Zweiundzwanzig

1.4K 82 14
                                    

Harry tüm bu olanlardan sonra pek iyi hissetmiyordu.

Neden Severus onun babası olmak zorundaydı ki? Yani okulda başka öğretmenler de vardı?

Bir anda aklına Flitwick'in ona o tiz sesiyle 'Ben senin babanım' dediğini düşündü. Hemen kafasını sallayıp bu düşünceleri yok etmeye uğraştı. Şu an Severus'un bin kat daha iyi olduğu aşikârdı.

Ne? Biraz önce Sever- yani Snape'in iyi olduğunu mu düşünmüştü o?

Hani ona yıllarca berbat davranan adamın?

"Harry!"

Ona seslenen Hermione'yle kendine geldi. Büyük ihtimalle bu, kızın ilk seslenişi olmadığı için doğal olarak kızmıştı. "Efendim Herm?",diye sordu Harry sakince.

"Sana geldiğinden beri soru soruyorum! Ne ara erkeğe dönüştün? Neden yarım saattir aynı noktaya bakıyorsun? Kızken olanları hatırlıyor musun?", Hermione artık patlarcasına söyledi.

"Sorularını şimdi cevaplamasam?", Harry güçsüzce sordu, "Lütfen. Şu an çok yorgunum."

Hermione ona anlayışla ve endişeyle baktı ve ardından Harry'i cevapladı: "Peki. Bize her şeyi anlatabileceğini biliyorsun değil mi?" (Biliyorum bu laf artık çok klişe olmaya başladı. Ama ne bilem yazdım işte.)

Harry hafifçe gülümsedi ve kafasını salladı: "Biliyorum, teşekkürler." Bu sözlerin ardından ayağa kalktı ve sakin adımlarla karyolasına yöneldi. Saat daha o kadar geç olmadığı için yatakhanede kimse yoktu. Harry üstünü değiştirmeye bile yeltenmeden kendini yatağın yumuşak tarafına bıraktı.

Bir süre öylece düşündü. Hiç bir şey yapmadan öylece düşündü. Eğer nefes almasaydı büyük ihtimalle içeri giren birisi onu gözleri açık öldü zannedebilirdi.

Kafasından geçen yüzlerce düşünce artık beynini de yiyip bitiyordu. Büyük ihtimalle o 30 dakikada tüm hayatı boyunca düşündüğünden daha fazla düşünmüştü, -ki bunu da eğer Harry'nin hayatını biliyorsanız anlarsınız-  ta ki bu düşünceler artık onun kafasını ağrıtıncaya kadar.

En sonunda yine kendisinden 20 -hatta 30 kat daha büyük olan hayal kırıklığıyla baş başa kalmıştı. (Nasıl boş betimlemeler yaparak bölüm uzatılır? Enter.) Ellerini kafasına götürüp karışık saçlarından geçirdi. Ardından onları yumruk haline getirip gözlerini ovdu.

Bu kadar düşünmenin kendine hiç bir şey getirmeyceğini anladı, ayağa kalkıp pijamalarını giydi ve uyuyamayacağını bile bile yatağına uzandı.

Zorlu bir gece onu bekliyordu.

***

Çok ama çok boş bir bölüm oldu. İnşallah yarın bölüm gelir. İki gün önce yazacağımı söylemiştim fakat inanın çok yoğundum. Yarın otobüste midem bulanmazsa yazarım inş.

Ha bu arada, YARIN OKUL VAR BE

İthaf: YsraEren695
Hadi görüşürüz...

İthaf: YsraEren695Hadi görüşürüz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
waldeinsamkeit ➵ severitus  ✔︎Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin