06| geçmişin yarım kalımlığı.

1.6K 251 326
                                    

0006. BÖLÜM ALTI

— geçmişin yarım kalımlığı.

───── Kelime | 4432 ─────

───── Kelime | 4432 ─────

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Bayan Hudson!"

Melora, paltosunu ve eldivenlerini hızla giyerken kapı pervazından yaşlı kadına yüksek sesle seslenmişti. Bu onun acele etmesi içindi. At kuyruğu yaptığı saçını paltosunun içinden kurtarıp kırmızı renkteki denizci şapkasına yöneldi. Bugün burada geçireceği son gündü. Henry'nin dosyası kapanmıştı, en azından onun için. Lestrade ve çocuk şube bundan sonra onsuz devam edecekti. Londra'da kalmak için bir nedeni de yoktu artık. Bayan Hudson iyiydi ve hayatı da eskisinden daha iyiydi. Varlığına ihtiyacı yoktu.

"Bayan Hudson!" Tekrardan seslendiğinde yaşlı kadın kahkaha atarak, hazırlanmış beklemekte olan genç kadının yanına geldi. Oldukça sabırlı olan bir insanın, özel hayatında bu kadar sabırsız olmasına inanamıyordu.

Sabahın köründe uyandırıp Bayan Hudson'ı, kahvaltıyı yapmaya dışarıyı teklif etmişti. Burada son günü olduğundan vaktini güzel anılar bırakmaya ayırmıştı. Bir farklılık yapıp kahvaltıyı güneşli Londra sokaklarından birindeki güzel bir kafede yapabilirlerdi. Bu yüzden Bayan Hudson'ı yatağından kaldırıp hazırlanmaya itmişti.

"Geldim tatlım, kahvaltı kaçmıyor ya." Üstüne Melora gibi aynı şekilde paltosunu geçirmişti Bayan Hudson. Ardındaki dairesinin kapısını kapayıp çantasının içini kontrol etti. Melora'nın acelesinden bir şeyler unutmak istemiyordu.

"Öyle ama değerli vakitlerimiz gidiyor.. Ayrıca çok açım." Son sözcüğünü fısıldarken uzanıp çocukça, Bayan Hudson'nın yanağına öpücük kondurmuştu. Yaşlı kadın şaşkınla kâküllerin altında gizlenen gözlere kaydı. Onunla biraz önce temasa geçmişti. Gelip yanağından öpmüş ve bunda hiç sıkıntı çekmemişti. Bu, yaşlı kadını duygulandırdı.

"Geçen olan için küçük bir özür." Bayan Hudson'a küçük bir gülümseme verip çıkış kapısına yöneldi hızla Melora. O sıra üst kattan gelen kapı kapanma sesi ve merdivenlerin gıcırdamasıyla bakışlar otomatik olarak yukarıya yol çizmişti. Basamakları hızlı hızlı inen Sherlock, bayanları görünce adımlarını yavaşlattı. Üstünde her zamanki paltosuyla mavi fuları vardı. Dışarı çıkmak için hazırlanmıştı yani.

İlk Bayan Hudson'nın, daha sonrasında Melora'nın bakışlarıyla kesiştiğinde bakışları, onlara küçük bir gülümseme verip günaydınla selamladı. Aynı karşılık iki güzel bayandan Sherlock'a gitmişti. Son basamağı da atlatıp merdiven başında duran Melora'nın yanında yerini aldı. Böylece giyinip hazırlanmış olan iki kadın nereye gideceklerine karşı bir merak uyanmıştı. Neyse ki çok geçmeden Bayan Hudson tarafından cevaplanmıştı.

"Melora bugün kahvaltıyı dışarıda yapmayı teklif etti, bize katılmaya ne dersin Sherlock, tatlım? Farklılık olur senin içinde." Bayan Hudson, dışarıdaki soğukluğun yenikliğine düşmemesi için yaşlı ellerini eldivenle örterken sorusunu karşısındaki adama yöneltmişti. Melora ise suskunluğunu koruyarak ela gözlerini Sherlock'a dikti. Otomatik olarak gözleri irileşmiş ve meraklı bekleyişle 'lütfen evet, de' mesajı vermekteydi. Kadının bu halini yavru köpeğe benzetmişti Sherlock, şu her istediğini yaptırabilecek türden.

layers of crime. sherlock holmesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin