13.bölüm

767 43 1
                                    

4 yıl sonra

Baekhyun son konuşmadan sonra bir daha o konuyu açmamasını istemişti.

Harika bir kariyer yapmış  okuyamadığı üniveristeyi okumuş ve avukat olmuştu. Pek çok davayla ilgileniyor mutlu bir hayat sürüyordu.

Sehun ise onunla dost olarak arkadaş olarak yakınlık tutuyordu. Gözleri açıldığı için her şeyi yapamıyordu. Eskiden uzun uzun izlerdi ama şimdi hiç bir şey yapmıyordu. Aynanın karşısında vücudunu izledi. Sırtına baktığında bir iz gördü. İnceleyince merak etti.

Telefonunu çıkarıp araştırdı ama bir şey edinememişti. Salonda oturan sehun'un yanına gitti.

"Sehun bu sırtımda ki iz ne?" Sehun tedirgin olmuştu. Eğer anlatırsa baekhyun onu hayatından çıkarabilirdi.

"Bakayım" sehun inceler gibi yapıp geri çekildi.

"Bilmiyorum ki. Ailen küçükken yaptıysa sana belkide. Kaybolduğunda bulmak için falan" baekhyun umursamayıp üzerini giydi.

"Ben çıkıyorum sehun " ceketini üzerine takıp evden çıktı. Arabasının anahtarını cebinen çıkarıp bindi.

"Of bu nasıl sıcak ya ya-Ahh!" Önüne çıkan arabayla direksiyonu kıvırmış bir yere çarpmadan iyi durabilmişti.

"Tanrım neydi bu böyle!" Arabadan inip önüne gelip duran adama baktı.

"Ya biraz daha dikkat etsene ölüyorduk!" Arabasınu konturol etmeye koyuldu.

"Kusura bakmayın lütfen dalmışım" baekhyun duyduğu sesle olduğu yerde kalmıştı. O tanıdık ses geliyordu kulaklarına. Hayran olduğu o ses. Arkasını dönüp adama baktı.

"Sen" chanyeol gördüğü yüzle hareket edemiyor. Şok geçiriyordu.

"Baekhyun" yanına hızla gidip sarıldı chanyeol. Baekhyun hala şokun etkisinden çıkamamıştı. Gözünden bir damla yaş akınca kendine geldi ve adamı ittirdi.

"Ne işin var senin burda!" Bağırdı uzun olana. Öfkeliydi gittiği için.

"Baekhyun ben bilmiyordum seni burda görmeyi beklemiyordum" gülümseyip elini tuttu. Adam elini hızla çekince chanyeol'ün yüzü düşmüştü.

"Senden nefret ediyorum bir daha görmek de istemiyorum seni" arabasına dönecekken kolundan çekilip dolgun dudakları dudağında hissetti. Adamı ittirip yüzüne tükürdü.

"Yapma baekhyun gel affet beni" tekrar uzandığında baekhyun adama yumruk atmıştı. Chanyeol geriye sedelenmişti.

"Seni affetmemi bekleme chanyeol! Sen benim en mutlu günümde beni bırakıp gittin! Sen bana ümit verdin!" Chanyeol hızla adama dönüp bağırdı.

"Senin için yaptım! Senin ve benim yaşamamız için yaptım! Sehun seni yıllarca kandırmış! Ve sende onun yanındasın! Sırtında ki izi görmedin mi!" Baekhyun duyduklarına şaşırıyordu.

"Sen ne saçmalıyorsun?" Dedi sessizce.

"O izin aynısı sehunda da var! Ve etrafımızdaki bir çok insan da! Norsim ailesinin bir halkısın sen! Şu an bunları anlattım sana! Anlatmamalıydım ama mecbur bıraktın! Eğer seni benim yaparsam! Bunları anlatırsam seni de beni de öldüreceklerdi! Ve belkide şu an ölücez! Sehun seni seviyor sana aşık! Ve bunu etrafımızdaki herkes biliyor! Sehun norsim ailesinin oğlu! Ona kimse karşı koyamıyor ben bile! Sana zarar gelsin istemedim!" Baekhyun şok geçiriyordu. Duyduklarıyla yerr çöküp kalmıştı.

"Ailen ile kaza yaptığında yanında ki küçük çocuk sehunmuş. Ve seni büyüyünce bulmuş yanına yerleşmiş! Gözlerini açtırdım ki benim yokluğum da sana zarar vermelerine izin verme!" Baekhyun ellerini başının arasına koyup ağlamaya başladı. Bunca şey. Bunca sır.

"Sus! Kahretsin sus!" Chanyeol yanına çöküp omuzlarından tuttu. Kendine çekip sarıldı.

"Sakin ol. Hepsi geçicek sakin ol" baekhyun adamın göğsüne kafasını dayamış hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.

"Chanyeol bunlar çok ağır. Ben...ben nasıl fark edemedim nasıl?" Chanyeol saçlarını okşayıp öpücük kondurdu.

"Sakin ol baekhyun. Yanında olacağım artık ve beraber savaşacağız. Sakin ol meleğim. Ben yanındayım" chanyeol onu sakinleştirmeye çalışırken bir ses onların ayrılmasını sağladı.

"Demek sonunda öğrendin baekhyun ve hoşgeldin chanyeol"

-poinemi-

вlínd || chαnвαєkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin