Alex'den:
Heryeri aramıştım. Birtek bakmadığım Ashley'nin evinin yakınlarında olan bir parkti. Bisikletimle parka girdim. Bisikletimi tam kilitleyecekken birşey farkettim. Ashley...Ashley'nin bisikleti kilitli bir şekilde duruyordu. Parkta onu aramaya başladım ama bulamadım. Bisikletinin yanına geri döndüm ve bisikletinin küçük bir bölmesi ve bölmeden küçük bir kağıdın sarktığını gördüm. Kağıdı aldım ve okumak için açtım;"Alex ben Ashley parka kadar birinin beni takip ettiğini fark ettim ve bu notu yazdım. Eğer bu notu aldıysan. O kişi ya bana zarar vermiş yada kaçırmıştır. Beni nerdeysem bulmasın...lütfen"
Ashley lanet olsun. O lanet adam kimse onu bulup kıçını tekmeliycem. Ashley'nin bisikletini alıp evine bıraktım ve Joseph'ı aradım;
"Efendim Alex"
"Joseph nerdesin??"
"Hiç Burak ve ben mekandayız"
"Bekleyin geliyorum acil bir durum var!"
"Noldu? "
"Gelince anlatırım"
Bisikleti son hız sürmeye başladım ve mekana vardım. Hızla yukarı çıktım ve içeri daldım. Burak ve Joseph hızla bana döndü. Korkuyla yanlarına gittim ve;
"Ashley...Ashley kayıp. Sabah virüsü hallettikten sonra eve gitmemiş parka gitmiş. Onu ararken parkta bisikletini bağlı bir şekilde buldum. Parkta yoktu bisikletinin köşesinden bir kağıt sarkıyodu. Kağıdı alın bakın"
Kağıdı onlara verdim ve okumalarını bekledim. Okuduklarını yüzlerindeki sinir ve endişeden anlamıştım. Joseph hemen atladı ve;
"Gitmeliyiz hemen Ashley'i bulmalıyız. Tahminen Anonymous ekibi yada hayranlarından biri kaçırmıştır"
"Hadi gittik diyelim nereyi arıycaz"
"O parka yakın depoları ıssız yerleri"
"Peki burda beklemektense araştırmak daha iyi"
Hemen yola çıktık ve etrafı aramaya başladık. Ashley'i bulmadan duramazdik ve onsuz olamazdik. Ashley'siz ben olamazdım.
Nerdeyse 8 veya 9 tane boş terkedilmiş bölge gezdik ama Ashley'i bulamadık. Son yere baktıktan sonra bisikletlerimize binip devam edicekken bisikletimde bir kağıt farkettim. Bu kağıt önceden burda değildi yeni konulmuştu. Kağıdı alıp açtım içinde;
"Ashley'i geri istiyorsanız sitelerimizi ve bizi rahat bırakacaksınız. Kabul ediyorsanız ilk kağıdı bulduğunuz parkın karşısındaki terkedilmiş ara sokağa gelin"
Sesli okuduğumdan herkes duymustu kabul etmek zorundaydık. Ashley için buni yapmalıydık. Bisikletlere atlayıp hemen ara sokağa sürdük yollar sanki uzuyormus gibi geliyordu. En sonunda sokağa varınca yavaş yavaş ilerlemeye başladık. Karşımızda bir torba vardı siyah bir torba. Yanına gidip gitmemek arasında kaldım kimse kimildamiyordu. En sonunda dayanamayıp torbanın yanına gittim ve yavaşça açtım. Bu Ashley'di vücudunda yara falan varmı diye baktım ama yoktu. Diğerleride benimle Ashley'i tutup kaldırdı. Ashley'i en yakın hastaneye götürüp durumuna bakmaliydik. Hastaneye doğru bisikletlerle gitmeye çalışıyorduk. Bende bir sorun vardı başım dönüyor ve bisiklet bir sağa bir sola gidiyordu. En sonunda bilincimi kaubettim ve gözüm karardı.
------------------------------------------------
Gözümü geri açtığımda hastanedeydim ve başım çok ağrıyordu. Bir kolumda ve bir bacağımda alçı vardı. Sağ tarafımdaki yatakta bir beden farkettim ona baktığımda Ashley olduğunu gördüm. Birden kapı açıldı ve içeri Joseph girdi;
"Alex iyi misin?"
"Evet... evet iyiyim sadece biraz başım ağrıyor. Bu arada bana noldu en son bisikletle Ashkry'i buraya taşıyorduk"
"Sanırım bilincini kaybettin. Biranda bisikletin sağa ve sola gitmeye başladı ve sen bayıldın. Bisikletin kontrolü kaybetti ve duvara çarptı biz sizi hastanrye yetiştirdik"
"Ashley'nin durumu nasıl peki?"
"Iyi sadece uyki ilacı vermişler"
"Oh sonunda iyi olmasına sevindim"
"Biraz sonra ailelerimiz gelicek"
"Ah bunu nasıl açıkliycaz"
"Ikinizinde bisikletten düştüğünü Ashley'nin sadece bayildigini soyliycez"
"Bana uyar ne işler peşindeyiz bilmesinlerde"
Joseph güldü ve dışarı çıktı. Bende ailem gelene kadar dinlenmeye karar verdim ve biraz uyudum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hacker Girl
Narrativa generaleAshley adındaki bir kızın hayatta tek istediği şey gerçekten iyi yazılım bilip istediği herşeyi yapabilmekti. Kim demiş ona bunu yapamazsın diye?