23- Söz istiyorum.

28.2K 1.4K 208
                                    

Bölüm videosu: Yine NAK'den,Müslüman gençler olarak bize dair bir sohbet.İzleyiniz inşaAllah.

Bölüm ithafı:@İmtiyazkalem Çokça seviliyorsun. :')

Derin bir nefes,sakin.Kalbim,sakin.

Bakışlarımı tekrar aynı yere çevirdim,gözlerim inanmak istemezcesine tekrar tekrar bakıyordu.Yüzük değil mi o?Alyans olandan.Evet evet,güzel tesettürlü bir kız,Yusuf'un yanında parmağında yüzükle.

Ya Yusuf'a ne demeli,gözlerim gülünce kalbi sıkışıyordu değil mi?Kalbi şimdi başkası için mi sıkışıyor yani?Allah'ım galiba benim de kalbim sıkışıyor.Tekrar derince bir nefes çektim içime,bakışlarım tavana doğru hareket etti ve bir müddet bekledi orada.Dolmak yok.

Ne zamandır kendime itiraf edemiyorum belki ama olsun.Söylüyorum işte kalbim;Yusuf'u özlemiştim.Çok özlemiştim.Onu göreceğim için seviniyordum bir de o kadar,beyefendi sözlenmiş de gelmiş.Ah.

Arkamı dönüp oturacağımız masayı seçmeye çalıştım,henüz hiçbir şeyden emin değilken paniğe lüzum yoktu sonuçta.Yuvarlak boş masayı gözüme kestirip oraya doğru yürümeye başlayınca Hira da beni takip etti.Masaya elimdeki çantayı bıraktıktan sonra tam sandalyeyi çekip oturacaktım ki Yüsra'nın sesi arkamı dönmemi sağladı.Kollarını etrafıma  sarınca ben de aynı şekilde karşılık verdim.

"Hoş geldiniz." Dedi ayrılırken. "Hoş bulduk,siz de hoş geldiniz." Dedim Yüsra'nın arkasında kalan Yusuf'un sözlüsü olduğunu düşündüğüm kıza bakarak.Gülümseyerek "Hoş bulduk."  Dediğinde benden 1-2 yaş küçük olduğunu fark ettim.Masum bir yüzü vardı,bir o kadar da güzel.

"Elif abla,teyzemin kızı olur kendisi;Süm." Kuzeninle mi sözlendin Yusuf?Aşk olsun,bari elalemin kızı diyebileceğim biri olsaydı.Allah'ım galiba kafayı yiyorum.

"Sümeyye ben,Eslem Hoca'nın geçen sene öğrencisiydim."

"Anladım,memnun oldum." Dediğimde ağzını açmış bir şey söyleyecekti ki telefonu çalmaya başladı.Telefonla konuşmaya başladığında biz de masaya oturduk.Az önce Ahmet'i görmüştüm ardından Yusuf'la bir yere doğru gittiler zaten.Yaklaşık bir beş dakika masada havadan sudan muhabbet döndü,o sırada arkamda bir erkek sesi duydum.Başımı çevirip bakınca Sümeyye'nin yanında bize doğru selam veren bir çocuk gördüm.Sümeyye gecikmeden onu bize tanıttığında çenem bir an yere doğru inişe geçti ama kısa sürede kendimi toparlardım.

"Sözlüm,Burak."

Rabb'im!Nasıl böyle bir gaflete düştüm ben?Yusuf,özür dilerim.Biraz yanlış olabilirim,biraz.Sanki insanlar benim düşüncelerimi okuyormuş gibi hissettim bir an,sanki mahcubiyetimi görüyorlarmış gibi.Ya da bu sadece utanma hissiydi.Başımı öne eğdim ve elerimle oynamaya başladım.

Çok utanıyorum!

Rabb'im!

Yine de...Utanmak pek hoşuma gitmese de bu utanma duygusunu yaşattığın için şükürler olsun Allah'ım.Bu demekti ki Yusuf ne sözlü ne nişanlı.Yani bu demekti ki Yusuf hala...hala işte.

Elhamdülillah!

Yüsra'nın koluma dokunan parmağıyla şükür alemimden çıktım."Benimle lavaboya gelir misin? Yalnız gitmek istemiyorum." Sümeyye'ye baktığımda nişanlısıyla ilgileniyordu.Yüsra'ya kafa salladıktan sonra kalktım.Çantamı alacağım sırada beni kolumdan çekince alamadan yürümeye başladım,arkamda kalan Sümeyye'ye çantamı emanet etmeyi de eksik etmedim tabi.

Yüsra tuvaletteyken ben de ellerimi yıkadım,ellerim temiz olduğu zaman her yerimi temiz hissediyordum.Masaya geri döndüğümüzde Yusuf'u aradı gözlerim.Bir Kur'an tilaveti kulaklarımı okşadığında yüzümü az önce ilahilerin çalındığı sahneye çevirdim ve gözlerim görmek istediğini gördü;Yusuf'u.Onu,Efendimiz(sav)'in hanımlarına yaptığı gibi,başımı omzuna yaslatıp bana Kur'an okurkan hayal etmiştim.Ama bu kadar güzel okuyabilmesi hayallerimi hayal olmaktan çıkarır,imkansızlığa çevirir zannediyordum.

Elif Gibi DikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin