Bilinmeyen: merhaba Mavi'mBilinmeyen: özür dilerim sana her şeyi itiraf edemediğim için
Bilinmeyen: hem hastalıklı hem de korkağım ben
Bilinmeyen: karşına çıkarsam eğer
Bilinmeyen: daha çok yolumuz var gerçi ama
Bilinmeyen: eğer bir gün karşına çıkarsam güzelim
Bilinmeyen: beni sevmeyeceğine adım kadar eminim
Bilinmeyen: ben sevince bencil oluyorum
Bilinmeyen: tamam ilk defa sevmiş olabilirim fakat bu böyle
Bilinmeyen: bencil dediysem de o kısıtlayan aptallardan değilim
Bilinmeyen: asla giydiğin kıyafetine karışmam mesela
Bilinmeyen: ama seni sadece bana özel kılmak isterim mesela
Bilinmeyen: benden başka kimseden sevgi beklememeni sağlarım
Bilinmeyen: beni merak etme
Bilinmeyen: ben zaten sadece seninim
Dolan gözlerimi koluma sildiğimde Mavi'ye mesajları onu engellemeden attığımı gördüm.
"Hassiktir!"
Hemen 15 mesajı birden sildim. İyi ki saat gecenin 04.38'ini gösteriyordu. Mavi bu saatte asla uyanık kalmazdı. Uykuya düşkündü o.
O uykuya, ben de ona düşkündüm işte.
Koridoru yorgunca adımlayıp geniş, koyu şarap kırmızısı rengindeki odama girdim.
Odama ve Mavi'ye aşıktım.
Buranın tüm düzenlemelerini kendim yapmıştım. Koyu şarap kırmızısı renk ve üstündeki siyah şarkı cümleleri...
Kendimi betimleyen ne kadar şarkı sözü varsa hepsini yazmıştım. Kalın uçlu fırçayla hemde. El yazım diğer erkeklere nazaran fazla güzeldi. Duruşumun aksine güzel sanatlar okumayı düşünüyordum.
Sol tarafıma dönerek tüm şarkı cümlelerini okumaya başladım. Bazı şarkılardan üçer tane bile aldığım cümleler vardı.
«You can't wake up, this is not a dream.»
(Uyanamazsın, bu bir rüya değil.)«I can't drown my demons, they know how to swim.»
(İblislerimi boğamıyorum, yüzmeyi biliyorlar.)«Are you insane like me? Been in pain like me?»
(Benim gibi deli misin? Benim gibi acı içinde bulundun mu?)«These voices won't leave me alone.»
(Bu sesler beni yalnız bırakmıyor.)«I'm at the bottom and I don't know what the problem is.»
(Ben dipteyim ve sorunun ne olduğunu bilmiyorum.)Sadece bir duvarda büyük el yazımla bunlar yazıyordu fakat türkçelerini yazmamıştım.
Bir duvardaki yazıları yaklaşık beş kez üst üste okudum. Şarkı cümleleri beni canlı tutmaya yarıyordu.
Mat siyah rengindeki yatağıma kendimi sırtüstü bıraktım. Hayali yükler omuzlarımı yoruyordu. Derdim vardı ama dermanım benden uzaktaydı.
••Yaklaşık üç saat kadar süren uyanıklıktan sonra telefonumdan gelen titreşimle bir umut elime aldım. Belki Mavi mesaj atmıştır diye.
Doğru tahmin!
Mavi: bak beni seviyorsun falan tamam ama
Mavi: umarım meraklı biri olduğumu da biliyorsundur?
Mavi: mesajlarda ne vardı da sildin?
Gülümseyerek cevap vermeye koyuldum.
Bilinmeyen: mesajları görmeni istedeydim en başından silmezdim ;))))
Mavi: sinir bozucusun!
Mavi/çevrimdışı/
Daha çok gülümseyerek telefonumu yanıma bıraktım.
Kafamda herhangi bir ses olmadığında daha çok aşık oluyordum bu kıza!
🌌
size bu bölümde Doruk'un içindeki koyu şarap kırmızısı dünyayı gösterdim :')
dünya değil, türlü oyunlarla dolu karma karışık zihni...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalan Aynası •yarıtexting•
Historia CortaMavi seni sevmeyecek! Sonra zihnim farklı oyunlar oynayarak, bunlar yetmiyormuş gibi yeni sesler eklemeye başladı. Seni seveceğini mi sanıyorsun? Senin gibi hastalıklı bir herifi kim sever ki? Mavi kendisine değer veren normal birini bulacak. Ve s...