Sabah erken saatlerde uyandım, dünün yorgunluğu vardı üzerimde . Gözlerim acıyordu .
Makyaj yapıp , kıyafetimi giydikten sonra şöyle bir baktım kendime. Güzeldim. Bugün özgüvenim yüksek değildi . Kendi kendime övgüler yağdıramıyordum . Bu yüzden hemen çekildim aynanın karşısından .
Kahvaltı yapmak için merdivenlerden inerken , salondan gelen kahkaha seslerini duydum . Belli ki annemin bir planı daha başarıyla sonuçlanmıştı , amacım ona görünmeden evden çıkmaktı . Yavaş ve sessiz adımlarla o arkasını dönükken hemen çıktım evden .
Bugüne dair hiç bir planım yoktu . Arkadaşımda yoktu ki yanına gideyim ama bu günümü değerlendirmeliydim , eğlenmeliydim bugün.
Ama ne yapacaktım tek başıma ?
Aslında cevap çok basitti .Alışveriş ...
Dış kapıdan çıktığım da artık annemin radarında değildim. Hala havalı hissediyordum kendimi. Ne zaman topuklu ayakkabı giysem yada anneme laf çarptığımı düşünsem, havalı hissederdim zaten.
Benim uğurum ayakkabılarımdı ve ayakkabılarımın hakkını vererek çağırmış olduğum taksiye bindim. Kırk beş dakika sonra, bir alışveriş merkezi önünde indim. Madem bugün rahat geçecek, biraz alışveriş yapıp kendimi şımartmalıyım .
Dönen kapıdan girdiğim de uzun zamandır Türkiye'ye alışveriş yapmadığım için her şeyin muazzam göründüğünün farkına vardım.
Elbise reyonuna girdiğimde, gözüme kırmızı uzun bir elbise takıldı.Sonrasında askeri yeşil bir sweat. Bir tanede sarı tişört.O da güzel. Şu çok dikkat çekici. Oha buna bayıldım.Onuda alıyorum. Şunu da alıyorum. Hepsini alıyorum.İflas etmiş birine göre fazla bonkörüm. Annem buna bayılacak.
Tabi ki tüm bu elbiseleri denemeyeceğim. O kadar tembelim ki, bir tanesini denemeye bile tahammülüm yok. Çok teşekkür ederim Allah'ım bir an için olsa da, rahat bir nefes almama izin verdiğin için .
Kasaya doğru ilerledim ve kasiyer kadına kredi kartımı uzattım. Kendime vakit ayırabilmem mutlu etmişti beni .
"Kartınızı okumadı."
Kurduğu cümle iki kelimeden oluşmuyordu. +32 yaş şiddet içeriyordu. Nasıl kaldırabilirim bunu.
"Başka kartınız var mı?"
Şaşkınlığımı henüz üzerimden atamamışken, cüzdanımda çıkarttığım dört kartı daha uzattım.
"Okumuyor Hanım Efendi. Hepsi geçersiz."
"Peki."diyebildim sadece. Kapıdan çıkarken tüm elbiseleri ardımda bıraktım.
Teşekkür ederim anne. Yine yeniden günümü mahvettiğin için.
Çok sinirlenmiştim. Dolup taşmıştım. İçim buruk yaşamaktan çok sıkılmıştım, bu yüzden artık sesimi çıkartmalıydım .
~~~
O kadar sinirliydim ki, eve nasıl geldiğimi fark etmedim bile. Merdivenlerden koşar adımlarla çıktığım gibi kapıyı da çalmadan girdim içeri .
Oradaydı."Anne kartlarımı iptal mi ettirdin?"
"Hayır. Sende biliyorsun Haziran iflas ettik. Banka kapatmış olabilir."
"Anne çocuk mu kandırıyorsun sen?
Bu söylediğine kimse inanmaz. Özellikle ben asla. Senin yaptığını biliyorum. Bir kez olsun dürüst ol.""Evet ben yaptım. Beş kuruşumuz kalmış. Onuda senin çar çur etmene izin mi verseydim."
"Bıktım senin şu para aşkından. Keşke açlıktan ölecek kadar fakir olsaydık da tek derdin annelik görevin olsaydı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖTÜ ŞANS
RomanceÇünkü yaşanmış ve yaşanılabileceğine ümit beslenen her aşk ,mutlu sonu hak eder. Kusurlu da olsa. Kusur AŞK da olsa... ....Karanlıkta bulduğumda kendimi , bu muydu diye sordum kendime . Cidden bu muazzam güzellikten korkuyor muydum ? Sonra bir düşü...