25.BÖLÜM

4.7K 163 2
                                    

Zaman kaybetmeden toplantı yapacağımız şirkete doğru aracı sürmeye başladım... Tek temennim ise toplantının eksiksiz ve kusursuz bir şekilde gerçekleşmesiydi...

ÖMER

Yol boyunca Aslı yanımda sürekli hareket edip, nefes egzersizleri yapıp kendini sakinleştirmeye çalışıyordu. Ne kadar ona başaracağını, bu kadar heyecanlanmaması gerektiğini söylesemde gene kendi bildiğini okumaya devam etmişti...

Toplantı yapacağımız şirkete gelmiştik. Arabayı otoparka park edip durdum. Aslında eşyalarını toplayıp derin bir nefes alıp arabanın kapısını tam açacağı sırada elimi elinin üstüne koyup onu durdurdum. Şaşkın bir şekilde arkasını dönüp bana baktı. Bense kaşlarım çatık şekilde ona bakıyordum.

ASLI "Ömer ne oldu? Hayatım" dedi. anlamamış bir şekilde...

Bense  kaşları çatık bir şekilde bakmaya devam edip "bir şey unutmadınız mı? Küçük hanım dedim...

Aslı hala ne yapmış olabileceğini düşünüyor, yüzünü şekilden şekile sokuyordu. Anlamamış bir şekilde gözlerini kırpıştırıp" ne unuttumki? Dedi masum bir şekilde...

Daha fazla dayanamayıp güldüm ve  kolunu tutup kendime doğru çektim dudaklarına masum bir öpücük bırakıp geri çekildim...

Aslı şaşkın bir şeklide bana bakarken bende ona bakıp onun bu şaşkın haline gülüyordum...

Dudağımı ısırıp kafamı sallayıp güldüm "işte bunu unuttun küçük hanım bu senin şans öpücüğün, benimse ödülümdü"dedim...

Aslı şaşkınlığını üzerinden zar zor atıp güldü. Daha fazla oyalanmadan arabadan inip şirkete doğru Aslıyla beraber yan yana  ilerledik. İçeriye girdiğimizde Selim beyin asistanı olduğunu söyleyen bayan karşılamış, birlikte asansörlere doğru ilerlemiştik. Aslıya baktığımda merakla etrafı inceliyordu. Onun bu hali beni gülümsetmişti. O sırada bana bakıp, güldüğümü görünce o da bana gülümsedi.

Ah! Bu kadın benim her şeyimdi. Asansöre geçince hemen ciddiyete bürünüp asansöre bindik. Asansör en üst katta durmuş aşağıya inmiştik. Asistan kız önden ilerleyip büyük bir kapının önünde durup kapıyı tıklattı ve açıp bizim içeriye geçmemizi bekledi. İçeriye girdiğimizde kalabalık bir grup bizi karşılamıştı. Selim bey hemen ayağa kalkıp güler bir yüzle elini uzatıp "hoşgeldiniz" dedi. Bense ciddiyetini bozmadan elini sıkmış diğerleriylede tanıştıktan sonra bize ayrılan yere geçip oturdum. Aslıda herkesle selamlaştıktan sonra yerine geçip oturmuştu.

Masada oturanlarla toplantıya başlamadan önce sohbet ederken kapı çalmış, içeriye daha önce tanıştığımız Arzu hanım ve hiç hoşlanmadığım İşletme müdürü Onur bey girmişti. Arzu hanım "kusura bakmayın işlerimi yetiştirmem biraz uzadı" dedi herzamanki fazlaca abartılı bir ses tonuyla. Hemen yanıma gelip elini uzattı, yılışık bir şekilde "hoşgeldiniz Ömer bey" dedi. Bense ciddi bir ifadeyle elimi uzatıp sıktım ve cevap vermeden diğer tarafa döndüm. Bozulduğunu anlasamda belli etmemeye çalışıp, Aslının yanına ilerledi ve elini uzatıp "hoşgeldiniz" dedi.

O sırada Onur bey gelip elini uzatmıştı. Her ne kadar istemesemde elini sıkıp çekmiştim. Benim tarafımdan geçip Aslıya doğru ilerledi. Aslıya bakarken bile gözlerinin içi parlıyordu. Bu durum beni ne kadar rahatsız etsede kendimi tutmaya çalışıyordum. Aslıya elini uzatmıştı. Aslıda elini uzatınca sıkmak yerine elini dudaklarına götürüp öpmüştü. Aslı böyle bir şey beklemediği için şaşırmıştı. Bense bütün öfkemi elimdeki kalemden çıkarıp sıkıyordum. Sinirden alnımdaki damarlar belirmişti. Aslı bana baktığında bendeki tehlikeyi anlamış hemen elini çekmişti. Bense derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalışmıştım.

ASLI TUTULMASI (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin