Alex'in evine vardığımda ellerim titriyordu değişete düşmüştüm zile bastığımda Alex'in annesi kapıyı açtı. Yüzüne baktım ağlamaktan gözleri kızarmıştı;
"Bayan Amy iyi misiniz?!"
Bu soruyu sormamalıydım biranda Bayan Amy yere yığıldı ve ağlamaya başladı anlayamadım yoksa Alex'e kötü birsey mi okmuşt;
"Noldu neden agliyosunuz...yoksa Alex'e birsey mi oldu"
Bana sorar gözlerle baktı ve;
"Sen Alex'e birsey olduğunu nerden biliyorsun. Yoksa bunun suçlusu sen misin?!"
"Hayır sadece dünden beridir kimse telefonunu açmıyor ve bende birsey olduğundan şüphelenip geldim"
"A-Ashley seni suçladığım için özür dilerim. (hıçkırık) Alex, Joseph ve Burak kaza geçirdiler"
"Ne nasıl?!"
"Geçen gece yolda birlikte giderlerken bi arabanın frenleri çalışmıyormuş ve ataba onları ezip denize uçmuş. Üçüde hastanede ama şoför öldü"
"Hangi hastane onların yanına gitmeliyim"
"Denvic Hastanesi"
Kafamı tamam anlamında sallayıp bisikletimi son hız sürmeye başlamıştım. Ağlıyordum biliyorum önümü görmek çok zorlaştı ve gözümdeki yaşları bi hışımla sildim. Onlar şimdi hastanede ölümle baş ediyorlardı ve ben galiba bunun sorumlusunu biliyorum. Eğer o Anonymous kimse veya kimlerse onları elime geçirirsem mahfedicem. Hastaneye gidip oda numaralarını aldım. Alex 118, Joseph 121, Burak 136 numaralı odalardaydı. Hiç düşünmeden 118 numaralı odaya doğru koştum ve içeri daldım. Sustum sadece sustum... A-Alex'in yanında bir kız vardı ve...ve onu öpüyordu. Biranda kapının sesiyle ikiside bana döndü benimse gözümden bir yaş bilene akmadı. Galiba onun için ağlayacak kadar onu sevmiyorum. Alex hızla bi bana bide yanındaki kıza baktı. Kız bana bakıp sinsu bir gülüş attı;
"A-Ashley açıklayabilirim gerçekten bu durum gerçek değil gel nolur gel anlatayım"
"Ben sizi yanlız bırakayım"
Gözüm koridorda ilerlerken karardı ve lavaboya gidip onların o iğrenç halini düşünüp elimi yüzümü yıkadım. Nasıl yapabilirdi hala aklım almıyor. Bu sefer 121 numaralı odaya yürüdüm. Kapıyı açtım ve içeri baktım Joseph uzanmış karşısındaki televizyondan Tsubasa izliyordu. Sesli bir şekilde odaya girerek kahkaha attım ve yanına gittim. Joseph beni görmesiyle annesine yakalanmış bir çocuğa döndü ve televizyonu kapattı. Bende kıkırdadım ve;
"Kapatmasaydın bende izlemek istiyodum djndjd"
"Ya ne gülüyosun başka birsey bulamadım televizyonda"
"Çizgi filmimin saatini ezberledim ve onun saati geldiğini görünce açtım demiyosunda"
"Beni benden iyi tanıyorsun bakıyorumda"
"Seni senden iyi tanıyorum"
"Digerleri nasıl?"
"Alex'in yanına gittim ama Burak'ı rahatsız edicem"
"Peki Alex nasıl?"
O kızı ve onu düşündüm o anı düşünerek konuştum;
"Sanırım suanda odasında ben buradayken daha iyi hissediyordur"
"Hmm Pekii"
"Sen iyi misin?"
"İyiyim sadece sol bacağımdaki kemik çatlamış yarına taburcu olur muşum"
"Peki olay nasıl oldu ben gittikten sonra yani"
"Sinemadan çıktık ve çıkmamızla arkamızdaki arabanın farları yandı. Kimse farketmedi ama ben bizi takip ettiğini anlıyodum. Karşıdan karşıya geçerken araba üstümüzden geçecekti ki ben az da olsa ölüm oranını onları tshirt lerinden çekerek altında kalmasını engelledim. Ama Biraz başarısız oldum Burak hem sol kolunu hemde kafasında küçük bir çatlakla geldi"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hacker Girl
General FictionAshley adındaki bir kızın hayatta tek istediği şey gerçekten iyi yazılım bilip istediği herşeyi yapabilmekti. Kim demiş ona bunu yapamazsın diye?