Bol bol yorum istiyorum, sizi seviyorum♥️
-Güçsüzdüm, kendimi kandırmayı severdim, gülmezdim ama aslında gülmeyi seven biriydim, ağlarsam güçsüz gözükeceğimi söylerlerdi ama bence ağlamak güçlü olduğunun göstergesiydi. Ben herkesten gizlediğim bir yanım ile güçsüzdüm, mutsuzdum, kırıktım ve ilk defa aşıktım. Kaçamazdım, bir kere tutulmuştum,istesem bile gidemezdim ki.
Burnumu çekerek çantamın içinden anahtarımı çıkardım ve titreyen ellerim ile kapıyı açmaya çalıştım ama bir türlü tutturamıyordum.
"Hay sıçayım bir bokuda yapabileyim ya" çığlık atarak anahtarı yere fırlatıp arkamı döndüm ve Bana şaşkınca bakan Taehyung'u takmadan merdivenlere çöktüm, sinirliydim, geçmişin izleri ile mühürlüydüm. Kırıklar ile doluydum.
Taehyung yanıma çöktüğünde bir saniyelik gözlerim ona kaydı, oda bana baktığı için göz göze geldik ama ona bakmayı keserek geri önüme cevirdim ve ayakkabılarıma diktim, spor ayakkabılarım yeni ve çok güzeldi.
Okulda Irene ve Suho ile karşılaştıktan hemen sonra kafenin dışında ağlama krizi geçirirken Taehyung sayesinde zar zor kendime gelmiştim ve oda beni eve getirmiştim ama kafam öyle kötüydüki, delirmek üzereymiş gibi hissediyordum.
"Kırgın mısın? Yoksa kızgın mı?"
Omuz silktim "ne önemi var ki? Aynı kapıya çıkıyor."
"Hayır, aynı değil.Kızgınsan sinirin elbet bir gün geçer ve onları af edersin..." derin bir nefes aldı "ama eğer kırgınsan affetmek daha zordur, çünkü kırgınlık kalpte bir yaradır ve acıtır, onları gördükçe daha çok sızlar."
"Onlar bana öyle bi yara açtıkı tüm kalbim o yara ile kabuk bağladı, çok acıttı, çok kırdı" gözünden düşen yaşı elimin tersi ile itmeme fırsat vermeden Taehyung baş parmağı ile sildi, kafamı kaldırıp ona baktığımda oda gözlerini dikmiş bana bakıyordu.
"İlk defa seni ağlarken gördüm bugün, sen gerçekten çok güçlü bir kızsın Kim Jisoo"
Alayla güldüm "Değilim Taehyung, ben güçlü bir kız değilim ben görüp görebileceğin en güçsüz ve ezik kızım, sadece çok iyi rol yaparım. İnsanlarda buna inanır, çünkü bazen ben bile yaptığımın rol olduğunu unutur kendimi kaptırırım. Yine kendimi güçlü rolüne kaptırmıştım ama bak gelen ilk darbede paramparça oldum yine, ben güçlü falan değilim" elini uzatarak tırnaklarımı avuçuma batırdığım elimi elleri arasına aldı, kalbimdeki okyanus sakince dalgalanıp kalbime yine o güzel hissi bıraktı.
Parmaklarımı araladı ve avucumu kanatmamı engelledi, tırnaklarımın izinin çıktığı her yerde parmaklarının gezdirirken turansa girmiş gibi onu izliyordum.
"Annem hep küçükken kızgın olduğumda kendime zarar verdiğim için kızardı çünkü bende senin gibi avuç içlerimi deşerdim, sonra bir şey yaptı ve bir daha avuç içlerimi asla yaralayamadım şimdi onu sana yapacağım ama ilk bir soru sormam lazım" konuşmanın sonuna kadar gözlerini avucumdan hiç ayırmamıştı.
"Jisoo-ah senin için değerli biri miyim?" Bunu sorarken kafasını kaldırdı ve gözlerini gözlerime sabitledi. Kafamı olumlu anlamda salladım.
"Peki beni üzmek ister misin"
"Hayır" diyerek hem kafamı salladım hemde dilimle tasdik ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Black Knight|vsoo✓
FanfictionÇünkü benim hikayemin bir prense değil cesur bir şövalyeye ihtiyacı vardı. Kim Jisoo & Kim Taehyung Senin için @readeena ♥️ [22.05.2019-18.10.2019] ©️2019 | miazabel