İKİ YIL ÖNCE
Ali"
Ne kadar utanarak söylememde cemal ağa benim dedemdi. Ama bir kere olsun bana dedelik yapmadığını düşünürsek benim ona neden dede demediğim açıklanıyor bence.
Nenem Zehra cemal ağa ile on altı yasında evlenmek zorunda kalmış. O zamanlar cemal ağanın babası cemal ağaya ve bana ne seçme şansı tanımadan eve getirip al bu senin karın demişler.
Nenemde ses edememiş. Çünkü kalsa orda babası dövecek buraya gelip ses etse kocası yani cemal ağa.
Tabi nenem gönüllü bir evlilik yapmadığı için zaman içinde cemal ağadan bir çok istismar ve tecavüz yaşamış ama kimselere derdini anlatamamıştı. Bir süre sonra annem dünyaya gelmiş.
Cemal ağa zenginliğini zenginlik katsın diye annemi zorla babamla evlendirmiş. Tabi babamın da düzgün bir adam olduğu söylenemez. Aslında düzgün de değil direk adam denemez böylelerine de neyse.
Anasının kaderi kızına yazılmış gibi annem de aynı nenem gibi çok eziyet görmüş. Hatta beni isteyerek değil babamın anneme tecavüzü sonucunda doğurmuş.
Ben annemi tanıyamadım çünkü beni doğurduğu gece bakımsızlık yediği dayaklar olsa gerek onu çok yormuş ve beni dünyaya getirince vefat etmiş.
Sonralarda babamda bir nedenden ötürü öldürmüşler ama nedenini bana dememişlerdi. Açıkçası bende merak etmemiştim.
Tabi ben bunları nenemden örgendim. O zamanlar masum bir bebekken yazılmış kaderim. Kimse annem nenem ve onlarda zorla evlendirilen çocuk gelinler gibi olmasın istedim çok istedim cemal ağanın tüm zorluklarına rağmen okudum ben avukat oldum.
Cemal ağadan uzak olmak için İstanbul da okudum işimi de orda buldum zaten. İzine her gelişimde cemal ağa sürekli sorun çıkarır avukat değil misin benim arkamda dur beni savun derdi.
Ben okulu yeni kazandığım dönemlerde o zaman üniversite bir falandım. Cemal ağa halime teyzeyle evlenmişti. Ona da zorla nikah kıymıştı. Hatta her Allah'ın günü tıpkı neneme yaptığı işkenceler gibi halime teyzeye de dayak atar eziyet ederdi.
Birde halime teyzenin çocuğu olmadığını öğrendiklerinde zorla alabilmiştik elinden az kalsın dayanamayıp vefat edecekti. Şimdi söyleyin bana bu adam demeye utandığım Allahın cezası varlığın ben neresini savunayım.
İstanbul da terfi alıp yeni bir şirkette işe başlayacağımı neneme müjdelemek için geldiğim köyde cemal ağanın yeni biriyle imam nikabı kıydığını duydum. Haberi alınca içimde oluşa sıkıntı geceleri bana uyku uyutmuyor yediğim yemekten birey anlayamıyordum. Biliyorum çünkü nenem , halime teyze anneme ne olduysa aynısı ondada olacaktı.
Bir gün onu avludan içeriye savurduğunda ne kadarda çelimsiz ve bakımsız bir kız olduğunu fark ettim. O nenem gibi değildi dayanamazdı. Cemal ağa onu en fazla bir haftada dayaktan öldürürdü.
Nenemin onu odaya çıkarırken bana bakısını unutamadım bir türlü. Gözlerinde korku acı en çokta yalvarış vardı. Ağzını açmasa da gözleri bağıra bağıra beni kurtar diyordu. Anlamadığım şey cemal ağaya baktığı gibi bana da bakıyordu. "Korkuyla ".
İşte o gün kendime bir söz verdim. O kız annem gibi olmayacak ben ne olursa olsun onu kurtarmalıyım buradan.
İş yeriyle anlaşıp evden alışmaya başladım sadece özel davalara gidiyordum oda en fazla iki gün sürüyor hemen eve dönüyordum böylece evden çalışa bilirdim.
Her gün cemal ağaya fazladan iş çıkarıp onu yoruyordum böylece o kızı dayaktan kurtara bilirim diye düşünsem de kurtaramıyordum.
Ben onu korumaya çalışsam da başaramayarak 2 yılı geçirmiştik beraber ve bu böyle devam edemezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖLE
Ficção AdolescentePara her kapıyı açar... (Kadınlarımızın köle gibi kullanıldığı bu hayata son verebilmek amacıyla ) ! Kitabın isminden emin degilim her öneriyede acıgım.😉