şu an çok mutlu oldum ama belli edemiyorum sanırım." Dedim ardından.

Akşam yemeğine kadar el birliğiyle odayı toplamış,temizlemiş ve belli başlı şeyleri hazırlamıştık.Akşam yemeğine inince Mina'nın almayı unuttuğu şekeri mutfaktaki Meryem abladan rica ettik,o da sağ olsun gocunmadı vermekte.Bizler öğrenciyiz,gecelere kadar ders çalışan,yurt yemeğine tabi olan sefil varlıklardık.Bir çay keyfimiz vardı,onu da tam yapalım ama değil mi?Çay önemli,çok önemli.

Elif Gibi DikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin