🌕 Son|

894 72 39
                                    


Finali, düzenleyip anca mutlu sonla yazabildim...

{5 Yıl Sonra}

"Chan! Beni oraya getirtme!" Mark oğluna bağırdı. "Felix Hyung’ıma hiç kızmıyorsunuz ama!" Felix kıkırdadı. Mark ama kaşınma bakışı atınca sustu. "Hyung’ın büyük sen küçüksün." Chan omuz silkti. "O zaman Seoah'a da kız! O da benden küçük! " Mark koltukta oturmuş her şeyden habersiz boyama yapan kızına baktı. "Seoah kalk kızım koltuktan baban kalkacak şimdi!" 4 yaşında ki kız ayaklarını yere sürte sürte gözden kaybolunca Chan küçük bir çığlık attı.

9, 8 ve 4 yaşında ki üç çocukla tüm gün ilgilenmek Donghyuck'u yoruyordu. "Anne! CHAN! YAH OF! BİR ŞEY SÖYLE ŞUNA!" Felix oyuncaklarını Chan ile paylaşmak istemiyordu. "A-ama YAAA! HYUNG NİE VURUYORSUN YA!" Donghyuck ikilinin arasına girmiş ve Felix'in elinde ki oyuncağı hızla kaptı! "Lee Yongbok! Buna el koyuyorum kardeşinle düzgün anlaştığını görene kadar da sana vermiyorum!"

Felix olduğu yerde ayaklarını yere vurup tipik 9 yaş sinir krizlerinden birini geçirirken Donghyuck Chan'ı kucağına aldı. "Yongbok deme! Sevmiyorum! İstemiyorum deme! Nefret ediyorum o isimden!" Donghyuck göz devirdi. "Bana bak seni babana şikayet ederim!" Felix anında sakinleşmiş ve koltuğa oturup ayaklarını sallamaya başlamıştı. "Tabii o canı oğlunu bırakıp beni görmeye gelirse söylersin! Hatta ha selamımı da söyle tamam mı!?"

Donghyuck, elinin tersi ile Felix'in kafasına vurdu.  "Kardeşini kıskanma! Sen gitsene çok meraklıysan fare! Kardeşini merak etmiyor musun?"  Felix ofladı tekrar!  "Yağ Anne öf!  Tamam zaten bu hafta babamda kalacağım. Sende çok sevgili kocanla sevişirsin!"

Donghyuck, daha sert vurdu Felix'in kafasına. "Aptal aptal konuşma kardeşininin yanında hadi hava kararmadan git." Felix ayağa kalkmış askılıktan montunu almıştı. "Anneye öpücük!" Felix, dönüp Donghyuck'un yanağına bir öpücük kondurdu. "Görüşürüz Chan!" Chan arkasından seslendi Felix'in. "Eğer o bebeği benden daha çok seversen seni bu eve almam!" 

Donghyuck bu sefer Chan'ın kafasına vurdu. "Ne diyorsun sen öyle! "

Mark aşağıdan gelen seslerle gülümsedi...

[45 yaşında ki Mark'tan Donghyuck'a mektup.]

Donghyuck,

İnan ki sen bana çok güzel bir eş oldun. Seni seviyorum. Bana çok güzel iki çocuk verdin. Chan ve Seoah... Seoah'ın doğumunu hatırlıyor musun?

Tabii hatırlacaksın benimki de soru mu! Felix ve Chan'a göre seni en çok zorlayan Seoah sanırım. Bu yüzden özür dilemek istiyorum. Senin acılarını senden alamadığım için.

Senden gerçekten özür diliyorum Donghyuck, seni Jeno ya da Johnny den önce bulup korumayamadığım için.
Büyüdük Donghyuck beraber büyüdük.
Bazen takıldık düştük ama birbirimizin elini tutup kalktık.

Kavgalar ettik, birbirimizi üzdük ama sonunda gelip özür diledik. Donghyuck seni sonsuza kadar seveceğim...

Kaç yaşındasın olursam olayım hâlâ seni seviyor olacağım. Öncesinde seni hep nasıl sevdiysem hâlâ, hâlâ daima seni seveceğim.

Bir konuda hâlâ bazı soru işaretlerim var. Ölecek olsam bile sana sormayacaklarım. Onları buraya da yazmayacağım.

Bana sadece şunu söyle, Seni seviyorumların'a güveniyorum...

Kısa tuttum çünkü kitabın özü o zaten kısa hikaye.

╰🍂▸ ❝If I Killed Someone For You❞ ♰ MarkhyuckHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin