Duman - Haberin yok ölüyorum.
N'apayım düşünle düşümü süslüyorum.
Aklıma geliyorsun ansızın yüreğim ta ortadan ikiye ayrılıyor ayrı ayrı taşlar yükleniyor.
Kaldiramiyorum bana yüklediğin o yükleri.
Aklıma geliyorsun işte her zamankinden daha bi fazla.
Hani gelsen böyle böyle desen imkansız şeyleri bana anlatsan bu yüzden gittim desen.
Direk kabul eder tutarım o özlem dolu ellerini.
Avuç içlerim hasret bi kere sana ya gönülü geçtim ciğerim hasret sana.
Gözlerim hasret sana.
Kulaklarim ,dudaklarım , ayaklarım.
Ben Hasretim sana ben.
O , bu , şu değil ben hasretim sana.
Bir zamanlar sana hasret olmuş insan sana hasret.
Hiç mi bir önemi yok senin için sevgilim.
Hiç mi avuçların aramiyor ellerimi?
Hiç mi kokum arada burnuna gelmiyor?
Bir şarkının nakarati da mı canını acıtmıyor?
Onu bunu geçtim saatlerce beklediğin sokaklardan nasıl geçebiliyorsun gözlerin hüzne boğulmadan.
Kalbimin kalbine değdiği zamanları hatırla sevgili.
Kıyamazdın hiç bana.
Şuan nefret mi ediyorsun da beni bu kadar har içinde küle çevirdin.
Ne yaptım sana da bu yarayı bana reva gördün Aytenli'm .
Özlemim ruhu geçti bedene hitap etti.
Diyorum ya hasretin burnumun direğini sızlatıyor .
Gözlerimi yaşartıyor.
Dudaklarımı kurutuyor.
Ve özlemim boynumu büküyor.
Omuzlarıma bir saç teli daha düşse kaldıramayacak gibiyim ama o ağır heybeni hep omuzlarımda taşıyorum.
Küçük bir şehir de bile denk getirmiyor bizi bu dünya.
Belki hayr belki şer.
Geçtiğin yollardan geçiyorum.
Gittiğin kütüphaneye gidiyorum.
Sevdiğin müzikleri dinliyorum.
Sevdiğin yemekleri yiyorum.
Ben belki de biraz sen olmak istiyorum.
Seni istiyorum da gelmiyorsun ya bende sen olmak istiyorum işte.
Sen gelmiyorsun bari ben sana sen geleyim diyorum.
Kötü mü ediyorum sevgili.
Çok mu usandırıyorum kalbini bana.
Halbuki hiç ulaşamadım sana.
Yoksa dua kapılarım mı usanıyor bana.
Onlarda mı küs bu gönüle.Özlüyorum işte be ansızın aniden derinden.
Sayfalarıma dökülen yaşlarda özlemin acısı var.Ve sevgili haberin yok ölüyorum. . .