13

115 17 21
                                    

*Jisoo*

Yürümeye başladık.

Bir süre sonra bu rüzgarın bizi nereye sürüklediğini anladım.

Yine o sahile gidiyorduk.

Deniz kokusu etrafı sarmıştı.

Yine o kumlara oturduk.

"Burayı özlemiştim." dedi Jinyoung.

Evet ben de özlemiştim.

En son buraya lisedeyken gelmiştik.

"Ben de. Gelmeyeli uzun zaman olmuştu." dedim.

Bir süre sahilde oturup konuştuk.

Eskisi gibi...

Her şey aynıydı.

Ama bir değişiklik vardı.

Eskisi gibi öpemiyorduk birbirimizi.

Eskiden belki de daha küçük olduğumuz için...

Ama galiba çekiniyorduk artık birbirimizden...

1 saat sonra...

Sahilden ayrılıp yürümeye devam ettik.

Eskiden gidip kahve aldığımız kafeye girdik.

Kahvelerimizi aldıktan sonra Jinyoung "Jisoo sen beni burada bekler misin? Lavaboya gitmem gerekiyor." dedi.

"Tamam." dedim ve kafenin önündeki bir banka oturdum.

Beklerken telefonuma bakıyordum.

O sırada bankta yanımdaki boş yere biri oturdu.

Kimdi bu?

Rose YG'den çıkıp beni bulup yanıma oturmuş olamazdı herhalde.

Ya da Jennie ya da Lisa....

Telefonumu bırakıp yanıma oturan kişiye baktım.

Bir kadındı.

Ve itiraf etmeliyim ki çok güzeldi.

Bu kadını tanımıyordum.

Ama gözüm onu bir yerden ısırıyordu.

Bana "Merhaba Jisoo. Ben Park Gyu Young. Beni tanıyor olmalısın." dedi.

"Merhaba. İsminiz bana tanıdık geliyor ama..."

"Ben ünlü bir aktörüm canım. Nasıl tanımazsın beni? Neyse konumuz bu değil. Çok vaktimiz yok. O yüzden hemen konuya giriyorum. Bu kafeye az önce Jinyoung'la geldiğini gördüm. Siz... sevgili misiniz?"

Ona 'Evet onunla sevgiliyim.' demeyi çok isterdim.

Ama demedim.

"Bu sizi ilgilendirmez."

"Peki söylemene gerek yok zaten biliyorum sevgili olduğunuzu. Daha doğrusu 'sen' sevgili olduğunuzu zannediyorsun. Sana bir şey söyleyeceğim. O... Üzgünüm ama o seni sevmiyor."

Neresinden uyduruyordu bu aptal bunları??

"Nerden çıkarıyorsun bunları?"

"Ah tatlım gerçekten çok safsın. Kendi aklınla bile anlayabilirdin bunları. Jinyoung'un bir sürü dizide oynadığını bilmiyor musun sen? Jinyoung oynadığı tüm dizilerde biriyle öpüştü. Yani sen... Sen galiba Jinyoung'un sana verdiği öpücükleri özel zannediyordun. Ama öyle değil. O oynadığı her dizide biriyle öpüştü. Yani... Seni üzmek istemem ama Jinyoung benimle de öpüştü. Hem de o sahneyi çekmek için çok uğraştık. Yönetmen daha tutkulu daha tutkulu derken en az elli defa öpüştük..." dedi.

Sonra da kahkahalarla "Sen de hala aptal gibi onun peşinden koşuyorsun. O başka birinden hoşlanıyor canım. O benden hoşlanıyor." dedi.

Ayağa kalktı "Görüşürüz canım. Seni ondan ayırmak için elimden geleni yapacağım." dedi ve gitti.



Where Wind Drags Us... •Jinji•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin