Çapulcular golden trionun zamanında

1.3

James'in yanından ayrılıp ayrılmaz kendini tuvalete atmıştı, Lily. Dediği şeyler canını yakmıştı, canını yakmaktan da çok kalbinde bir ağırlık oluşturmuştu. Bu sanırım hayal kırılığı diye düşündü Lily.

Yerinden istemeyerek olsa da kalktı, ona hakaret eden birinin dersine gitmektense, tuvalette oturmayı yeğlerdi, güçlü durmak istemeseydi. Hızla aynaya bakıp kızarmış göz altlarına baktı ufak bir büyü ile halledip tuvaletten çıkıp, zindanlara doğru yürümeye koyuldu.

O sırada bunalımdan ve sinirden ölmek üzere olan Sirius içinden James'e saydırıyordu. Sümsükusun dersindeydi ve James onsuz dersi asmıştı. Nasıl olur da kendisini de çağırmazdı? Snape'in alaylı laf sokuşları ve elbette puan kırması da durumu iyiye götürmüyordu, daha da kötüsü kendisini Marlene ile eşleştirmiş ve onunla düello etmek zorunda kalmıştı.

Sirius bir kurtarıcı arıyordu ve kurtarıcısı gelmişcesine kapıyı sert bir şekilde açtı, Lily'nin sınıfa tek başına girmesiyle, Sirius'un üzüntüsü katlanarak devam etti.

Lily, Snape'e hiçbir şey demeden sıraya oturması tüm Gryffindor'luların nefesini tutmasına yol açtı. Snape bu davranışı umursamadığında tüm Gryffindor şaşkınlıktan ölebilirdi!

Remus öfkeyle ihtiyar bunak diye söylendi.

"Canopus ve Cheryl, sizleri buraya alalım, düelloda ki hünerlerizi görmek istiyorum."

Sirius, tüm sınıfın önünde Snape'i öldürmeyi planlıyordu. "Onu öldürürsem beni bildirmezler, en az onlar da benim kadar nefret ediyor."

İkisi de birbirine selam verdi, Sirius Marlene'i yüreklendirircesine ona gülümsedi.

"ne kadar hızlı biterse o kadar iyi." dedi Marlene.

Sirius ona gelen lanetleri başarıyla çevirmişti ve Sirius kendisi yaralanana kadar bu düellonun biteceğini fark etti. Başka bir çözümü yoktu, bilerek lanet yemek zorundaydı fakat tam aksi gibi kendini korumayı bıraktığında Marlene sağlam bir uğursuzluk büyüsü göndermişti. Marlene ne yaptığını fark ettiğinde çığlığı basmış, Snape ise kindarca gülümseyerek "Bilerek lanet yedin Canopus Gryffindor'dan 100 puan!" diye gürlemişti.

"İyisin değil mi?" diye sordu Marlene korkuyla.

"İyiyim." diye fısıldadı Sirius.

En son düello çifti de yerine geçtiğinde, biriyle düello etmeyen tek kişi Lily'di.

"Sanırım sadece siz kaldınız bayan Evans?"

"Gözlem yeteneğinize hayran kaldım nasıl fark ettiniz?"

"Bunu dememeliydi" dedi Harry.

"Potter yerinden kal-"

"Seninle düello etmek istiyorum." Snape'in sözünü keserek adeta ona tısladı Lily.

"Snape ile böyle konuşan biri olmamıştı hiç ve o çok sakin."

Lily, kısıtlı bölümden hatırladığı, ne işe yaradığını bilmediği lanetleri bile atıyor, Snape ise -Remus'a göre- kendini koruyarak şov yapıyordu. Lily lanetleri isabet ettiremedikçe sinirleniyordu, sonunda birkaç laneti isabet ettirmişti, Snape'in dikkati bozulduğu için Lily ona uğursuzluk büyüsü atmış ve tüm sınıfın gördüğü tek şey uçan bir Snape olmuştu.

Snape kendini toparlar toparlamaz "HERKES SINIFI BOŞALTSIN. HEMEN!" diye böğürmesinden sonra çapulcular hariç herkes kaçmıştı

"Çapulcular Lily ve Marlene.. sizi bir daha beraber göreceğimi düşünmüyordum ama hayat sürprizlerle dolu! Potter nerde, korktuğu için dersime mi gelmedi-"

"Kes sesini!"

"Potter'a böyle demem seni üzdü mü Lily oysa beraber James'ten nefret ettiğimiz günler aynı dün gibi."

"Ben ondan asla nefret etmedim ve o kötü biri olsaydı sevgilim olmazdı."

"Hatırlatın da bir daha ikisini yalnız bırakmayalım. Bir çocukları oluyor, bir sevgili oluyorlar." fısıldamadan daha net bir sesle Sirius.

Dağılan dikkati ile Snape, Sirius'a döndü. "Sizi de görmeyi planlanıyordu kimse hem ilk başta hem de şimdi, Sirius ve Marlene."

"Lily?"

"Bana bulanık dedikten sonra ismimi kullanamazsın." dedi zalimlikle Lily.

"Sana öyle demek istememiştim."

"Ama dedin."

"Hepiniz cezalısınız." Uzun bir aradan sonra ekledi, Snape.

"Hepimiz mi? Sana lanet atan benim eğer ceza vereceksen bana ver."

Snape duymamazlıktan gelmeyi tercih etmişti. "...gelecek hafta Perşembe günü sihirsiz kütüphaneyi temizleyeceksiniz."

"onlara ceza veremezsin!"

"Verdim bile Lily"

"James ve Sirius-"

"James mi? Burda bile değil!"

"siz ise okul cezalarını düzelteceksiniz."

"Yıllarca, James'e zorba dedin, ben de dedim ve şu an aslında asıl zorbanın bana kim olduğunu gösterdiğin için teşekkür ederim, Sümsükus!" diye bağırıp sınıfı terk etti Lily. Diğerleri de Lily'i takip edip sınıftan çıktı.

"Acaba sevgilin neden bensiz dersi astı, bşr haberin var mı?" dedi geri dönen siniriyle Sirius.

"Sevgilim değil onu sadece gıcık etmek için dedim. James'in nerde olduğunu bilmiyorum, kavga ettik."

"Gerçekten sizi yalnız bırakmaya gelmiyor."

"James'i bulalım."

"Sence nerde?"

"Sorman bile hata değil mi?"

"Bende öyle düşünmüştüm"