Minik bir şekilde başlama tarihlerinizi alayım~
Incheon'da sıcak bir ilkbahar günüydü. Güneş, bütün göz alıcı gülümsemesiyle Incheon'u kavuruyor; rüzgar ise o sırada usul usul hava üflüyor, ağaç yapraklarını kaldırıyordu.
Rengarenk çiçekler kendi renkleriyle birlikte dans ediyorlar, birkaç saat önce yağmış yağmurdan dolayı oluşan gökkuşağını süslüyorlardı.
O sırada ise, üniversite çağlarında iki genç bu güzelliklerinden habersiz kendi evlerinde yayılıyordu.
Park Chanyeol ve Kim Jongin.
Park Chanyeol, Incheon'da küçük bir bölgedeki müstakil evlerin kapıcısıydı. Yani sürekli kapıcılık adı sürekli ev sahiplerinin ayak işlerini yaptırdığı bir kişiydi. Çöpleri atar, evlerin önünü temizler, onlara gelen postaları getirir ve daha birçok şeyi yapardı.
Ayak işi yapmaktan pek memnun olduğu söylenemez tabii, kim bunları yapmaktan memnun olurdu ki? Ama bu evdeki üç kişiyi de geçindirmeye çalıştığı için sesini çıkarmazdı.
Ah, evet üç kişi. Chanyeol ve Jongin'i anlatıp Baekhyun'u anlatmamak olmaz tabii. Evde bu ikisi dışında Byun Baekhyun da kalıyordu.Baekhyun, yaklaşık 5 yıldır, Chanyeol'ün sevgilisiydi. Lise üçte tanışmışlar ve üniversiteyi okumamışlardı. -ki bu, Jongin'e göre bu iki salağın yapabileceği en aksiyonlu şeydi. Daha ötesine geçemeyeceklerine adım gibi emindi.
Bu yüzden de çalışacak doğru düzgün bir iş bulamamışlar, bu müstakil eve tıkılıp kalmışlardı.
Jongin ise Baekhyun ve Chanyeol'ün hayatına lise sonda girerek en yakın arkadaşları olmuştu. Âdeta onların hayatlarına bir sakura ağacı gibi renk getirmişti. -Sadece kendisi bu şekilde bahsediyor.-
O gün Baekhyun market alışverişi yapmak için evden çıkmış, Chanyeol ise her zamanki gibi tuvalinin başındaydı.
Resim çizmek.
Chanyeol'ün en iyi yaptığı ve yapmaktan en çok hoşlandığı şeydi. Kendini gerçek hayattan soyutlamasında yardımcı olan büyük bir etkendi.
Pardon, tek ve en büyük etken demek daha doğru olur.
Jongin, tuvaletten çıkıp kendini kaptırmış Chanyeol'ün yanına geldi ve gülümseyerek hayranlıkla tuvale baktı.
"Channie, bu harika. Hatta şu ana kadar yaptıklarının en iyisi diyebilirim! Bunu bana satman için ne kadar ödemem gerek?"
Chanyeol, önündeki boş tuvale bakarken göz devirdi.
"Kes sesini Jongin. Henüz ilham gelmedi. Neden bilmiyorum ama ilham perileri nedense bu aralar yanıma pek uğramıyor."
Jongin pis pis gülerek yanıt verdi.
"Neredeyse son bir aydır tuvalin boş Bay Park. İlham perilerinin seni terk etmediğinden emin misin? Veya daha iyi ihtimal; ölmediklerine?"
Chanyeol, Jongin'e orta parmak çekerken ev telefonu çalmaya başladı. Jongin telefon için geri geri giderken tekrar güldü.
"Size el hareketi yakışmıyor Bay Park, çok ayıp. Görmemiş olayım."
Daha sonra dil çıkartıp en sonunda ısrarla çalan telefonu açarak susturdu.
"Alo?...Evet burada..."
Jongin, telefonda gülmesini bastırmaya çalışmak için dudağını kemirmeye başladı. Her an patlayabilirdi.
"Peki Bayan Lee, tabii, hemen gönderiyorum."
Ev sahiplerinden biri olan Lee Yu Jin, sinir bozucu, bunak bir kadındı. Hatta on dairenin arasından en sinir bozucusu desek yeridir. Neredeyse her gün, Chanyeol'ü en az 3 kere arar -üç kereden az aradığı günlerde, Chanyeol o öldü mü diye kontrol eder.- kavanoz kapağı açmak gibi gereksiz işleri bile ona yaptırırdı.
![](https://img.wattpad.com/cover/162453185-288-k686056.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Playing with Time :: ChanBaek
Fiksi PenggemarÜç kişi, geleceği çeken bir fotoğraf makinesi bulmuştu. Başlarına geleceklerden ise tamamen habersizlerdi. •°• Çift: ChanBaek Tür: Hayran Kurgu Film uyarlamasıdır.