Zümrüt ile ali doktorun ağzından çıkacak sözleri korku ile beklerken zümrüdün gözleri sel olmuş akıyordu .
"biliyordum ali biliyordum bebeğime bir şey olacağını" hem konuşuyor hem ağlıyordu.Ali ise nefes alamaz halde doktora bakıyordu.
"doktor allah aşkına korkutma bizi"
-"sakin olur musunuz bana biraz zaman verin emin olayım bir anlatacağım "zümrüt daha çok ağlarken ali ne yapacağını bilmez bir halde monitöre bakıyordu.Sanki bakması anlayacağı anlamına gelecek gibi.
"öldü mü bebeğim buda mı beni bıraktı" Zümrüdün hayal kırıklığına uğramış sözlerini kesen bu sefer doktor olmuştu.Monitörü göstererek devam etti.
"Hayır zümrüt hanım bebeğiniz gayet iyi hatta bakın bu siyah nokta o" gösterdiği siyah noktaya ali ile zümrüt bakarken doktor devam etti.
"ama işin tuhafı o siyah noktadan bir tane daha var önceki muayenede görememişiz ama şuan apaçık ortada"
"yani" ali yine anlamamış gözlerle doktora devam et der gibi bakıyordu.
"yani ali bey bir tane değil iki tane ufaklık geliyor."doktor gülse de ali ile zümrüt şoku zor atlatmış yeni yeni tebessüme etmeye başlamışlardı.
"zümrüt"
"hıhh"
"ufaklıklar geliyor" der demez kocaman sarılmıştı.Hiç ayrılmamak istercesine.
Özüm ise o olaydan sonra ahmeti bir daha görmemişti.Üzerini değişmek için odasına gitmişti.Ama geri bahçeye çıktığında orada yoktu.Bir anlam veremese de yinede üzülmüştü.
Akşama kadar yaşadıklarını düşündü sabaha kadarda gözüne uyku girmemişti.Ne zaman uyuduğunu bilemese de uyandığında masanın üzerinde bir kağıt buldu.
Özür dilerim
Seni üzmek yada yanlış bir şey yapmak istemedim.Bana kızdığını biliyorum bir daha karşına da çıkmayacağım bu yüzden.Sadece kötü bir amacım yoktu.Sana yardım etmek istemiştim.Bunu yapabilmem için de derdini öğrenmek.Sadece bil istedim kendine iyi bak...Ahmet
Ahmetden olduğunu anladığı kağıdı defalarca okudu özüm.Ahmet gitmişti dediği gibi bir daha gelmeyecek miydi bilmiyordu ama yinede üzülüyordu.Aksi taktirde ahmette üzgündü kötü bir amacı olmasa da özümü kırdığını düşünüyordu.Daha mezun olmamıştı o nedenle tam bir psikolog sayılmazdı.
Özüme yardım etmek istese de bu ona zararda verebilir hatta üzebilirdi de.Sanırım haklıydı ve onu kırmıştı. Ali ye haber verip üzgün bir şekilde yardım edemeyeceğini söylese de ali onu teselli edip derslerine önem vermesini tavsiye etmişti.
Herkes için yoğun günler başlamıştı.Ahmet okulunda derslerle boğuşurken alide bir davadan çıkıp diğerine giriyordu.zaten zümrüt de hamile olmasına rağmen dernekten kopmamış aksine dernekteki odasına yatak koydurmuştu.Çok yorulursa dinlenip işine devam ediyordu bu sayede.Özüm ise ne kadar psikolog veya danışman ayarlanılsa da hiçbirini kabul etmemiş içten içe aklıahmetteydi.Onu çok merak ediyordu.
Zaten böylece zaman su gibi akıp geçti zümrüdün doğumuna çok az bir zaman kalmıştı.Ahmet de okulunu nerdeyse bitirmiş son bitirim tezleriyle falan ilgileniyordu.
Kapı tıklamasıyla dosyalardan sıyrılan zümrüt gelenin kim olduğunu görmesiyle gözleri kocaman açılmıştı.
"Gel özüm" özüm sessizce zümrüdün önündeki koltuklara oturduğunda zümrütte yerinden kalkıp özümün önündeki koltuğa oturmuştu.Karnı bir hayli büyük olduğundan oturup kalkması biraz zaman alıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖLE
Teen FictionPara her kapıyı açar... (Kadınlarımızın köle gibi kullanıldığı bu hayata son verebilmek amacıyla ) ! Kitabın isminden emin degilim her öneriyede acıgım.😉