Spora başladım, derdimin dermanı yeni ilişkiler olacaktı. 1-3-5 derken baktım ki düzgün kız kalmamış, geceme daha çok bağlandım.
Yıldız Tilbe diyorya:
Kaçtıkça sana geri dönüyorum...Bende kendimi dostlarıma adadım, memati ile akşam 12-1 e' kadar gezerdik. Giresun akşamları çok güzeldi: sokakta çalgıcılar olurdu, etrafında birsürü insan. Taşbaşına giderdik, dostlarımız gelir hep beraber muhabbet, çay, sigara, dolmuş kalmayınca yürüyerek eve giderdik yada onlarda kalırdım. Okul umurumda bile değildi.
İlk evlerine gidişimde babası beni tanımadığı için eve almak istemedi, memati onlarla tartıştı ve kapıyı vurup çıktı evden.
Babası kapıyı açıp,
"Birdaha eve gelme!"
+Eve dön kardeşim, ben bulurum bir yer.
-Olmaz, seni bırakmam.
Saat ikiye geliyordu. İki ekmek ve bir paket sigara alabildik, paramız çok azdı.
Bunlar bize yetsede nerede yatacaktık, inşaat mı? Bank mı? Yoksa, sabaha kadar gezecek miydik?
Ben 16, o 17 yaşındaydı ve kimliğimiz yoktu, sürekli devriye arabaları geçerken biz karanlığa karışıyorduk. Saat 3'e gelirken boş bir ev bulduk, içeride bir yer yatağı vardı. Yemeğimizi yedikten sonra birer sigara ile uzandık, sabah erkenden kalkıp dağılmamız gerekiyordu.
Ben yorulduğum için hemen uykuya daldım. Memati beni bir saat sonra uyandırdı, müptezeller kapıya dayanmıştı. Bağırıp ses çıkarınca gittiler. Tekrar uykuya daldım, bu sefer gün doğarken uyandım. Kardeşim uyuyordu yanımda. Aç susuzda kalsak, betonun üstüne yatak sermişte olsak, çok geç yatsakta dinleniktim. Kardeşim yanımdaydı, içim rahattı.
Uyandırmak için seslendiğimde arkasını döndü.
(Gülerek)
+Pice bak ya.
Sonra saate baktım, 6 ya geliyordu. Panikle uyandırdım onu. Bu eve girmek yasaktı, polis arandığında camdan atlamak yada kaçmak zorunda kalırdık. Kendine geldiğinde yatağı toplayıp sessizce ayrıldık oradan. Sokaklar bomboştu, evlere dağıldık fakat beni temiz bir dayak bekliyordu evde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki senem
Non-FictionHayali gerçeklikler güzeldir dimi? Aşk, tutku ve sen. Kadere karşı koyamayız: bazı sonlar kaçınılmazdır, gerçek dışı güzellikleri kendi ellerimizle mahvederiz! Bir sınavdayız ve acıya mahkumuz. Keşkeler dünde kaldı, sen yarının farklı olması için ne...