ZİKRİN FAZİLETİ !

77 37 29
                                    

Zikir sözlükte anma,hatırlama,bir şeyi zihinde hazır etme,bir şeyi dile getirme demektir.Bir başka değişle zikir kişinin marifet olarak elde ettiği şeyi korumasını sağlayan bir faaliyettir ki,bu zihne aittir.Kavram olarak zikir Allah'ı anma üzere yapılması ve söylenmesi tavsiye edilen,hamd,dua,ibadet ve övgü gibi fiiller ve sözlerdir.

Nasıl ki bedeni hastalıklar hastalığın seyrine göre artış ve eksilme gösteriyorsa,ruhi hastalıklar da aynı şekilde hastalığın seyrine göre artış ve eksilme gösterirler.İtiraz da bir hastalıktır.Eğer insan kendini bilmez tedavisini olmazsa hastalık ilerler hak ile batılı ayıramaz,göremez ve her şeye muhalefet ederek hayırdan mahrum olurlar.Rabb'ımız Araf süresi 179 ayette bunlar için; «Andolsun,biz cinler ve insanlardan birçoğunu cehennem için yaratmışızdır.Onların kalpleri vardır onlarla kavrayamazlar,gözleri vardır onlarla göremezler,kulakları vardır onlarla işitmezler.İşte onlar hayvanlar gibilerdir hatta daha da şaşkındırlar.İşte asıl gafiller onlardır»
Çok soru sormak da ayrı bir hastalıktır ki insanı helaka kadar götürebilir.Peygamberimiz (sav) bu konu ile alakalı; «Bildikleriyle amel edene bilmedikleri öğretilir» buyurmuştur.
Çok fazlan konuşmak ya baş olmak içindir yada insanın aklının noksan olmasından gelir.
Nasıl ki bir grip mikrobu insandan insana bulaşıyorsa bu ve bunun gibi ruhi hastalıklar da insandan insana bulaşabilir.Hırsız ile arkadaş olan hırsızlık yapar,içki içen ile arkadaş olan içki içer,zinakar ile arkadaş olan da zina eder.Tedavisi olmayan her hastalık bulaşabilir.İçinde nefret olan birinin yanında,nefret hissinde artış görülmesi gibi.
« Mutsuz olmak için bir sebeb arama,mutlu olmana sebeb olacak olanları ara ki huzurun olsun»
Peygamberimiz (sav) bir hadisi şerifte; «Şunu iyi bilin ki,insan vücudunda küçük bir et parçası vardır.Eğer bu et parçası iyi olursa,bütün vücut iyi olur;bozulursa,bütün vücut bozulur.İşte bu et parçası kalpdir»
Buradan anlaşıldığı üzere ruhi ve bedeni hastalıkların tümü bizim kalbimizin hasta olmasından kaynaklanıyor.Allah'ü Telana kendi zikrine ve muhabbetine programlamıştır insanı.
« Allah'ı çok zikredin ki kurtulasınız» (Cuma süresi 10)
Allah'ü Teala kuranda en çok « Allah'ı zikredin» demektedir.
İnsanın nefsinin en güzel terbiyesi zikir yapmaktadır.İnsanın Rabb'ını tanımasına sebeb olur.Allah'ü Teala'yı çok zikreden gönül doslarıyla arkaşlık yapmak insanı hayra götürür.
Bir zaman bir hoca gönül dostunu ziyaret etmiş.Oturup konuşmuşlar derken yan tarafta bir çatı düşmüş ve çok yüksek bir ses çıkmış.Sufiler hepsi birden aşk ile « Allah» nidası atarken bizin hocadan bir çıt bile çıkmamış,korku ile öylece kalakalmış.Gönül dostu,hocaya;

-Şimdi deprem oldu.
Hepimiz göçük altında kaldık ve öldük.
Bu adamların hepsi Allah dedi ya peki sen ne dedin.

Bazen yüzbin kelime yapmaktan daha iyidir bir güzel örnek vermek.Peygamberimiz (sav) « Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz» buyurmuştur.
İnsanı son nefesinde imanını kaybetme ihtimalı vardır.Allah'ü Teala nın zikirini kendine şiar edenler bundan kurtulmuş olurlar.
Her bir iş için insana muhabbet lazımdır.Muhabbet olursa zikir insana ağır gelmez.Buna ve tüm ibadetlere tövbe ile başlamak ayrı bir güzellik ve rahmete sebeb olacaktır.

« Yüreğindeki boşluğı

Allah'ü Teala nın zikri ile

Doldurmazsan bil ki

Başka bir şey ile dolduramazsın»

MUHABBETLE GELEN RAHMET 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin