İll

59 5 10
                                    

Şarkının anlamı vurucu,lütfen onunla birlikte okuyun..

Biraz zaman atladım, uzun bir bölüm oldu.

"Neden artık eskisi gibi hissediyorum Jeongguk?"

"Neden kalbim bu kadar hızlı atıyor.."

1 hafta sonra,

Kulaklarıma vuran şiddetli gök gürültüsü sesi ile,birbirine yapışan bademlerimi refleksle aralamıştım. Gece sularında,rüyalarımın en nadide zamanlarında bir cambaz edasıyla yürüyen kabusumun tanıdık ipi yeniden asılıyıdı kulaklarımda. Taehyung'un dediği cümle o gittiğinden beri beynimde yankı yapıyordu.

"Rüyanda papatya bahçesi gör küçüğüm,"

"Violett'i oraya gömdük."

Aradan bir hafta geçmişti hiç yanıma uğramamış, ihtiyacım oldukça kendi kendime banyo yapmıştım.

Kıyafet derdini düşündüğümde ise yatağa geldiğim anda temiz kıyafetleri ve iç çamaşırını görmüştüm.

Kesinlikle beni izliyordu.

Lakin ona kızmak yerine..

Gün geçtikçe kendime kızmaya başlamıştım.

Çünkü, alışmaya başladıkça sanki..

İçimde, ucu olmayan bir oyuntu oluşuyordu. Günlerdir düşünüyordum..

Avucumun üzerine koyduğum sağ yanağımı, tenimden yavaşça aralayıp boynumu kaldırdım. Destek aldığım kolum titrerken içime sertçe bir soluk çektim.Üzerime çekilen kalın yorgan da beraberinde cılız kollarımdan sökülürken dudaklarımı yalayıp kısık gözlerimi yere dikmiştim.  Neden böyle bir şey demişti..

Benim suçu üstlendiğimi biliyor muydu?

Bu ve türevleri sorular beynimi mahvetmekle görevlendirilmişti.

"Gguk abi,bebeğimin ayakkabısını giydirir misin?"

Bir gök gürültüsü daha kulaklarıma düştüğünde ,karanlıktaki mavi halıda kalan gözlerimi kırpıştırıp nefes nefese tamamen doğrulmuştum. Burnuma düşen perçemlerim,her soluğumda yüzümde kıpraşıyor ,gözlerimin önünde oynayan geçmişimin hatıratlarında, perde görevi görüyordu adeta. Yutkunarak dizlerimi kendime çekip sırtımı büktüm ,üzerimden sıyrılan yorgan neticesinde sırtım üşümüştü.

Gözlerimi boşluğa dikip düzensizleşen nefeslerimi zabdetmeye çalıştım.

Violett.

Kanlı rüyalarımın baş aktörüydü.

Ellerim kanıyla yıkanmış, on beş yıl boyunca da hiçbir şekilde çıkmamıştı.

Benim öldürdü diye gözüktüğüm Violett.

Derin bir nefes alıp gözlerimi sıkıca yumdum. Uyumam lazımdı bir şekilde, yoksa insomnia yeniden kendini gösterecek, zaten zehir gibi geçen gecelerim iyice zıkkıma dönecekti.

Bacaklarıma sardığım kollarımı çözüp kendimi serbest bıraktım. Bedenim, yaylı yatak yüzünden ufak bir sarsıntı geçirmiş, alnıma düşen saçlarım şakaklarıma gitmişti. Avuçlarım yukarı bakacak şekilde yatakta yatarken başımı yan çevirdim.

"Bak abi, sana papatya getirdim."

Yutkunduğumda, boğazıma oturan yumru, mideme kadar olan tüm yolu sanki kezzapmış gibi yakmış, titrekçe yeniden aralamama neden olmuştu bademlerimi.

God's Children°||Taekook||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin