Yoona
"Hoseok olayı hâlâ aynı mı?" Yeri plastik kaşığı ile danino/meyveli yoğurt'unu yerken,sordu.
Yanaklarımı şişirdim ve kafamı iki yana salladım.
O ise bana 'umutsuz vâkâ' der gibi baktı.
Ellerimi iki yana açıp, 'Ne?' yaptım.
"Yeri, yapabileceğim bir şey yok,tamam mı?" Sodamın içinde ki pipetimi alıp dişledim.
"Ne yapayım? Ben mi açılsam ilk?" Yeri yatağın üstünde ki mor peluşumu kafama fırlattı.
"Saçmalama! Nerede görülmüş bir kızın açıldığı?"
Şu;
Kızlar değil erkeğin yapması gereken olaylardan nefret ediyorum.Neden ben yapamayacakmışım? Ben seviyorum sonuçta!
"Neden?" omuz silkti. "Sebebi yok,yapmamalı işte."
Bu saçmaydı.
Neden evlenme teklifini bir kadın edemezdi?
Neden çıkma/buluşma teklifini erkek edemezdi ki?
Bu ilişki iki taraflı değil miydi?"Yeri, ben sıkılıyorum. Hoseok'a açılmama ramak kalmıştı artık."
Neredeyse 2-3 aydır konuşuyorduk ve baştan beri aramızda ki aura-çekim belliydi.
Ondan deli gibi hoşlanıyor belki de seviyordum?
"En son ne zaman konuştunuz?" Yüzümü buruşturup düşündüm. "Dün gece." devam ettim. "Pek iç açıcı değildi."
"Nasıl yani?" Ellerimle sağı solu hareket ederek konuşmaya başladım.
"Fazlaca üzerine gittim. Senin dedikleri bir bir uyguladım fakat bu Hoseok'un üzerinde işlemiyor Yeri. Nasıl desem... bir an için aramıza mesafe koymak istedi ve bu benim gözümü döndürdü,çıldırdım."
Yeri benim aksime sakinlikle dinledi ve düşündü.
"Anlıyorum.""Yeri beni dolduruyorsun ve Hoseok'a patlıyorum anlıyor musun? Ve bana gelmiş 'erkeklerin yapması gerek' konuşması yapıyorsun. Neden Yeri? Neden konuşamıyormuşum?"
Yeri hâlâ sakinliğini koruyordu.
"Anlıyorum." Ne? Sadece kuru bir 'anlıyorum' muydu?
"Bak Yoona, nasıl demeliyim? Imm,aslında seni ölçüyordum. Bilirsin,çocukluğundan beri çılgın bir kişiliğini biliyorum falan bunlar ayrıntı tamam mı? Önemli olan. Benim ya da diğer insanların senin düşüncelerini etkiliyor mu onu görmei istedim. Ama Yoona, ufak da olsa etkiliyor çünkü seni fark etmesende bir hafta kadar oyaladım bu kızlar yapamaz/edemez muhabbetiyle."Yeri,her zamanki Yeriydi.
Ben bu sefer fazla saftım.
Elimle saçlarımı karıştırdım. "Anlamalıydım, tamam mı anlamalıydım. Kaç yıllık arkadaşınım ve beni denediğini anlamalıydım."
Yeri gelip kucağıma yattı. "Önemli değil seni aptal." Güldü. "Sen her zaman ki aptal,uçarı Park Yoona'sın."Ee ne yapacaksın?" Düz suratım ile ona baktım. "Neyi?" Yastığı yüzüme geçirdi. "Hoseok olayını aptal!"
Yeni anladığım için "Haaa" diye bir şaşkınlık nidası ağzımdan koy verildi.
Gene somurttum. "Bilmiyorum ya bilmiyorum."
"Ben biliyorum." Ona ışık hızında döndüm. "Ne,nasıl? Ne yapmalıyım?"
"Yoona olmalısın." Bana kelime oyunu yapma seni koca kafalı.
"Kendin ol diyorsun ha?"
Yeri onayladı. "Aynen öylee."
Telefonumdan ringring sesi geldi ki bildiğiniz ya da düşündüğünüz üzere bu bir bildirim sesiydi.Bambam
Kanka buluşalım mı? Lütfeeeeen çok özledim yahu seni!
Kahkaha attım telefona bakarak. Bambam benim ve Yeri'nin çocukluk arkadaşıydı. Bayılıyorduk birbirimize çünkü her şeyimizi bilir aramıza ne kadar mesafe girerse girsin asla aramızda ki samimiyet kaybolmazdı ki zaten en son 2-3 aydan önce konuşmuştuk yani Hoseok'tan önce ve böylece Hoseok böyle bir arkadaşım olduğunu bilmiyordu.
Yoona
Şapşal,nerelerdesin?
"Yeri! Bizim şapşal mesaj attı,buluşmak istiyormuş. Tanrım aşşırı özledim." Yeri heyecanlanıp yanıma geldi. İlk söylediğimi unutun. O sadece benim çocukluk arkadaşımdı. O Yeri'nin çocukluk aşkıydı.
"Buluşmak mı istiyor? Ow! Tamam de... ya da DUR! kolay lokma gibi gözükmeyelim ne dersin?" Kahkaha attım ve elimi ağzına götürüp susturdum. "Yeri sus! O bizim arkadaşımız,yani en azından benim. Fakat konumuz bu değil. O bizim çocukluk arkadaşımız ve senin onu sevdiğinden haberi yok değil mi?"
Cevabını bildiğim soruyu sormaya bayılıyordum. Fakat o da ne? Neden bakışlarını kaçırıyordu bu sürtük?
Dur,parmakları ile oynuyor.
Üstelik serçe parmağını kaşıyor.
TANRIM BENDEN BİR ŞEY SAKLIYOR!
"Seni bir numaralı sürtük Yeri. Benden ne saklıyorsun?" Gözlerimden ok çıkıp gözlerine saplanacak gibiydi.
Oturduğu yerden kalktı ve pencerenin önüne ilerledi. Ellerini arka tarafa kalorifer'in üzerine koydu. Kollarımı açmış 'e hadi artık.' Dedim. Derin bir nefes aldı hadi ama ben Hoseok'u anında anlatmıştım heyecanımdan, bu kadar zor olmamalı! Derin bir nefes çekti içine," Bay Kunpimook Bhuwakul ile 2 mayısta buluştuk. Aslında tek niyetim doğum gününü kutlamaktı ama beni bilirsin planladığım şeyler hiç düzgünce ilerlemez." Anında kafamı salladım, çünkü haklıydı. "E işte...işler düşündüğü gibi olmadı ve aramızda bir şeyler oldu... böy-" kaşlarımı çattım. "Ne gibi şeyler?" Ah! Tekrar serçe parmağını kaşıyordu. "Bak bir şey diyeceğim tamam mı? İlk önce Bay Kunpimook Bhuwakul mu? Ne bu fantezi falan mı? Herneyse... benim abim gay ve ne şanstır ki çocukluk arkadaşım da vee onların arkadaşları da. Grupça gayler...Hoseok hariç! Tanrım onun gay olmasına dayanamazdım. Tabi ki onları destekliyorum, hele Yoongileri bayaa bir. Ama demek istediğim, ne gibi şeyler yaşanmış olabilir ki? Jungkooklar neredeyse düzenli olarak gömüşüyorlar! Ay dur! Jin hyunglar öyle!" Yeri şaşkınlıktan ağzı açık kalmıştı. Sanırım artık çevremde ki olaylar bana o kadar normal geliyordu ki, yadırgamıyordum.
"Ş-şey biz onların kadar olmasa da..öpüştük?" 'Bu mu?' dermiş gibi baktım. "Ne var? Ne bekliyordun Tanrı aşkına?" Güldüm.
"Bu kadar uzatmana bakacak olursam... bir handjop ya da blowjop falan bekliyordum." Yanında ki koltuktan aldığı yastığı bana fırlattı.
"Yoona! Sen hep aynıydın kızım ya! Azgın seni. O dediklerini tabi ki yapmadık!" Kaşımı kaldırdım. "E her şey zamanla. YERİ! tamam v-vurma ya! Ah bu acıdı." Yüzümü sahte bir şekilde astım. "Hakettin Park Yoona."
Ellerimle saçlarını dağıttım. "Ah, kesinleşti. Senin kesinlikle resmiyet fetişin var."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Passions&Love|Yoonkook ✓
Fiksi Remaja"YOONGİ SENİNLE SEVİŞMEYE BAYILIYORUM!" -18 fin| #1taemin