Sevgilim Bir Şarkıcı!

19. Bölüm

Styles_2010'a teşekkürler.

Öncelikle, bölüm sınırı: 320 okunucak,60 vote!  Ve yorumlarınızıda bekliyorum. İyi Okumalar! :3

“Ah, demi ben çok üzgünüm…” diye kekeledim. Demi buradayken Selena’ya böyle yaklaşmam biraz ayıp olmuştu.
“Sorun değil, bende zaten gidiyordum.” Dedi ve kalktı. Çantasını koltuğun üstünden alırken Selena yanına gidip onu durdurmaya çalıştı.
“Hayır, Demi. Biraz daha kal, lütfen.” Üzüldüğü belliydi.
“Gitsem iyi olacak. Hem, sizi yalnız bırakmalıyım.” Dedi bana bakarak. Daha sonra arkasına bakmadan çıkıp gitti. Selena çok üzülmüştü. Eğer Demi onun yakın arkadaşı veya bayan olmasaydı onu da Nick gibi benzetebilirdim. Kimsenin benim Selena’mı üzmeye hakkı yok ve olmayacak da! Buna izin vermem, asla…
“Üzülme bebeğim, eninde sonunda anlayacak.” Yanaklarını okşadım. 
“Emin misin?” diye sordu masumca. Ah hadi ama bu kıza kim âşık olmaz ki? Aslında bakılırsa, Nick’e hak veriyorum. Ama benim olana kimse dokunamaz. Başımı salladım ve onu onayladım. Bana kollarını sardı ve huzurlu bir şekilde nefes aldı. Başına küçük bir öpücük bıraktım ve aklıma ona aldığım güller geldi.
“Beni biraz bekleyebilir misin, Sell?” diye sordum.
“Evet, ama neden?” şaşırmıştı. Gülümsedim ve burnunu öptüm.
“Bekle…” dışarı çıkıp gülleri arabadan aldım. Bir an Demi bu gülleri görse ne yapar diye düşünmüştüm. Sanırım daha da üzülürdü. Eve girdiğimde gülleri arkama sakladım. Selena merakla bana bakıyordu.
“Arkanda ne saklıyorsun? Yine günlüğüm falan mı?” güldü.
“Hayır, daha beğeneceğin bir şey.” Sırıttım. Bana doğru gelmeye başlayınca gülleri arkamdan çıkardım. “Ta da!” diye bağırdım. Ağzı açık kalmıştı. Hem gülüyor hem bağırıyordu.
“Şaka yapıyorsun! Sana inanamıyorum, aşkım!” dedi ve gülleri alarak okşamaya başladı.
“Bir dakika, sen az önce bana ne dedin?” diye sordum sinsice. Bana ilk defa aşkım demişti.
“H-hiç, hiçbir şey.” Utandı ve güllerle yüzünü kapattı. Kahkaha attım.
“Az önce bana aşkım dedin, Selena. Bunu duydum ve tekrar söylemeni istiyorum.” 
“Utanıyorum Zayn, yapma.” Diye güldü. Kahkahalarımı tutamıyordum. Gidip ona sarıldım. Kollarım belini tutarken, güller aramızda bize bariyer oluyordu.
“Seni seviyorum.” dedim sessiz bir şekilde. Kollarımdan ayrıldı ve koltuğa oturdu. Yüzü asılmıştı, ne oldu ki şimdi? “Selly?” 
“Zayn, konuşmamız lazım.” Dedi. Hemen gidip yanına oturdum ve elini tuttum.
“Sorun ne?” 
“Nick, Demi’ye bir zarar verecek diye çok korkuyorum. Ona her şeyi anlattım, ama o kıskandığımı söyledi ve inanmadı. Aramızın bozulmasından çok korkuyorum.” Başını öne eğdi. Güzel gözlerinden yaş damlayacak diye çok korktum.
“Nick, Demi’ye her hangi bir zarar veremez. Ve biraz beklemelisin, Demi her şeyi anlayacaktır. O iyi bir kız ve arkadaşlığınız bitmez. Bitemez.” Dedim onu rahatlatmak için.
“Umarım Zayn, umarım…”

*** 

Demi’nin Ağzından;

Selena haklı olabilir miydi? O benim en yakın arkadaşımdı ve bana yalan söylemezdi. Bundan eminim, ama Nick’i de seviyorum ve onunda bana ihanet edeceğini düşünmek… Çok kötü. Eğer Nick haklıysa, Selena’ya bağırmakla çok büyük ayıp etmiş olacağım. Ya da Selena haklıysa, Nick’e bunu bana nasıl yaptığını soracaktım. Şuan ikisinin de arasındaydım. Hangisini seçeceğimi bilmiyordum, ama Selena her zaman yanımdaydı. Ve Nick ile aralarındaki şeyi biliyordum, bana ihanet etmezdi Selena. Fakat Nick’i çok sevdiğimden onu kötü biri olarak görmek can yakıyordu. Ne yapacağımı bilmiyordum. Gerçekten. Tek çare Nick ile konuşmaktı, bana yalanda söylese anlayacağımdan emindim. 

Telefonuma sarıldım ve hemen Nick’in numarasını tuşladım. Üçüncü çalışta açtı. Neden bu kadar bekletmişti?

“Nick.” Dedim ciddi bir ses tonuyla.

“Demi? Merhaba bebeğim, nasılsın?” 

“İyiyim.” Dedim aynı ciddiyetle. 

“Demi, sesin kötü geliyor tatlım. Bir şey mi oldu?” dedi endişeyle. Gerçekten endişelenmiş miydi, yoksa bir numara mıydı? 

“Nick, konuşmamız lazım. Buraya, evime gelir misin?” diye sordum.

“E-evet, evet bebeğim. Yarım saate oradayım.” Telefonu kapattı.

Artık tek yapacağım onun gelmesini beklemek ve gerçekleri öğrenmek. Zor da olsa…

- Yarım saat sonra -

'' Merhaba, bebeğim. '' diyerek bana sarıldı. Tanrım.. çok huzur veriyor. Ah,lanet olsun..

'' Direk konuya gireceğim. '' kısık bir ses tonuyla.

'' Kötü bir şey mi var? Söyle. '' 

'' Evet,Selena bana  senin onu kıskandırmak için çıktığını söyledi. ''

Göz ucuyla Nick'i süzüyordum. Bu lafımdan sonra ensesini kaşıdı ve söze geç başladı. Anladım,bu adam beni sevmiyor..

'' Hayır,yok öyle bir şey! '' bağırarak. 

'' Biliyor musun Nick? Selena bana asla yalan söylemez. Kapı orada,Nick! Defol burdan! DEFOL! ''

Nick'i kapı dışarı ettikten sonra hemen Selena'ya mesaj attım.

'' Selly, üzgünüm seni dinlemedim. O tam bir yalancı. Nefret ediyorum ondan. Zayn ve senden özür dilemem gerek,evinize geliyorum. ''

*****

Yol boyunca ağlayarak,üzülerek ve hayal kırıklığına uğramış olarak yürüyordum. Sonunda eve gelebildim. Selena'nın evinin anahtarı bende olduğundan direk kapıyı açtım. Kapıyı açtığımda ağlayarak ikisinede sarılmıştım. Fakat sanırım Selly mesajımı görmemişti. 

'' Ben aptalım, ona inandığım için. Özür dilerim Malik,Özür dilerim Mrs. Malik... ''