Dremin | Namjin

10. Bölüm

Medya: Nightcore- Black Sea

Seokjin'den:

Sanki gökyüzünden sinirli bir iç çekme duydum. Suyun içinden kaşlarımı çatarak gökyüzüne baktığımda bir şey göremedim. Bu sefer gerçekten kafayı sıyırmıştım sanırım.

Aklıma Namjoon ve Taehyung geldi. Beni fark etmemeleri imkansızdı. Gözlerimi kısarak onların olduğu tarafa baktığımda suyun altındaki bacaklarını panikle çırptıklarını fark ettim. Beni mi merak etmişlerdi acaba?

Biraz daha odaklanıp suyun üstüne bakmaya çabaladığımda başım ve gözlerim acıdı ama vazgeçmedim. Telaşla bir şeyler konuşup etraflarına bakıyorlardı. Namjoon bir an başını tuttu, sonra biraz daha telaşlanıp benim olduğum tarafa yüzmeye başladı. Taehyung da anlamamış bir yüz ifadesi olmasına rağmen Namjoon'u takip etti.

Daha fazla endişelendirmenin anlamı yoktu sanırım.

Durdukları yere doğru yüzerken çok kolay yüzdüğümü fark ettim. Zaten iyi yüzerdim ama bu farklıydı. Suyun içinde kolaylıkla süzülüyordum.

Süzülerek yanlarına yüzdüm. Hâlâ suyun altında olduğum için beni görmemişlerdi. Derin bir nefes alıp suyun yüzeyine doğru hızla yüzdüm.

Şov zamanı.

Hızla yüzdüğüm için suyun üstüne birden fırlayarak o gösterilerdeki yunuslar gibi havada biraz asılı kalıp tekrar suya daldım. Tek eksiğim bir kuyruktu sanırım.

Bu hareketi birkaç kez daha tekrarladıktan sonra şovumu bitirip sakince suyun yüzeyine çıktım. Karşımdaki ikili o kadar şaşırmıştı ki, biraz daha ağızlarını açsalar çeneleri suyun dibine kadar gelirdi.

Ama ben de şaşırdım.

Nefes alamıyordum.

Kaşlarımı çatıp tekrar suyun altına girdiğimde derin bir nefes aldım.

Bu dönüştüğüm şey her neyse bir balık gibi suyun dışında nefes alamıyordum! Eh, o zaman bir daha suyun yüzeyine çıkamayacak mıyım?

Ah, bir an aptal olmadığını düşünmüştüm. Sadece bir an.

Bir ipucu vereyim o halde, suyun altında nasıl nefes aldın?

Anladım.

Odaklanmalıyım.

Hafif kırmızı tonda etrafa baktım. Hazır olduğumu hissettiğimde tekrar suyun yüzeyine doğru sakince yüzdüm.

Gözlerimi kapatarak birkaç saniye zihnimden aynı şeyleri tekrarladım.

Nefes al, nefes al, nefes al.

Suyun üstünde yüzdüğümü ve normal normal nefes aldığımı hayal ettim.

Boynuma inanılmaz bir ağrı saplandı. Buna rağmen, odaklanmamı bozmadan düşünmeye devam ettim. Düşündükçe ağrı büyüdü, büyüdükçe daha çok düşündüm.

İşkence gibi geçen bir sürenin sonunda sanki akciğerlerimi kapatan eli söküp atmışım gibi hissettim. Ağzımdan öksürerek derin bir nefes aldım. Boğulmaktan kurtulmuş gibi hissediyordum.

"Seokjin, neler oluyor! Bunlar da neyin nesi?!"

Gözümü açmayı akıl edebilip merak ve endişeyle bana bakan ikiliye döndüm.

"Balık adam oldum çocuklar. Beğenmediniz mi?"

Sahte bir kızgınlıkla söylediğim şeye göz devirseler de endişelerinin bir parça azaldığı belliydi.

"Hadi bize neler olduğunu anlat Seokjin! Taehyung ve ben çok merak ettik."

"Ah, anlatacağım ama önce şu denizden çıkalım buruş buruş olduk."

Kafalarını salladıklarında kumlara doğru yüzdük. Hafif bir hoplamayla denizden çıktım. İnsanlar gibi havluya ihtiyacımız yoktu, sonuçta üşümüyorduk. Ama tişörtümüzü giyebilmemiz için kurumamız gerekiyordu. Aldığım havluyla üst bedenimi kısaca kurulayıp tişörtümü giydim. Diğerleri de aynısını yaptığında eve doğru yola koyulduk.

"Hadi anlat artık Seokjin çatladım!"

"Tamam, anlatıyorum.

En son Taehyung bize su atarken yüzerek kaçmıştım, burayı biliyorsunuz. Sonra bir şey beni denizin dibine doğru çekmeye başladı. Hiçbir şey anlamamıştım, panik yapıyordum. Sonra çok karışık şeyler oldu, zihnim bana nefes almamı söyledi. Ben de onun tavsiyesine uydum, nefes aldım. Ne olduğunu ben de tam anlamadım ama sanırım gücüm geldi ve balık gibi bir şey oldum."

Kafama yeni dank eden şeyle gözlerimi sonuna kadar açarak ikiliye döndüm.

"Gücüm geldi!"

"Seokjin, bu çok iyi bir haber!"

"Bunu kutlamalıyız!"

"Eh, bir parti düzenleyelim o zaman, ne dersiniz?"

"Bana uyar."

Namjoon kafasını salladı.

"Bana da."

Selamlar, selamlar.

Dremin'i özlediniz mi :')?

Ben şahsen özledim.

Bölüm atamadığım için üzgünüm ama yazamıyordum, yazamadığım için de leş bir bölüm atmak istemedim.

Bunun da pek iyi bir bölüm olduğunu düşünmüyorum zaten.

Neyse, görüşürüz.

Namjin'le kalın!

*569 kelime*