30. BÖLÜM

11 2 2
                                    

Multimedya'da Tanem var. Umarım beğenirsiniz.
***********************

Şimdi sıra en ama en önemli şeydeydi. Hangi filmi izleyeceğimiz!

Zorda olsa bir korku filmi seçtik.
Herkes eline battaniyesini aldı.
Şimdi sıra yer belirlemekti.

UĞUR: şey ee ben Peri'yle otura bilirim. Sakıncası yoksa.

PERİ: yok canım ne sakıncası. Yani şey olur.

METE: niil ben seninle oturcam.

"Peki bunu kime sordun."
"Kendime tabiiki."

Deniz Mete'ye dik dik bakıyordu.
Ayaz, çağın ve Mete beraber oturacaktı. Deniz tehditlede olsa meteyi, ayaz Ve çağınla oturmaya ikna etti.

METE: abi ne koca kıçınız var. Ya şu battaniyeyi banada verin. Off

Mete ayağa kalktı Ve Deniz'in battaniyesini aldı. Deniz tam ağzını açmıştı ki mete " bu iyiliğimi unutma kıpısss " dedi ve kendi koltuğuna gitti.
Bende battaniyemi denizle paylaşmak zorunda kaldım.
Açıkcası bundan hiç mutsuz değildim. Aksine midem birazdan ağzımdan fırlayacak gibiydi.

Film bitmişti. Açıkcası denizle bakışmaktan çok filme odaklanamamıştım.

METE: gençler şimdi sıra geldi benim sihirli parmaklarımla yapıcak olduğum çikilatlı pastaya. Dikkat edin parmaklarınızı yemeyin tamam
mı?

Mete yaklaşık bir saattir mutfaktan çıkmamıştı. Artık dayanamadık Ve mutfağa gittik.
Gitmez olaydık. Mete kendi yaptığı pastayı çoktan yemeye başlamıştı. Peki ya mutfağın hali. Her yer krema olmuştu. Daha fazla dayanamadık Ve mutfaktan çıktık.

Biraz sohbet ettikten sonra uykumuzun geldiğini fark ettik.
Ve odalarımıza çıktık.
Herkes uyumuştu. Fakat benim gözüme uyku girmiyordu.

Parmak uçlarımda odadan çıktım ve salona indim. Kapüşonlu ceketimi ve ayakkabılarımı giydim daha sonra bahçeye çıktım. Bahçedeki koltukların birine oturdum. Arkamda bir el hissetmemle irkildim. Tam ağzımı açmış bağıracaktım ki Deniz ağzımı eliyle kapatıp beni susturdu.
"korkuttuysam özür dilerim. Uyku tutmadı da. Ki anlaşılan senide uyku tutmamış."

"Evet,biraz bahçeye çıkıp hava almak istedim."
Uzun uzun oturup sohbet ettik.
Artık kalkmamız gerekiyordu.
Tam kapının önüne geldik ama kapı kapalıydı. Denizle birbirimize bakmaktan başka birşey yapmıyorduk.

"Nil aklıma bişey geldi. Şimdi Mete'nin odasındaki balkona tırmanıcaz. Zaten çağınla beraber uyuyorlar. Bir iki tıklatırız. Mete uyanmaz... yani herhalde."
"Tamam da nasıl yapıcaz."
"Bi baksana merdiven gibi bişey var mı?"

En sonunda bir merdiven bulup balkona gelmiştik. Şimdi sıra çağını uyandırmakta. Camı bir iki kere tıklattık. Ama hiç bir ses seda yok. Tam o anda bir çığlık koptu. Ve Mete bağırmaya başladı. "İmdaaat yetişin. Hırsız vaaar. Koşun yetişin,adam öldürüyolar. Poliiis,jandarmaaa.
Çağıınn."
Sonra ne mi oldu. Çağın gelip kapıyı açtı. Deniz Mete'nin boğazına yapıştı. Bütün ev halkı uyandı. Ve şuna salonda oturuyoruz.
"Ya Mete salak mısın allah aşkına. Biz neden seni kaçıralım." (Nil)
"Belki bebeksi cazibeme dayanamadınız,beni eve kadar takip ettiniz. Ben uyuyana kadar beni izlediniz. Tam güzellik uykuma dalmışken beni kaçırmaya kalkıştınız. Olamaz mı hıı. Hem ben sizin olduğunuzu nerden biliyim. Ayrıca siz napıyodunuz orda BAŞBAŞA"

"Allahım sen bana sabır Mete'ye akıl ver. Dayanamıyorum artık."

"Tamam bu kadar macera yeter. Artık herkes odasına çıksın yatıp dinlensin." (Uğur)

Ve bizde Uğur'un dediğini yaptık. Odalarımıza çıkıp uyuduk.

***********************
Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere.

KARMAŞIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin