Remus belki de amortentiaya karşı garip bir reaksiyon göstermeyen tek kişiydi. Arkadaşlarıyla mutluydu, başkasına gerek yoktu.
"İkinizin konuşamamasını ve sabotaj yapmak istediğiniz dersi dinlemiş olmanıza şaşırmalı mıyım?"
"Dostum sanırım çok kötü şeyler bizi bekliyor."
"Ne, noldu yine?"
"İksirden farklı bir koku aldım ve koku kendine özgüydü."
"Alamadığın saç bakım ürününün kokusu olabilir mi?"
"Konuya odaklanmadan önce sokmak istediğin laf var mı? Ona göre geçeceğim konuya."
"Böyle eğlenceli olmuyor bana sinir olmalıydın."
"Her neyse. Her kimin kokusunu aldıysam bilmiyorum."
"Bunları görmek de varmış.. Sirius Black birine aşık olmuş ah ne kadar dokunaklı ağlayacağım sanırım."
"James yardıma gelir misin? Susarak yardımcı olmuyorsun.."
"Günü iksir dersiyle bitirelim yeterince yorucuydu bu ders."
"Hayır gireceksiniz! Geçen haftada girmediniz bu hafta girmek zorundasınız sihir tarihine!"
"Bencede girmeliyim, yeterli bugünlük."
"Beni asla dinlemeyeceksiniz değil mi?"
İkisi de Remus'a aldırmadan parolayı söyleyip Gryffindor ortak salonuna girdi.
"Sirius sana bir şey anlatacağım ama dalga geçmek kesinlikle yok." Elini ona doğru tehditkarca sallamıştı James.
"Tamam da neden bu kadar tehdit ediyorsun?"
***
"Duygusal anına geldiğin için sana sarılmış olabilir ama bu büyük salonda yaptıklarını açıklamıyor. Bence Lily ile konuşmalısın Çatalak."
"Ben de derse girmeyeceğim. Karagöle gidelim."
"Remus içerde bir yerde olduğunu biliyoruz sana kim ne yaptı ses ver"
Remus orta parmağını havaya kaldırıp ortak salondan çıktı.
Karagölün kenarında Marlene ve Lily oturuyordu. Evet, ikisi de sihir tarihini asmıştı ama ikisininde iksir dersinden sonra düşünmeye ihtiyacı vardı.
Lily boynundaki zaman döndürücüyü çıkarıp kitaplarının üstüne koydu. Zaman döndürücüyü her taktığında iki kuvvetin birbiriyle çarpıştığını hissediyordu.
"Marls konuşmayı biliyor musun?"
"Hayır."
"İksir dersi mi?"
"Evet."
"Bir kaç iksir dersi mağduru daha bulmuş bulunmaktayız."
"Bizi takip ettiğinizi düşünmeye başladım."
"Takip eden kişi ben değilim ama evet takip ediliyorsun."
"Peşimde beni takip eden bir sapığın olması yüreğime su serpti. Teşekkürler Black."
"Şey biraz konuşabilir miyiz Lily?" Kızarmış yüzünü saklamaya çalışıyordu, James.
"Tamam Potter konuşalım"
Lily'nin yerini Sirius hemen kapmış, Marlene'ni sinir etmeye çalışıyordu.
"Potter?"
"Evans?"
"Potter neden benimle konuşmak istiyorsun?"
"Bizim hakkımızda konuşmak istiyorum."
Uzaktan onları izleyen Marlene konuştu.
"James kesinlikle lanet yiyecek."
"Her zamanki gibi." Sirius hem Marlene'i cevaplamış, hem de Lily'nin kitaplarının üstünde duran kolyeyi elinde çeviriyordu.
"S-sirius.. hemen bırak onu!"
Marlene'nin endişeli sesiyle Lily kafasını çevirdi. Sirius zaman döndürücüsüyle oynuyordu!
Lily hızla üçüne doğru koştu bu olmamalıydı. Başı belaya girecekti! Dumbledore'un, McGonagall'ın, herkesin başı belaya girecekti!
James, Sirius'un elindeki şeyin zaman döndürücü olduğunu fark ettiğinde koşmaya başladı. Hayır, bu olmamalıydı! Onsuz gidemezlerdi! Aslında James geri de kalmaktan korkmasa bu muhteşem Rönesans tablosuna gülerdi; Marlene ve Remus panikle ne yapacaklarını bilmeden Sirius'un elinden zaman döndürücü almaya çalışıyor, Lily üçünün üstüne doğru atlamış ve kendisi geri de kalmamak için Lily'nin üstüne doğru atlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çapulcular golden trionun zamanında
Fiksi Penggemar"ne garip bir macera, gel oynayalım zamanla." Çapulcular yanlışlıkla golden trionun zamanına gitse ne olurdu?