Yangın

345 45 15
                                    

"Annem mi yazmış o mektubu ?"

"Hayır." dedi,elindeki mektubu gizlice ceketinin cebine tıkıştırırken .

"Gördüm Savaş,annem yazmış."

Sesimi yükselireken devam ettim konuşmaya .

" Okumak istiyorum. Ne yazdığını merak ediyorum."

"Ne yazdığını bende bilmiyorum."

"Yalan söyleme. Birşey saklıyordu benden . O da sende. Öğrenmemem gereken şey ne ?"

"Zamanla öğreneceğin yazıyor burda. Ne öğreneceğin değil."

"Savaş herşey yazıyor o mektupta biliyorum . Onu bana ver."

"Bu bana yazılmış özel bir mektup. Seninle paylaşacak değilim."

"Peki" dedim sert bakışlarımla.

Ardından kapıyı çarpıp çıktım.

Elbette ki okuyacaktım o mektubu. Kimse benden annemin son sözlerini esirgeyemez. Kimse annemin ölmeden önceki tüm duyguları bilmeme engel olamaz.

Odama gittim. Yatağa uzanırken bir mesaj geldi. Sesli bir şekilde okumaya başladım.

"Merhaba Haziran Hanım . Ben Burak Ellisekiz,yüzme hocanız. Bilmediğim sebeplerden ötürü bir türlü denk gelemedik sizinle. Eğer sizde isterseniz bu hafta sonu derslere başlayalım."

İyi bir fikir olabilirdi aslında bu.
Belki beynime yük olan düşünceler boğulurdu suda.

Kafam dağılır düşüncesiyle "Olur ." dedim.

Telefonu bırakıp,beni çeken karanlık dünyama adım attım. Karanlık dünyamın karanlık düşünceleri başımı ağrıtıyordu.

Ben izin vermesemde,akıyordu damla damla gözyaşlarım . Hiç bir zaman söz geçiremedim zaten ne beynime ,ne de kalbime.

Annem olsa geçirirdi.

Yine hüznün ve acının dibine vururken , Savaş kapıyı çalmadan odaya girdi.

Hemen gözyaşlarımı silip,saklamaya çalışsamda anladı.

Sesimin tonu arttı.

"Odama izinsiz girmeyi bırak artık."

"Oda senin, ev benim."

"Hem gel diyorsun,hemde başımamı kalkıyorsun."

"Hayır. Şey gibi düşün , ev benim bedenim,kalbim senin odan."

Anlamak için iki kez düşünsemde, düşündürdükleri özel hissettirdi.

"Yanıma gel ." dedim hiç çekinmeden. Yatağa çağırmıştım onu.

Yatağa doğru geldiğinde . Kolundan onu tutup hızlıca çekip yatağa düşmesine sebep oldum.

Dudaklarıma bakıyordu. Neyseki dudaklarımın içinden söylediği şeyleri duymuyordu.

Savaş gözlerini belertip belertip bakmakla meşgulken, hemen ayağa kalktım. Koşar adımlarla odadan çıkıp kapıyı kilitledim. Sen mektupta ne yazdığını bilmiyordun ama ben ne yaptığımı çok iyi biliyorum Savaş Vural.

Şimdi gidip o mektubu bulacağım...

Savaş'ın odasına gittim ve dolapları karıştırmaya başladım.

Çekmeceleri, halının altını, dolabın üstünü,lambların içini ...

En sonunda bazayı kaldırdım ve buldum mektubu .

KÖTÜ ŞANSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin