You Are The Last Princess {3}

2.5K 175 101
                                    

{L}

Sabah kalktığımda her zamanki gibi annemin yanına gider ona su verirdim bugün de onu yapacakken geç kaldığımı gördüm annem nefes almıyordu kalbi atmıyordu ona şimdi doya doya sarılabilirdim ama o yaşamıyordu
O ölmüştü...
Gözleri kapalıydı göğüsü inip kalkmıyordu
Onun yerine mosmor göz altları ile koltukta yatıyordu ölü gibi değil o cidden ölmüştü
Ama daha otuz günü vardı?
Erken ölmüştü
Böyle olmamalıydı

Başım kendi kendine onun boynuna düşerken göz yaşlarım ise onun kurumuş olan cildini ıslatıyordu
O gitmişti artık
Ben ne yapacaktım?
Bir annem yoktu
Bir babam yoktu
Ben yalnızdım
Bitmişti her şey
Ben kaybetmiştim

Ne yapacağımı bilmiyordum?
Nasıl yapacağımı da?
Cenaze için servisleri aradım biri gelip annemi aldı onu hastaneye götüreceklerini ve yıkayacaklarını söylediler daha sonra da tabuta koyacaklarmış onun yakılmasını istemiyordum onun beni dinlemesini isterim bu yüzden gömmelerini istedim onun adına bir fotoğraf vermemi istediler onu verdim kiliseye gittik ve dua edildi , ki sadece ben ve peder vardı içeride , bir de ölü cesedi ile annem
Peder benden basamağa çıkıp annem adına bir şeyler söylememi istedi
Aslında bunu yapamazdım bizden başka insan olsa
Ama üçümüzden başka kimse yoktu sakin olup anneme karşı olan her şeyimi anlatabilirdim
Ne yaşadığımı nelerimi bıraktığımı?

"Ben, Lalisa Manoban, vefat eden kişinin kızıyım, annem, gözlerini zor bir hastalık yüzünden kapamak zorunda kaldı, otuz yaşındayken yakalandı bu hastalığa, babam bizi terk etti o gün, o günden beri onun yanında ben varım, onun için fazlaca fedakarlık yaptım, belki de hayatımı mahvettim belki de yaşamak fiilini yok ettim"

Beni pür dikkat dinleyen peder yere bakıyordu dinlediğini biliyordum onun için insanları dinlemek onu yüceltiyormuş

"Annemi çok severdim, o bana sarılmazdı bile ama ben onu çok severdim bana olan bakışlarını severdim bana en son söylediği şey bir yıl önceydi 'ekmek almaya git Lalisa' geri geldiğimde felç geçirmişti, ondan sonra da düzgün konuşamadı, onun arkasından düzgün yas bile tutamadım ona düzgün bir tören bile yapamadım, paramız yok çünkü, ona sadece sarılmak istedim mutlu olmak için ama o izin vermedi, ama sana söz veriyorum anne bugün gökyüzünün ağladığı gibi ağlayacağım, keşke sen itiraz etsen bile ben karşı çıkıp sana sarılsaydım bunu yapamadığım için her gece ağlayacağım, yasını tutacağım ne kadar gerekiyorsa"

Yaşlarım yanaklarıman akıp giderken kilise camlarının da ıslandığını çakan şimşekler sayesinde bakışlarım kenarlara gidince fark etmiştim
Gökyüzü ağlıyordu
Hem de bağıra bağıra
Yollar sular ile kaplanacak ve ulaşım bir süreliğine kapanacaktı
Buğulu gözlerimden dolayı doğru düzgün seçemediğim bir gölge gördüm
Tam da camın kenarında dışarıda ıslanıyordu
Kısa saçlı bir insadı
Gök tekrar çığlık attığında o gölgenin yüzünü görmüştüm bembeyaz ,pürüzsüz bir ciltti saçları ıslandığından dolayı yanaklarına yapışıyordu

Gözlerimi bir kere kırptıktan sonra o görüntünün yok olduğuna şahit oldum
Ne korkunçtu ama?
Delirmeye de başladın Lalisa kendine gelmelisin

"Sanırım bitti"

Pederin sert ve otoriter olan sesi ile kendime gelmiş hızlıca başımı sallayıp siyah elbisemi düzeltmiştim

VAMPİRE HİSTORY Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin