Köle 12

2.3K 82 13
                                    

Zümrüdü iş yerinde ziyaret etmek biriken olaylar hakkında konuşmak istemiştim.Ama derneğe girer girmez onu çocuklarla oynarken görmüştüm.Kaç yaşına gelirse gelsin o yinede çocuk ruhluydu ve bu huyunu bende çok seviyordum.Beni gördüğünde koçarak yanıma gelip boynuma sarıldığında bende ona aynı sıcak sarılmayla karşılık verdim.

"Hoş geldin"

"Hoş buldum nasılsın"

-"iyiyiz merak etme "derken hem sırıtıyor hem de elimi tutup karnının üzerine koyuyordu.İşte şimdi tam bir aile olmuştuk.Zümrüt ben ve ufaklık.

-"Hadi içeriye geçelim sana anlatmak istediğim şeyler var" tabi ki de hemen işe dalmıştı.Dernekte olduğu sürece ciddiyeti hiç elden bırakmıyordu.

Toplantı salonuna geçtiğimizde elinde bir sürü dosyalarla masaya oturmuştu.Ne kadarda yoğun diye düşünsem de bunu yüzüne karşı diyememiştim.Eminim çünkü işini benden çok seviyordu.🙁🙁

"ali bu arada sormayı unuttum dava ne oldu"

"biz kazandık ama sevinemiyorum bir türlü erhan beyde üzgündü baya bunca zaman canından çok sevdiği çocukları aslında başkasına baba diyecek."

"merak etme çocuklar kimin babası olmaları gerektiğini kimin bunu hak ettiklerini anlayacaklardır."

"Umarım...neyse anlat bakalım bu dosyaların hikayelerini."

"Bunlar derneğe yeni katılan insanlar ve çoğu zor durumda herkes derdini bir bir anlatıyor çözüm arıyor ama içlerinden bir tanesi çok sessiz ne yardım istiyor ne konuşuyor."

"neden?"

"bilmiyorum geleli nerdeyse 1 ay oldu gerekmedikçe konuşmuyor hep odasında tek başına sessizce duruyor. Bize gelirken gidecek bir yerim yok diyerek gelmiş ama neden böyle bir anlam veremiyorum açıkçası."

"belki bu konuda ahmet bize yardım edebilir" ahmet yıllar önce ekmek çaldığı için davasına avukatlık yaptığım çocuktu.Söz verdiği gibi büyük değil iyi adam olmak için çabalamıştı.Ve şuan üniversite de psikiyatri bölümünde okuyor.Geleceğin psikologu belki de bize yardım edebilirdi.

"haklısın arasana işi yoksa gelsin" Telefonum ilk çalışta açmıştı ve bir saate bur da olacağını söylemişti.O gelene kadar bizde zümrütle yemeğe çıkmıştık.İkimiz de mantı söyleyip bir yandan yemeğimizi yerken bir yandan da konuşuyorduk.

"zümrüt"

"efendim"

"hani ufaklık var ya"

"evet "der demez ikimizde sırıtıyorduk.

"kız mı erkek mi ?"

"onu öğrenmemiz için daha çok küçük 2 aylık en az 3 yada 4 aylık olması lazım."

"yapma ya daha çok varmış"

" maalesef ama olsun sağlıklı dünyaya gelsin de kız yada erkek önemli değil."

"peki bir şey daha soracağım şuan ne kadardır bu kadar falan mı?" kaşığın ucuna bir mantı alıp bana gösteriyordu sorgulayıcı gözleriyle.

"Bilmiyorum ama bunun öğrenmenin bir yolu var" anlamayan gözler zümrüdü incelerken zümrüt çantasından bir kağıt çıkarıp aliye uzattı.

"bak oradaki siyah nokta var ya işte o bizim ufaklık "ali resmi alıp evirip çeviriyordu elinde ama hiçbir şey anlamadığına adım gibi eminim çünkü bende hiçbir şey anlamamıştım.

"ama buradan bir şey anlaşılmıyor ki"

"biliyorum o yüzden yarın benimle hastaneye gelip görmelisin" araya giren telefon sesiyle geldiğini anlamıştık ve bizde hesabı isteyip derneğe gitmiştik.

KÖLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin