NİL ATABAY
Sabah erkenden kalkıp güzel bir duş almak için yataktan çıktım. Hızlıca duş alıp aşağı indim ve kahvaltı masasına oturacakken çığlıklarla tekrar yukarı çıktım. Ekin'in köpeği kulaklarını dikmiş bana bakıyordu. Geri geri çıkarken Ekin belimden tutup beni havaya kaldırarak "oğlum, gel annenle tanış." dedi. Ondan komutu alan köpek hızlı adımlarla yanımıza geldi. "Çok özlemişim." dedi Ekin köpeğine sarılıp onu okşarken. "onun annesi falan değilim. " diyerek usulca merdivenlerden inip masaya geçtim. Ekin ise söylediklerim karşısında gülerek yanıma gelip masaya oturdu. "Bugün yola çıkacağız" dedi yollar açılmış, arabayı getirdiler. Hiç gitmek istemiyordum, onunla burada sonsuza kadar yaşayabilirdim. "peki" dedim isteksizce. "Bizim proje hakkında her şey yolunda gidiyor. Sabah çocuklar aradı. Bir kutlama yemeği vereceklermiş bizi de davet ettiler. " dedi. "Ah bu harika olur."diye karşılık verdim. Ekin ise isteksiz görünüyordu. Uzun süredir orayla ilgilenememiştim. Bitirme tezim üzerinde çalışıyordum. "Okul bitince ne yapacaksın?" dediğimde Ekin kahvesini yudumlarken bir anda bana baktı. "bir planım yok." dedi. Bu sözüne biraz kırılsam da bir şey söylemedim. "ya senin?" diye sordu. "Güzel bir yerde işe başlamak istiyorum tabi ki. " dedim. "senin adına sevindim." dedi ve masadan kalktı. Oldukça gergin gözüküyordu. Acaba benimle birlikte olduğu için pişman mıydı? Tüm iştahım kaçmış gibiydi. Birden telefonum çalmaya başladı ve arayan Boran'dı. Onunla konuşmam Ekin'in hoşuna gitmezdi, hemen aramayı sildim. Ardından mesaj geldi "kutlama yemeğine geliyor musun?"... Boran, Ekin'le olduğumu biliyordu ama asla vazgeçmiyordu. Bu beni aşırı derecede geriyordu. Ekin'in peşinden dışarı çıktım. Telefonla konuşuyordu "her şey yolunda merak etme " dediğini duydum ama kulak misafiri olmaya niyetim yoktu. Doğrudan ahıra yöneldim, zaten tüm keyfim kaçmıştı. Kara'dan biraz korkuyordum ama Kerem'i görünce rahatladım. "hoş geldin" dedi kocaman gülümsemesiyle. Kafede çalışırken konuşma fırsatımız olmuştu. Oldukça esprili ve güleç bir çocuktu. O da Ekin gibi oldukça uzundu, esmer tenliydi. Saçlarının önünü uzun bırakıp yanlarını bir asker gibi kısa kesmiş ve kirli sakal bırakmıştı. Korkarak atın yanına yaklaşırken "bir şey yapmaz, gel." dedi. Yavaş adımlarla atın yanına giderek onun gösterdiği gibi bisküvi verdim ve bir yandan da sohbet etmeye başladık.
"Ekin'le küçükken Kara'nın annesine çok binerdik. İkimizde üstüne biner tahtadan kılıçlarımızı havaya savururduk. Çok güzel günlerdi. Sonra sakatlanınca..."
"Biliyorum, baban anlattı." dedim. Göz ucuyla bana bakıp derin bir iç çekti. "Ekin'le bir kırlangıç bulmuştuk, yaralıydı uçamıyordu. Ekin, babasından gizli onu tedavi etmeye çalışıyordu. Çünkü..her neyse."
"Devam etsene, merak ettim." dedim.
"Çünkü Ekin'e merhamet duygusu yasaktı. Sevmek yasaktı. Onu kalpsiz bir adama dönüştürmek için elinden geleni yaptı Veli Amca. Sonra babası kuşu da öldürmesini ister diye Ekin onu bana emanet etti. Yaralarını sardık ve iyileştirdik babamla. Ekin'i çok severdim, çünkü çok düşünceliydi. Ona alınan yeni kıyafetleri, oyuncakları hepsini bana getirirdi. Birlikte yerdik, içerdik, gülerdik. He bir de Boran vardı tabii. O bize göre biraz daha duygusaldı. Ekin'le bu yüzden hep tartışırlar günün sonunda yine barışırlardı.
"Sonra Ayşegül öldü ve.." dedim cümlemi tamamlayamayarak
"Sen nereden biliyorsun?" dedi Kerem şaşkınlıkla "demek sana anlattı."
"Evet neden şaşırdın ki?"
"Ekin'i kessen böyle bir şeyi söylemezdi de ondan."
"Her neyse işte sonra Boran'la araları bozuldu. Boran benimle konuşur ama o olaydan sonra bana da biraz mesafe koydu. Ekin'in hiçbir suçu yoktu aslında. Hatta Ekin'e söyleme ama bunu Boran'a defalarca anlatmaya çalıştım ama inanmamayı seçti. Ekin, onun kız arkadaşını kurtarmak için kendi canını bile hiçe saymıştı. Neyse sıkıcı konular.. Sizin nasıl gidiyor?"
![](https://img.wattpad.com/cover/173517341-288-k478623.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUYUDAKİ GÜN IŞIĞI
RomanceHer başlangıç korkutucudur ve başladığından itibaren bitişe doğru geri sayım başlar. Başlamanın kaçınılmaz sonucudur bu. Seçimse bizimdir. Ya kaçarsın başlangıçlardan ya da dibi görmeye hazırsındır. Herkesten uzaklaşıp çiftlik evimize taşınmıştım. U...