Media:Şafak🖤
Selam onemli bir sorunumuz var bana bir Deniz lazim Denizin kim olacağini bilmiyorum varsa soyle bildiğiniz bebek yuzlu sevimli bir cocuk yorumlara yazıverin cok lazim yoksa hayal edemiceniz.
Neyse iyi okumalar🌹
dawn on the horizon
Sabah kalktiğinda heryeri ağrıyordu. Denizle son konuşmasının ardından iki hafta gecmisti. Yanındaki sürtüğün kolunu göğsünün uzerinden alip yatağa bıraktı sonra yataktan kalktı ve pencerenin onune gecip evdeki calisanin sabah bıraktığı kahveden bir yudum aldı yağmur yağıyordu yaz yağmuruna bayılırdı biraz yağmuru izledi sonra yataktaki kızın mırıldanmaları böldü keyfini "kalk git hadi seninle isim bitti" diye durttu koyu siyah saclı kızı "nasıl yani bu kadarmıydı" sırıttı "ne bekliyordun kızım" kızın yuzu düşmüştü "ben bakireyim artik benimle evlenmek zorundasin diye ağlamayacaksın umaraım. Senin bakire olmadığını biliyorum cunku şoföre soyle seni evine bıraksın" kiz sinirli bir sekilde ofladı "bir gun seninde zaaflarından faydalanan vazgecemediğin biri cıkar umarım karsın ufuuuk" dedi dudaklarını bukerek "kaşar" diye mırıldandı ufuk. "Hadi vaktimi caliyorsun" kız eşyalarını toparlayıp cıktı. Kız çıktıktan sonra yatağa uzandı ve kahvesini yudumlamaya devam etti bu gun cok verimli bir gun olacak diye gecirdi icinden sinsi bir sekilde. Telefonu calmaya baslayınca dusuncelerinden kafasını kaldırıp telefonuna baktı "konuş" dedi duz bir tonda "-u Ufuk buraya gelsen iyi olur abi" grubun en belali üyelerinden biri olan Serkanın sesi baya caresiz ve uzgun cıkıyordu "noldu lan sabah sabah"
"Ya senin şu Deniz varya -i işte o bir fotoğraf şey yapmış koymuş işte" anlamaya calisir gibi kaşlarını cattı "eee amına koyayım ne var bunda cocuğun sosyal mecralarınadamı karışacağız." Telefondaki birdaha ofladı "ya oyle değil abi iste okulun sitesone koymus seninle ilgili bir fotoğraf altınada 'korkusundan diz çökeceği biri cıktı sonunda' yazmış herkes bunu konusuyor gelsen iyi olur" beklemeden telefonu Serkanın yuzune kapattı tişörtünü ve pantolonunu giyinip şoföründen anahtarını aldığı gibi arabaya kostu "Ufuk ben götüreydim abicim" arabanın kilidini actı ve kapısına doğru yürüdü "yok abi ben giderim" arabaya biner binmez telefonunu tekrar actı ve okulun sitesine girdi cidden vardı lan cidden paylasmıstı ama Deniz bunu yapmazdı yoksa o cocukla tehdit edildiği icin sinirlenip yapmışmıydı.Kafası cok bulanmıştı arabasını hızla okula surdu. Derslerin baslamasına daha bir saat vardı ama millet Ufuğu gorebilmek adına dayanamayıp okula gelmislerdi. Okulun ikili kapısını ittirerek sert bir sekilde actı ve ilerlemeye basladı. Ona donen kafaları umursamadı bile. Insanlar tirene bakar gibi bakıp birbirinin kulağına birşeyler fısıldıyordu o da onlara ölümcül bakışlar atıp geçiyordu. Sonunda Denizin sınıfına varmıştı kapıyı sinirden tekmeleyerek acmış ve içerideki cocuğa bakmıştı. Yaklaşık on kisi basına toplanmış 'o sana o kadar değer verirken sen bunu nasıl yaparsığğn' ve 'niye yaptın ki bunu zaten insan kuzenine bunu yaparmı sen sessiz biri gibi gorunuyorsun ama aslında bir canavarmışsın' gibi kelimelerle zaten gergin olan cocuğu dahada geriyorlardı gerci soyledikleri su an onun pek umurunda degildi o da 'bunu bana nasıl yapar' dusunceleri altındaydı. Zincirleme bir hayal kırıklığı aldatılmanın verdiği hüzün ve öfkeyle yanıp tutusuyordu. Biri hariç.
"-be ben yapmadım" dedi ağlamaktan catallaşmış sesiyle. Ufuk olayları izlemeye daha fazla dayanamayıp iceri dalmıştı "açılın,sikkktirin gidin!" Kalabaliği elleriyle dağıtmaya calısıp sonunda Denizin yanına varmıştı "kalk" dedi soğuk ama ölümcül derecede durgun bir sesle "kalk,yürü" Deniz onu ikiletmedi yoksa Ufuk onu dinlemeyip,aslında bunu onun yapmadığını soylemesini beklemeyip ağzına sıçacaktı. Sınıftan cıktıklarında ufuk onu kolundan tutup koridorun ortasına doğru ittirmisti bir anda sarsılan cocuk ona şaşkınlık ve dehşetle bakıp ufacık bedeninin Ufuk tarafindan parçalanmaması icin dua ediyordu. Ufak tefek zayıf bir cocuğun beş yıl boyunca kick box yapmış yapılı bir adamdan dayak yemesi kulağa pek hoş gelmiyordu. "-be ben yapma-" demesine kalmadan yuzunde yediği sert yumrukla duvara doğru savrulmuştu. Canı cok yanıyordu yediği yumruk değildi canını yakan aldatılmasıydı ve tek ailem dediği kisinin ona inanmaması hatta ona vuracak kadar gozunun dönmesiydi. Tekrar ona dönüp yeniden denedi şansını "ben yapmadım!" Bu sefer vuramamıştı bir kez daha yapamamıştı saclarına daldırdı ellerini hıncını kendi saclarından alıyordu "kim!" Dedi tıslar gibi bir sesle "kim yaptı lan o zaman"
Duraksadı çocuk söylese onu öldürtürmüydü ona zarar verirmiydi. Soyleyememesimiydi daha aptalca olan yoksa hala onu dusunuyor olusumu. Kelimeler bir bıçak gibi saplanmıştı diline ağzını acıyordu ama cıkmıyorlardı iste yapamıyordu o hain sarışını halen seviyor ona zarar gelmesini istemedigi icin kendinden nefret ediyordu. "Soylesene Deniiz!" Bu sefer dahada sinirli çıkmıştı sesi. Parçalayacakmış gibi bakıyordu ona soylemekten başka caresi yoktu. Hem o da bir insandı öldürecek değildi ya "-ba Barlas yapmış -a ama Şafak istemiş bilgisayarımın şifresini almasını ve benim hesabımdan paylaşmasını soylemiş" Şimdi dank etmişti kafasina başka kim cesaret edebilirdi ki tabiiki o yapmıştı "o yuzdenmi senin-" kesildi sozu "evet o yuzden benim etrafımda dolasıyormus -be bende sanmıştım ki -sa sanmıştım ki" duraksadı konusmak zor geliyordu "ne! Ne sandın" dedi Ufuk ağlayan cocuğa bakip.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ufuktaki Şafak 🏳️🌈
Hài hước🏳️🌈HALA DUZENLENIYOR🏳️🌈 - Sevgilim ikimiz için şimdilik her çile caiz be! dawn on the horizon 🌄