6.

175 47 59
                                    

"Anneee!" ayak kabılalarımın giymeye çalışırken bağırdım.

Annem mutfaktan çıkıp,

" Gıtlağına bıcak dayamış hindi gibi ne bağırıyorsun kız!" diye çemkirdi annem.

Demek ki babam Zeynep sultan damarıma basmış gene.

En iyisi Zeynep sultan'ını azabanına uğramadan geri vites atmak. Akşama biraz sakinleştiğinde haçlığıma zam isterim.

" Yok bir şey Zeynep sultan'ım ben çıkıyordumda haber veriyim dedim."

" İyi tamam. Ama akşam oyalanma orda burda amcanlara gidecez."

"Off anne ya ben amcamlara gitmek istemiyorum ya akşama ödevlerim var onları yapacam ben."

" Sus kız! Ben gidilecek diyorsam gidilecek."

Şu an bu konuyu uzatmak hayatıma mal olabilir sonuçta karşımda terlikler kralicesi Zeynep Sultan duruyor ve baba yüzünden sinirli. Sanki ben dedim. Baba git annemle tanışma günüzü unut. Allah beni bu kadının şerinden korusun.

Ahh baba ahh ne olurdu da hatırlasaydın.

" Kızım mal mal ne yüzüme bakıyorsun. Sen okula gecikmedin mi?"

" Ha... E..evet, doğru ya okul. Tamam Sultan'ım ben gidiyorum."
Deyip evden çıktım. Okula gitmek için duraklara geldim. Otubüs bekleyeme başladım.Bu sabah uyuya kalmıştım.

Offf ya ilk otubüsü kaçırmışım inşallah okula zamanında varırım.

Okul'a vardığımda herkesin derste olduğunu anladım. Hızlı adımlarla atölye bölümüne gittim. Çünkü bu gün ilk dersler
Atölye de olacak. Güzel sanatlarda okumak zor vallah eğer birde resim bölümü öğrencisinseniz.

Tabi bu okulun güzel yönleride var hemde bir sürü güzel yönü var.

Seviyorum ağa ben bu okulu resmen Sanatla iç içesin. Resim yapmayıda zaten çocukluktan beridir sevmişimdir. Hem yeteğeyimde var. Zaten olmasa burda işim ne dimi yani.

Atölyelere geldiğimde kendi grubumun olduğu sınıfa yani atülye ilerledim. Erkekler tuvaletinin yanından geçerken birine çok sert bir şekilde çarptım. Off ne çarpma ama canım acıdı ve yere düştüm.

Yerde kendime gelmeye çalışrken...

" Önüne bak sana kızım! Körmüsün." dedi biri.
Başımı kaldığımda karşımda Z tayfasını görmeyi beklemiyordum. Bunların ne iş var ki burda. Ve bana çarpanın tayfanın lideri Alp.
Öylece durmuş beni izliyor arkadaş insan bir sarsılır ama yok çocuk heykel gibi başımda dikiliyor.

" Şşşt kızım sana diyorum." Alp'ın arkasında ki Mert konuştu gene. Evet bu bizim Cemre'nin aşık olduğu 11. sınıftaki Mert.

Gruptaki herkes 11'ci sınıf zaten. Mert,Gökan,Tunç,Murat, Oktay ve grubun lideri Alp...

Bütün okul bilir bu grubu başka gruplarda var zaten ama en baba grup yani tayfa bu grup bunu iki senede anladım.

Yerden kalkıp üstümü temizleyip önüme gelen saçlarımı arkaya atım.

Mert'e dönerek,
" Asıl siz körsünüz be hayvan gibi çinediniz beni resmen ya" diye isyan etim. Gerçekten canım acımıştı.

" Şuna tıfıla bak ya dili boyundan uzun." dedi Gökan olacak çocuk.

Ben bu çocuğu öldürüm.
" Sanane be benim boyumdan, vitaminsiz ben sana sırık diyormuyum. Hem sizin Resim bölümünde ne işiniz var? Ders saatlerinde Müzik bölümü öğrencilerin Resim bölümüne girmesinin yasak olduğunu bilmiyormusunuz?"

" Bana bak kızım keserim senin o dilini." Dedi Gökan.

" GÖKAN!" Dedi sert bir sesle Alp olacak çocuk.

" Kolaysa gel kes vitaminsi. Bakalım nasıl kesiyormusun." Dedim onlara diklenerek ne yani birde bunlardan korkacakmıydım. Hiçte bile.

" Tamam sende kısa kes geç atölye ."dedi Alp sonra atölyelerin çıkışına ilerledi tabi arkasıda grupta takip eti onu.

Çocuk kul takılmaktan ölecek ha bir gün bu ne ego hareketler ya vallah bu okula gerçekten seçilerek alıyorlar bunları.

Yok citiyim gerçekten seçerek alıyorlar. Okulda Resim bölümü ve Müzik bölümü var ve bu okula gelirken yetenek sınavlarına girip sonra alıyorlar. Tabi yetenikliysen.

Onlar gidince bende atölyeme gittim. Hocadan özür dileyip Cemre'nin yanına geçtim.

"Kanka nerdesin sen ya kaç saatir?.

"Hiç sorma Cemo ya."

"Hadi sordum gitti kanka söyle ya nerdeydin."

"Uyuya kalmışım ancak hazırlanıp çıktım evden. Okula geldiğimde de Z tayfasına çarptım."

" Ne!" elimle Cemre'nin ağzını kapatıp.

" Sussana kızım." deyip bize garip bakışlar atan hocaya dönerek...

"Afedersiniz hocam." deyip Cemre'ye döndüm.

" Kızım bir sakin." deyip elimi çektim.

" Kanka çabuk anlat. Mert'e ordaymıdı."
Cemre'ye sen cittimisin bakışları atıktan sonra her şey anlatım.

" E kanka onlar ders saatinde ne işleri vardıki bizim atölyelerde?"

"Ne bileyim Cemo ya sordum cevap vermediler. Sonrada gittiler işte."

Deyip derse döndük.

Öğlen arasında Cemre'yle kantinde kendimize tost yaptırıp bahçeye çıktık. Ağacların altına gidip boş bir yere oturduk. Hava güzel olduğu için her kes bahçeye akın etmişti zaten.

Tostlarımız yedikten sonra Cemre telefonuna gömüldü. Bende milleti süzüyordum can sıkıntısından. Telefonumun titremesiyle alıp açıp baktım.

05 35 545...: Selam.

Gül: Selam da sen bir gitmedin ya saylangoz yapışıp kaldın.

05 35 545...: Huyum kurusun biraz öyleyimdir:))

Gül: Hiç komik değilsin. Ve artık kim olduğunu söylede gelip kafanı kırıyım.

05 35 545...: Karşına çıkacam ama şimdi değil. Biraz daha beklemen lazım kafamı kırmak için. ;)

Gül: Offf çok sinir bozucusun bir
git.

05 35 545...:İyi gidiyorum.:)

Gül: Git.

05 35 545...: Bak gidiyorum.:)

Gül: Gitttt!

05 35 545...: Bak gittim.:))

Gül: Ya yürü gitttttt!!!!!

Emoji Manyağı > Tixting <Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin