Kitlenmiş vücudumla öyle kalakalmıştım. Bu adam ne dediğinin farkında mı acaba? Dalga geçiyor sanırım, benimle alay etmek ona mutluluk veriyor. Böyle bir saçmalık olamaz hayır aklım almıyor.
-Sümeyye. Bir şey söyle susma lütfen.
Bir şey mi söyleyeyim? Pardon ama ben nasıl konuşulduğunu unuttum şuan. Ne söyleyecektim, ne söylenir ki böyle bir şey karşısında? Gözlerimi kaldırıp bakamıyordum bile yüzüne. Az önceki cüretkar Sümeyye gitti, yerin dibine girip yok olmak isteyen bir Sümeyye var şuan.
-Evet biraz ani oldu. Sende hazır değildin sanırım. Bak ilk kolye için geldiğin gün çok ilgimi çekmemiştin ama üvey anneni bu kadar önemsemen biraz garip gelmişti. Sonra da her görüşmemizde ne kadar güzel bir kalbin olduğunu, ne kadar temiz olduğunu fark ettim. Bana bakamaman, bakınca da utançtan kızarman, erkeklere karşı ürkek bir ceylan gibi davranman, en çokta kendinden emin olman çok ilgimi çekmişti. Giyimin, tarzın çok garip ve abartı gibi geliyordu ama seni tanıdıkça onlar bile o kadar hoş gelmeye başladı ki. Sonra ben artık baya baya seni düşünmeye başladığımı fark ettim ama yok dedim. Saçmalıyorsun Çağrı,hiç olacak iş değil, asla senin gibi bir adamla yapamaz o kız, asla kabul etmez senin gibi birini.
O konuşuyor ben dinliyordum. İçim pır pır ediyor ellerim terliyordu. Ben hayatımda hiç böyle bir şey yaşadığımı hatırlamıyorum. Murat abiyle görüştüğümüzde hiç böyle bir şey olmamıştı,sadece büyük bir hüzün vardı içimde ama bu kez kıpır kıpır ediyordum, içim içime sığmıyordu. Çok garip bir şekilde mutluluk veriyordu duyduklarım. Dinlemeye devam ettim...
-Kafamdan seni çıkarma kararı aldım. Zaten kolye bulunduktan sonra görüşmeyecektik. Son kez seninle özel bir şey yapmak istedim ama çok yanlış anlaşıldım ve asla bunu istemedim. Çok umrumda olmaz zannettim ama hayır seni unutmaya ve öylece bırakmaya hiç niyetim yoktu. Hayat bu kadar mükemmel bir şeyi bir daha karşıma çıkarmayabilirdi. Bunun için farklı yollar denedim, Özgeden yardım istedim olmadı, konuşmaya geldim olmadı. Memlekete gidecektin ve belkide bidaha aynı şekilde dönmeyecektin. Beni böyle kötü hatırlamanı istemedim.
Evet söylediği her kelimeden fazlası ile etkilenmiştim ve ona karşı hislerim tekrar kabarmıştı. Sadece tek takıldığım nokta vardı, o da Özge'ydi. Ondan yardım istediğini söyledi. Nasıl bir yardımdı bu, Özge hiç böyle bir girişimde bulunmamıştı.
-Özge'den nasıl bir yardım istediniz?
Ağzımdan çıkan kelimeyi heyecanla bekleyen Çağrı komser. Onunla iletişime geçtiğim için mutlu olmuş görünüyordu.
-Seni daha yakından tanımak istedim. Nelerden hoşlanırsın, nasıl birisin? Hepsini öğrenmek istedim ve bu konuda Özge'den yardım istedim.
-Neden Özge?
-Özge ile tanışmıştık. Okulda, yurtta hep yanında olduğu için onun seni daha iyi tanıdığını düşündüm.
-Peki o neden sizden umutlandı ve başka şeyler anladı.
-Özge baştan beri o niyetle yaklaşmış bana zaten. Oysa ben ona seninle ilgilendiğimi apaçık söylemiştim, o farklı anlamış galiba, öylesine bir şey zannetmiş sana olan hislerimi. Ben çok üzüldüm böyle olmasına, Özge'yi üzmek istemezdim.
-Özge benimle geldiği gün çok kısa bir süre gördünüz sonra nasıl görüştünüz.
-Özge daha sonra tekrar tek başına karakola geldi yanıma. Bir şeyler konuşup gitti ve daha sonra nerden buldu bilmiyorum numaramı bulup bana teşekkür mesajı attı. Sonra da bu konuşmayı devam ettirmek istedi sanırım ama söylediğim gibi ben ilk geldiği günden beri hep seni sordum, ve seninle ilgilendiğimi yakından tanımak istediğimi söyledim.
![](https://img.wattpad.com/cover/193164656-288-k158602.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK-I ÇAĞRI
Tâm linhKader beyaz kâğıda sütle yazılmış yazı elindeyse beyazdan gel de sıyır beyazı... NFK.. "Kaderimdi belki de bu benim, o yüzdendi kaçıpta kurtulamamam ya da kaçtıkça daha da yaklaşmam... Ben güçlüyüm dedikçe yüküm mü arttı? yoksa yüküm arttıkça ben...