Episode 21

12.5K 833 749
                                    

İyi Okumalar 🐰🐯

1 Ay Sonra~

Bir ay geçmişti. Taehyung'un aniden hayatıma girip aniden çıkmasının üzerinden bir ay geçmişti.

Kalbimin bu denli acıması normal miydi?

Ben bitirmiştim ama çok fazla da üzülen yine bendim.Onu çok özlemiştim.Her gün belki beni dinlemez döner diye beklemiştim bile.

Jimin,Taehyung'un Koreye döndüğünü söylediğinde de bu aşkın son bulduğunu anlamıştım.Belki de bunca zaman dayanmamın tek nedeni ufakta olsa içimde olan ümitti ama artık oda yoktu.

Dayanacağım hiçbir şey kalmamıştı.

Kimseye kızmıyordum.Artık Taehyung'a bile kızmıyordum çünkü ne yaptıysa benim yüzümden yapmıştı. Tek kızdığım kişi kendimdim.Aptaldım,hemde çok fazla.

Saat neredeyse gece yarısını geçerken de evimizin ufak da olsa terasında oturmuş yıldızları izleyerek Taehyung'u düşünüyordum.

Acaba şu an ne haldeydi?Oda benim gibi acı çekiyor muydu yoksa hayatına devam mı ediyordu?

Benim onsuz yapamadığım gibi onun da bensiz yapamayacağını hepimiz biliyorduk.İkimizde acı çekiyorduk ama inatla düzelmemesini için elimden ne geliyorsa yapıyordum.

Taehyung yanlışta olsa benim için çabalamışken benim hiçbir şey yapmamam sinirimi bozuyordu.Kendime kızıyordum 'neden bu kadar inat ediyorsun?'diye ama insanlara yaptıklarını unutamıyordum.

Benim sevdiğim adam bu kadar kalpsiz olamazdı.Kimseyi ailesiyle ya da kardeşiyle tehtit edip istemedikleri şeyleri yaptırmazdı.Taehyung'a kızdığım tek nokta buydu.Bana yaptıkları umrumda bile değildi.

"Saat geç olmadı mı sence de?" üzerime örtülen battaniye ile sesin sahibine dönmüş ve bana tebessüm eden Jimin'e bakmıştım.

"Uyku tutmadı" dediğimde ise oda yanıma oturmuş ve benim gibi yıldızlara bakmıştı.

Jimin ve Hoseok ile aramızdaki sıkıntıları çözmüştük.Jimine artık hak da veriyordum.Beni de kardeşimle tehtit etselerdi bende onun yaptığını yapardım.Ona artık kızmıyordum bile.

"Ne kadar güzeller dimi?" dediğinde yıldızlardan bahsettiğini anlamam uzun sürmemişti.Kafamı sallamış ve onu onaylamıştım."Çok güzeller"

"Zor bir gece geçiriyor gibisin?"demiş ve kafasını bana çevirmişti. Ona bakmaya bile gücüm yoktu.Bakarsam ağlayacağımı biliyordum.Yeterince doluydum çünkü.

Yıldızlara bakmaya devam ederken yavaş yavaş kafamı sallamış ve onu onaylamıştım.Beni tanımayan insan bile ne kadar kötü durumda olduğumu anlardı.

Jimin'in bakışları hala bendeyken elimi omuzuma koymuş ve ona bakmamı sağlamıştı.Şimdiden gözlerim dolmuştu.Biriyle konuşnaya ihtiyacım vardı ama duygularımı kontrol edebilecek kadar güçlü değildim.

Jimin de bunu anlamış gibi bana tebessümünü göndermiş ve " Bana anlatabilirsin seni sabaha kadar dinleyebilirim"demişti.Dudaklarımı dişlemiş ve ağlamamı önlemeye çalışmıştım.

"Jungkook ne kadar zorlandığını görebiliyorum bunu kendine neden yapıyorsun?" dediğinde artık tutamadığım göz yaşlarım yanaklarımdan usulca akmaya başlamış ve sessizce ağlamaya başlamıştım.

Haklıydı bunu kendime neden yapıyordum?

"Ben yediremiyorum Jimin" demiş ve bakışlarımı ellerime kaydırmıştım."Sevdiğim adamın size bunları yapmasına aklım almıyor"dediğimde Jimin'in derin nefes alışını işitmiştim.

SHADOW || TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin