31 Ekim. Bu tarih size neyi hatırlatıyor. Bana kardeşimin ve kardeşim yerine koyduğum kişinin yok oluşunu. İnsanlar bunu kutlarken minik bir bebeğin ailesinden ayrılışının, gözlerinden akan yaşı. Kadehlerin "Sağ Kalan Çocuk"a kaldırılışını. Minik bir ailenin parçalanışını. Çapulcuların yok oluşunu...
Çapulcular bu tarihte öldü. Biri vicdanını öldürdü. Biri arkadaşlarıyla birlikte öldü. Birinin gençliği öldü. O gün arkadaşlıkları kül oldu, bir aptal yüzünden.
Ben Cherly Mia Potter. Tarafsız bir şekilde söylüyorum. Çapulcuları, Çapulcular yok etti. Belki o anılar Hogwarts'ın tarihine yazılmıştı, Çapulcu anıları olarak. Ama onlar kendilerini öldürdü.
James Fleamont Potter, yani abim. Arkadaşlarına güvenmeyi seçti. Hepsine güvendi. Hata yaptı. Bu küçücük hata hayatına mâl oldu. Henüz çocuğuyla vakit geçirmeden öldü.
Sirius Orion Black, yanlış kişiye güvendi. Arkadaşının bir canavar olduğunu düşündü. Biri gerçekten öyleydi, ama yanlış kişi için düşündü. O Peter'a güvenmeyi seçti. Hayatının en büyük hatasını yaptı ve cezasını çok ağır bir biçimde çekti; Suçsuz yere hapiste geçti ömrü. Vaftiz oğlu onu öldürmek istedi. Tabi en kötüsü de, en yakın arkadaşının ölümüydü.
Remus John Lupin, Yanlış kişiye güvendi. Arkadaşının ailesi gibi kan takıntılı bir pislik olduğunu düşündü. James'i öldürebilecek bir pislik olduğunu. Ondan nefret etti. Ama bedelini ödedi. Yalnız kaldı, en yakın arkadaşının oğluna, Harry'ye bir yabancı gibi davranmak zorunda kaldı. Sirius'un ölümünü izledi, üzülmeye fırsatı olmadı. Harry'yi sakinleştirmek zorundaydı.
Ama kimse Peter'ın suçlu olduğunu düşünemezdi. O masumdu. O olamazdı. O, ilk günkü içine kapanık sessiz ama biraz aptal çocuktu. O yapamazdı; Yaptı. Öldürdü, kendi arkadaşını öldürdü. Arkadaşının çocuğunu öldürtmeye çalıştı. Ama en sonunda onu kurtarmaya çalışırken öldü. Voldemort'un verdiği gümüş el tarafından öldürüldü.
Ben Cherly Mia Potter. Bugün ben öldürüldüm. Lily, James, vicdan, arkadaşlık bağı ve güven ile birlikte öldürüldüm. Yanlış kişiye güvenen üç dostla birlikte öldürüldüm. Harry'nin içindeki acı ile yeniden doğdum. Acı ile.
Kutlama yapamayacak kadar halsizdim. Kim ölüm gününü kutlar ki? - Sen hariç Nick -
Cadılar bayramına özel olarak İhtiyaç Odası'nda Harry Potter filmi izledik. Aslında daha çok ağladık. Çünkü o bizim gerçeğimizdi. Sanırım en çok Sirius'un ölümü ve kelid aynasında ağladım. Harry'yi anlıyordum. Ben de o olaylara benzer şeyler yaşamıştım. Kaderlerimiz ye acılarımız aynıydı. Ben mutluydum, sıra ondaydı. Geleceği değiştirecektim. Değiştirmek zorundaydım.
Onun için Voldemort'u düşürmek zorundaydım. Kötü olmak onun seçimi olmasa da onu yok etmek zorundaydım. Her ne kadar istemesem de.
Bu bölüm biraz kısaydı. Amaaa sonraki bölüm 600 kelime.
Size bir soru. Hangi kurgusal - benim kurguladığım - karakteri öldürürsem çok üzülürsünüz. Sırayla yazarsanız çok sevinirim.
*Lily Evans*
*James Potter*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blossom ve Cooperlar (TAMAMLANDI)
FanficArkasından bir ses geldi genç kızın; "Avada Kedavra!" Ses soğuk ve korkunçtu. Her duyduğunda tüylerini diken diken ederdi o ses; Karanlık Lord'a ait olan ses. İçlerinden biri ölmüştü. Peki ya kim? Voldemort tarafından öldürülen kimdi? ~Tüm haklar...