Öncelikle bu güzel resim için Bataklikyakamozu çok teşekkür ederim.
Keyifli okumalar.
2.bölüm Kör zindanlara kilitlenmiş ruhlar.
Artvin 2003
Beyaz kar yağıyordu gökyüzünden, yeryüzüne. Onlarca çocuk şuan camlarının önünde durmuş yerlere yağan karın sevincini izliyordu. Yürekleri biran önce dışarıya çıkıp karın heyecanının, avuçlarının içinde hissetmek istiyordu.
Küçük kız çocuğu da onlardan biriydi.
Soğuğu içeriğe, sıcağı da dışarıya veren çerçevesi tahtadan olan camdan dışarıyı izlerken, heyecanı yüreğine sığmıyordu. Biran önce karı hissetmek istiyordu. Oda bir çok çocuk gibi kar ile oynamayı seviyordu.
Yerleri bembeyaz olan Artvin çocuklara oynama fırsatı sunduğun da küçük kız daha fazla izlemekle yetinmek istemediği için, hızlıca durmuş olduğu camın önünden ayrılıp, sedirde oturan babası Erhan beye doğru giderek "Babam" dedi sevimli sesi ile.
Öyle güzel babam demişti ki yürekten dolu, dolu seslenmişti.
Bunu hisseden Erhan bey izlediği haber kanalından bakışları çekip kızına bakarak "Meleğim?" Diyerek karşılık vermişti. Onunki de tıpkı kızı gibi yürekten içten gelmişti.Babasının önünde durup "Birlikte kar oynayalım mı, Kardan adam yapalım mı?" Küçük ama tombul ellerini birleştirerek çenesinin altına koyarak konuşmuştu peltek sesi ile küçük kız çocuğu. Aslında babasının işten geldiği için yorgun olduğunu düşündüğün den dolayı başta söylememişti ama dışarda oynayan çocukları görünce daha fazla dayanamamıştı, içinde ki o çocuk isteğine ve söylemişti.
Babasına değil de, abisi Rıfat'a söylese biliyor ki onu tersleyip kızacağını ve onun ile oynamayacağını. Bu sebepten hiç söylememişti bile ona.Bugün oldukça yorgun olmasına ve bellinin ağrısına rağmen Kızının bu sevimli, istekli haline itiraz edememiş ve kabul etmişti Erhan bey. "Üzerini kalın giymen şartı ile ama meleğim!" Dediğin de Erhan bey küçük kız çocuk, sevinçten ellerini birbirine vurarak "Tamam babacım, söz kalın giyineceğim." diyerek evin içinde koşarak yan odaya giyinme gitmişti.
Erhan beyde aynı şekilde üzerine montunu giymek için oturmuş olduğu sedirde kalkarken içeriye elinde eski, yırtık kıyafetler ile giren eşi Gülnaz hanımı görmüştü.
"Hayırdır hanım onlar nedir?" Meraklı bir ses ile sorduğun da Erhan bey, eşi Gülnaz hanım tebessüm ederek çerçevesi tahtadan olan camını önüne geçti.
"Bunları camın önüne koyacağım, camın önünde ki karlar eridiğin de içeriyi su alıyor, biliyorsun. Bunlar sabah kadar girmesini engeller." Diyerek elinde ki artık kullanılmayacak halde olan yırtık elbiseleri camın önüne iyice tıkıştırmıştı Gülnaz hanım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEN BENDE EKSİKSİN
FanficDört bir yanı dağlarla kaplı bir şehir, kışı soğuk ayazı keskindir Karsın ve o şehirin içinde yanık bir kadın. Ne o şehrin soğuğu, nede ayazı yetmiyordu kadının yüreğinde ki ateşi dindirmeye.