*Jisoo*
Sabah uyandım. Evde diğerleri olmayınca çok sıkılıyordum. Ben de Jinyoung'u arayıp onunla buluşmaya karar verdim. Onunla görüşmek için bir sonraki pazarı bekleyemezdim.
Telefonumu aldım. Ablamdan mesaj gelmişti. Jinyoung'u aramadan önce mesajlara baktım.
Unnieee-ya~♡ : Jisoo hemen ***'a gel. Seni orada bekliyorum. ♡
Ablam neden beni sabahın bu saatinde bir kafeye çağırmış olabilirdi ki?
Jinyoung'la buluşmayı tercih ederdim.
İkisinin arasında kalmıştım.
Biraz düşündükten sonra ablamın yanına gitmeye karar verdim. Ablamla buluştuktan sonra Jinyoung'la buluşabilidim.
Ablama geleceğimi söyledim. Ve hazırlanmaya başladım.
Hazırlandıktan sonra bir taksiye binip ablamın verdiği adresi gösterdim.
***
"Jisoo sence de fazla uyumadın mı uyan artık."
Ama...
Ama ben uyumuyordum ki ben ablamın yanına gidiyordum.
Gözlerimi açtım.
Ve karşımda ödül törenlerinde sıkça karşılaştığım bir yüz gördüm.
Yüzü benim yüzüme fazla yakındı.
Neden birden böyle bir şey olmuştu?
Neden hastanedeydim?
Afallamıştım.
Sonunda şaşkınlığımı bir kenara atıp konuşabildim.
"Neler oluyor? Ben neden burdayım?"
Karşımdaki sırıtarak "Ouuw Jisoo sana her şeyi baştan anlatmalıyım. Sen en son ablanın sana gönderdiği adrese gidiyordun. Bir taksiye binmiştin. Sonra maalesef ki bir kaza oldu." dedi. Hala sırıtıyordu.
"Bunların hepsini sen planladın değil mi? Sen bana not gönderen kişisin Kim SeokJin. Neden böyle bir şey yaptın?"
Bana tekrar yaklaşıp fısıltıyla "Çünkü seni çok seviyorum." dedi.
"Neyse devam edelim. Kazadan sonra sana bir şey olmadı ama ne olur ne olmaz hastaneye gitmen gerekiyordu. Ben de seni bu hastaneye getirdim. Burası babamın hastanesi. Ben de şansa bak ki bugün babama yardım etmek için buradaydım. Bugün ben senin doktorunum Jisoo."
Korkuyordum.
"Nasıl yaptın bunu?"
"Neyi nasıl yaptım Jisoo?"
"Bana ablamın mesaj göndermesini nasıl sağladın? "
Güldü ve "Ehem... O da benim sırrım. Telefon konusunda biraz bilgim var denilebilir."
"Neden yapıyorsun bunları? Seni sevmiyorum. Ben Jinyoung'u seviyorum. Sırf benimle görüşebilmek için neden böyle aptalca şeyler yapıyorsun?"
Tekrar yaklaştı. İşaret parmağını dudağıma değdirdi. "Aşk bana aptalca şeyler yaptırıyor." dedi.
Sonra dudaklarını dudaklarıma yaklaştırdı.
Yapabileceğim tek şey koluma takılı olan serumu kolumdan söküp uzaklaşabileceğim kadar uzaklaşmaktı.
Serumu söktüm ve kolumun kanamasına aldırmadan koridor boyunca koştum.
Nereye gittiğimi bilmiyordum.
Sonra birden başım döndü, etraf kararmaya başladı.
Beni bir çift kol yakalamasaydı sert zemine düşebilirdim.
Gözlerim tamamen kapanmıştı.
Beni biri tutmuştu. Ama kim olduğunu bilmiyordum.
Sadece kendimi onun kollarına bıraktım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Where Wind Drags Us... •Jinji•
Fanfiction"Küçükken çimenlere uzanıp yıldızları seyretmeyi çok severdim Jisoo. Yıldızlara bakıp hayal kurardım. Hani bazen insanlar bulutlara bakıp hayal kurar ya... Ben de yıldızlarla hayal kurardım. Ve böyle mutlu olurdum. Beni yıldızlar mutlu ederdi Jisoo...