KUTSAL BATAKLIK- GÜNAHKAR

Bölüm 15; "Gülen kadın, Güldüren Adam. "

Saat; 12. 41 ⚘

"Ve hayat kadrajına bir gülen kadın, bir güldüren adam aldı. "

Ara yorumlarınızı seviyorum, unutmayın.

Bölüm 15; "Gülen Kadın, Güldüren Adam. "

⚪
Şimdi bir yalnızlığın kıyısında oturuyorum, yalnızlık uçurum ben ise o uçurumdan atlamadan ölendim.

Canım acıyordu, Çamer' e gitmesini söyleyen bendim ama gittiği için O' na kırılmıştım. Gitmeyeceğine söz vermişti, gitmeseydi olmaz mıydı?

Elimi kaldırıp "Yeter, " diye kendi kendime söylendim ve oturduğum yataktan kalktım. Eve geldiğimden beri uyumaya çalışıyordum ama uykunun beni içine haps etmek gibi bir niyeti yoktu.

Düşünmekten kurtulamıyordum. Bir daha Onu görmeyeceğim düşüncesi aklımı durduracak gibiydi.

"Uyandın mı? " Kapıdan içeri giren Sude ile gözlerimi O' na çevirdim.

"Uyumuyordum ki, " diyerek kaş çattım, "sen nasıl girdin içeri? "

Elinde tuttuğu anahtarı yukarı kaldırıp salladı, "Annen vermişti, lazım olursa falan diye. "

Kafamı onaylayarak salladığımda kafamı aynaya çevirdim ve adımlarımı o yöne çevirdim. Saçlarım yine uzamıştı ama ilk defa kesme isteği ile dolmadım. Gülümsedim ve kafamı Sude' ye çevirdim, "Saçımı kesmeyeceğim. "

Sude, yüzümdeki neşeye bir an şaşırarak baktığında bende bir anda neden böyle mutlu olduğumu bilemedim ama umursamadım da.

"Kesme tabi canım, niye kesiyorsun ki zaten? "

Sude' nin sorduğu soru ile bir an yüzümdeki gülümseme silindi ve o anı gözümün önünde canlandı. Ozan' nın saçımı kestiği anı bir gün unutabilir miydim acaba?

"Kısa saç seviyorum. "

Kısa saç sevmiyorum.

Sude söylediğim yalan ile kafasını aşağı yukarı salladı, söylediğim şeye inanmamış gibiydi.

"Bora aradı beni, sana ulaşamıyormuş. "

Bir an duyduğum isim ile kaşlarım çatıldı, beni öptüğü geceyi hatırladığımda elimi alnıma vurdum. Çamer o geceye rağmen benimle kalmıştı işte, o geceye rağmen benden gitmemişti.

Çamer, hiç bana gelmiş miydi ki?

Aramızda nasıl bir ilişki olduğunu ben dahi bilmiyorken "Ulaşıp ne yapacak ki? " diye sordum. "Öpecek mi? "

Sude bu alayım ile, "Ne? " diye bağırdı. "Bora seni öptü mü? "

Bir an bunu söylediğim için kendime kızdığımda Sude elimden tutup beni yatağa oturttu. "Anlat hemen. "

"Anlatacak bir şey yok; ben sarhoşken öptü sadece. "

Güldü, "Öpüştünüz yani! "

Onun gülüşünü gördüğümde "Heyecanlanacak bir şey yok ki, sadece sarhoştum. "

"Hayır, sen Bora' yı yıllar sonra tavlamışsın gerizekalı. İntikam alman lazım. "

Ne dediğini anlamadan O' na baktığımda "Rima, Bora yüzünden uyuşturucuya başladın. Sürekli uyuşturucu kullanıyorsun ve bu senin günlük rutinin haline geldi. Uyuşturucuyu aldığını fark bile etmiyorsun artık. "

Söylediği ile tek kaşım havalandı. Gerçekten uyuşturucu benim hayatımın bir parçası olmuştu ve bu tuvalet ihtiyacı gibi söylenmeyecek bir ihtiyaçtı. Yani sürekli dile dökmüyor ve hatta bazen kendime bile söylemiyordum bunu.