26. BÖLÜM

14 3 2
                                    

Arkadaşlar multimedya da Mete var. Umarım beğenirsiniz.
*********************

Londra'ya geleli yaklaşık bir hafta oluyor. Burda çok iyi vakit geçiriyorduk. Açıkcası hiç burdan dönmek istemiyordum. Onca yaşanan olaydan sonra bu bana çok iyi gelmişti. Fakat artık dönmemiz gerekiyordu. Sonuçta bizim bir okulumuz Ve ailemiz var.
Valizimi hazırlamayı bitirdikten sonra Peri'ye yardım ettim ve işimizi erkenden bitirip evden çıktık.
Havaalanında 20 dakika kadar bekledikten sonra Londra'dan ayrıldık.

Babam bizi almaya gelmişti.
Peri'de bize gelecekti.
Çünkü neden olmasın.
Babam valizleri bagajdan indirirken bende annemle kucaklaşıyordum. Peri'nin aileside bizdeydi. Uzun bir süre oturup sohbet ettik.
Daha sonra Peri'nin ailesi gitti. Ve bizde erkenden uyuduk. Çünkü çok yorulmuştuk.

*********************

Ertesi gün erkenden uyandık.
Kahvaltıyı dışarıda yapacaktık. Merdivenlerden aşağıya inerken kapıdan içeriye giren Deniz ve ayazı gördüm.
Anlaşılan ayaz dün burda kalmamıştı. Zaten dün akşamda yoktu. Tamam kabul edeyim gözlerim bir an onu aramadı değil.
İkiside kocaman gözlerle bana bakıyorlardı. Bense hiç tepki vermeden geçip gittim.

Bizim her zaman gittiğimiz kafeye gittik. Burayı çok seviyorum. Ve fırsat buldukça geliyorum. Kahvaltımızı yaptık Ve biraz sohbet ettikten sonra eve gitmeye karar verdik.
Bizim olduğumuz sokağa gelmiştik. Tam karşıdan karşıya geçerken anlam veremediğim bir acıyla yere yığıldım. Sonrası mağlum. Göz kararması, Peri'nin bağrışları...

Peri'nin Ağzından
Nil kanlar içinde yerde yatıyordu. Ne yapacağımı bilemedim. Hemen ambulansı aradım. Kalabalık etrafımızı sarmıştı bile.
Nil hemen ameliyata alındı. Hastaneye geldikten yaklaşık 30 dakika sonra Ayaz dışında herkes buraya gelmişti. Tanem ve annem beni teselli etmeye çalıyorlardı.
Kapıdan içeriye hızla giren Ayaz'ı gördüm.
" Nil nerde? Nesi var? İyi dimi? Cevap verin bana,Nil nasıl!!!!"
Ayaz duvarları yumruklamaya başladı. Deniz,çağın Ve Mete ne kadar sakinleştirmeye çalışsalar da nafile. Ayaz'ın elleri kanlar içinde kalmıştı.
Tam o anda doktor yanımıza geldi.
" Durumu gerçekten çok ağır.
Kafasına çok şiddetli darbe almış.
Çok fazla kan kaybetmiş. Yoğun bakıma kaldıracağız. Geçmiş olsun."

Herkes çökmüş durumdaydı.
Birbirimize olabildiğince destek vermeye çalışıyorduk.
Hepimiz Nil'in iyileşmesi için dua ediyorduk. Bu gece Deniz, Ayaz ve ben burda kalacaktık. Kimsenin ağzından  tek kelime çıkmıyordu.
Bir anda Nil'in odasına doktor Ve hemşireler girmeye başladı. Hepimiz ayaklandık Ve doktorun çıkmasını beklemeye başladık.
" geçmiş olsun, Nil uyandı.
İsterseniz yanına gidebilirsiniz. Ama çok yormayın."

Nil'in Ağzından
Gözlerimi açtığımda bir hastene odasında olduğumu fark etmem uzun sürmedi.
Etrafım çok kalabalıktı.
Herkes burdaydı.
Peri hemen yanıma gelip bana sarıldı. "Üzerimden tır geçmiş gibi hissediyorum. Ne oldu bana? Neden burdayım?"
Peri doğrulup" onun gibi bişey oldu canım" dedi.

         Üç gün sonra
Eve geldiğim günden beri kimse beni yalnız bırakmıyordu. Herkes yanımdaydı. Bu arada ben hastanedeyken bizimkilerle aramızı düzeltmiştik.
Kaza sayesinde barışacağımızı
bilseydim önceden kendimi bir arabanın önüne atardım bile.

Yarın sonunda okula gidecektim. Okulu özleyeceğim aklımın ucundan bile geçmezdi ama oluyormuş demek ki. Kendimi normalden çok daha kısa sürede toparladım.
Kıyafetlerimi hazırladım, duşa girdim ve... evet. Artık okul için hazırdım. Sıcacık yatağımın içine gömülüverdim.

*********************
Arkadaşlar öncelikle uzun zamandır bölüm atamadığım için çok özür dilerim. Umarım bölümü beğenmişsinizdir.
Sizleri seviyorum. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere.❤️
❤️ vote ve yorumlarınızı bekliyorum.

KARMAŞIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin