Medya: Bebe Rexha - I'm a mess
"Şerefe!"
3 genç keyifle bardakları tokuşturarak tiz bir ses çıkardı. Hepsinin de bilinci yerinde olmadığından, saçma şeylere gülerek eğleniyorlardı.
"Seokjin sen şimdi balık adam mı oldun?"
Namjoon kelimeleri ağzında yayarak ve gülerek sorduğunda Seokjin de güldü.
"Evet, hatta birazdan ayaklarım kaybolup yüzgeçlerim çıkacak!"
Taehyung bir kahkaha atarken Namjoon endişeyle sordu;
"Gerçekten mi?!!"
Onun endişeli ve şaşkın haline yerlere yatana kadar güldüler. Namjoon neye güldüklerini anlamasa da onlara eşlik etti.
"Bak, bak ayaklarım yok oluyor!"
Gülmekten gözlerinden yaşlar geliyordu artık. Normalde bir espriye bu kadar gülmezlerdi tabii, ama içtikleri bol miktarda alkol onları havada uçuyormuş gibi hissettiriyordu.
"Ben bir tuvalete gidip geleyim."
Namjoon tuvaletinin geldiğini hissettiğinde oturdukları koltuktan sendeleyerek kalktı. Dönen başıyla zor da olsa yürüyerek -kendince uçarak- tuvalete gitti.
O gidince Taehyung biraz esneyip sağa sola baktı. Aklına gelen fikirle kurnazca gülümsedi.
"Seokjin."
"Ne oldu?"
Esmer beden derin bir nefes aldı.
"Bunları zaten yarın ikimiz de unutacağız. O yüzden hiç sorun yok."
Gözleri kapanıp açılırken söylediği şeylere Seokjin anlam veremedi.
"Ben hiçbir şeyi unutmam bir kere!"
Taehyung bir kahkaha attı.
"Eh, unutmasan da benim için sorun yok."
"Hiçbir şey anlamadım."
"Anlarsın şimdi."
Taehyung ortalarından kalkan Namjoon sayesinde açılan aralığı biraz yana kayarak kapattı. Seokjin ile dip dibe geldiklerinde memnuniyetle gülümseyerek kolunu koltuğun başına yasladı.
"Geri çekilme seçeneğin yok."
Ve dudaklarını yanındaki bedenin dudaklarına bastırdı.
Yavaşça hareket ettiğinde, Seokjin gözünü bile kırpamıyordu.
(Aslında burada Namjin'i öpüştürecektim ama sonra kaos isteyen tarafım galip geldi :DD)
Kapıya zorlukla tutunan Namjoon ise ağzından kaçan kelimeye engel olamadı.
"Oha!"
**********
Namjoon'dan:
Uyandığımda yatağımdaydım, başımda inanılmaz bir ağrı vardı. Ama ağrıdan daha çok dikkatimi çeken şey, telefonuma gelen bildirim sesiydi.
*1 yeni mesajınız var*
Seokjin
NamjoonNamjoon
Efendim Seokjin?
Neden sabahın köründe mesaj atıyorsunSeokjin
Sabahın körü mü
Saat 14:38
Sen yeni mi uyandınNamjoon
Ciddi misin!
Ah, nasıl bu saate kadar uyumuşum?
Her neyse, ne oldu?Seokjin
Taehyung seni bize çağırıyor
Kıyafet alacakmış ve bizi de sürüklüyorNamjoon
Dün yaptıklarından sonra mı|
Dün yaptıklarınd|
Dü|
*Mesajınız silindi*
Tabii ki, geliyorum.Seokjin
Harika!
Bekliyoruz.
*görüldü*Telefonu sinirle yatağın öbür köşesine fırlattım. Ben kim oluyordum da, onların durumuna karışıyordum? Ben kim oluyordum da, dün gördüğüm şeylerden sonra acı çekiyordum?
Ama ben, o dizilerdeki salak karakterler gibi "Bana neler oluyor?! Kesinlikle o benim arkadaşım." gibi şeyler söylemiyordum. Ben zeki bir adamdım ve neler olduğunu anlamış olsam da anlamamış gibi davranmak daha cazip geliyordu.
Aynı biraz sonra dün olanlara karşı kör davranacağım gibi.
Yine kısa ve işlevsiz bir bölümle karşınızdayım.
Neden olduğunu bilmediğim bir şekilde moralim sıfır, bu yüzden bölüm bu kadar gecikti. Özür dilerim.
Ne kadar berbat bir yazar olduğumu biliyorum, en azından bekletmemin karşılığı olarak uzun bir bölüm atmalıydım ama beni anlayacağınızı umuyorum. Elimden bu kadar geliyor.
Ha bu arada, kaos yaklaşıyor :)
Görüşürüz.
Namjin'le kalın!
*456 kelime*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dremin | Namjin
FanfictionHerkesin bir gücü olan Dremin dünyasında, bir tek Seokjin'in gücü olmadığı düşünülüyordu. Ama kimse gerçeği bilmiyordu, Seokjin bile.