O akşam Luhan işe gidemeyeceğini düşünüp Yixing’i aradı.
“Yixing, bugün benim yerime işe gidebilir misin?”
Yixing neler olduğunu anlayabilmişti.
“Tabii giderim dostum merak etme.”
“Teşekkürler.”
Luhan telefonu kapattıktan sonra Yixing yaptığı şeyin pekde iyi bir şey olmadığını yeni yeni anlamaya başlamıştı, Xiumin’nin ona yalan söylemesi yüzünden arkadaşının üzülmesini istemiyordu ama her şekilde arkadaşı üzülmüştü.
Saat 8 olduğunda Yixing kafede arkadaşının yerine çalışmayı başladı, Xiumin ise şişmiş ve kıpkırmızı gözleriyle işe gelmişti, zar zor işlerini yaparken olanları düşünmemeye çalışıyordu, aklına her geldiği saniye gözleri doluyordu Xiumin’nin. Zorlu iş mesaisinden sonra Yixing’le bir kelime bile etmeden evine doğru yola çıktı. Sokağına geldiğinde Luhan’nın evine bir bakış attı, Luhan’nın ışıkları yanıyordu. Xiumin birkaç dakika orada dikilip Luhan’nın evine baktı, o sırada da gözlerinden yaşlar süzüldü. “Özür dilerim küçük geyiğim” dedi kendi kendine tekrardan ve başını eğip evine girdi, kendini yatağına attı ve yastığına sarıldı ve göz yaşlarıyla ıslatmaya başladı. Luhan ise o sırada boş boş tavanına bakıp öğrendiği şeyin şokunu atlatmaya çalışıyordu, Xiumin’nin böyle bir şey yaptığına inanmak onun için fazlasıyla zordu.
Sabah Luhan kalkıp işlerini halletti, eve geri geldiğine Yixing’den birkaç gün boyunca onun yerine işe gitmesini Xiumin’i görmek istemediğini söyledi.
Yaklaşık 1 hafta geçti, Luhan hala bu duruma inanmıyordu ve Xiumin’i görmek istemiyordu. İkisi de öğle saatlerinde aynı anda evden çıktılar, sokağa çıkana kadar ise birbirlerini fark etmediler. Birbirlerini gördüklrinde kısa süre göz göze geldiler ve birkaç dakika öyle dikildiler. Xiumin bir şey söyleyip söylememe konusunda emin değildi Luhan ise o sırada arkasını dönmüş otobüs durağına doğru ilerliyordu. Xiumin ise o giderken arkasından baktı, Luhan’nı öyle görmek kalbinin tekrardan param parça olmasına neden olmuştu. Xiumin Luhan gözden kaybolduktan sonra yürümeye devam etti.
Luhan otobüsün gelmesiyle hemen bindi, Yixing’in yanına gidiyordu, göz yaşlarını tutmaya çalışmak ise onun için gidikçe zorlaşıyordu. Yixing’in kaldığı otele geldiğinde hemen Yixing’in kaldığı odaya çıktı. Yixing kapısnı açar açmaz ise içeri girdi. İçeri girdiği anda yere çöktü ve oraya gelene kadar olan göz yaşlarının akmasına izin verdi.
“Bunu bana neden yaptı ki! Artık onu görmek bile acı veriyor!”
Yixing arkadaşını öyle bir şekilde görünce hemen yanına çöktü, yanında olduğunu hissettirmek için ise onu sıvazlamaya başladı. Luhan gözyaşlarını silerken Yixing’den onun için biraz daha yerine bakmasını rica etti, Yixing ise kabul etti. Luhan kendine geldikten sonra evine geri gitti, Xiumin ise mesai saatine kadar sokaklarda dolaştı, mesai saati geldiğinde hemen iş yerine gitti, Luhan’nın yine gelmediğini gördüğünde tam olarak anlamıştı, Luhan onu bir kere daha görmek istemiyordu, ki ona göre haklıydı da. Xiumin Yixing’le konuşmak istememesine rağmen yanına gidip Luhan hakkında sorular sormaya başladı.
“Yixing, o iyi mi?”
Yixing Xiumin’nin Luhan’ı merak ettiğini anlamıştı.
“İyi Minseok.”
“Peki ya…. Neyse..”
“Ne soracaksan sor Minseok.”
“Çok.. çok ağladı mı?”
“Dürüst olmalı mıyım?”
“Lütfen.”
“Hala düşündükçe ağlıyor.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zengin Sevgilim
Teen FictionMinseok, aşırı zengin bir evin çocuğu. Gay olduğunu 18. yaş gününde öğrendi. En yakın arkadaşı Jongdae'nin de bunda büyük etksi var. Luhan anne ve babası tarafından terk edildiğinden beri tek odalı kutu gibi evinde tek başına yaşıyor. Bir sürü part...